Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Şener'in yönetimi döneminde Trabzonspor'dan avukatlara yapılan ve defterde giderler hanesine masraf olarak yazılan ödemelerin sorgusu ve denetiminin mümkün olmadığı belirtildi.
İddianamede, Mülkiye müfettişlerince yapılan incelemede ödemelerin masraf hanesine değil de iş avansı hanesine kaydedilmesini istemelerinden sonra kulübün hesabından avukatlara, alacakları varmış gibi 14 kez havale yapıldığı ve hesapların kapatıldığı, gönderilen paraların aynı gün, hatta aynı saatlerde tekrar Sadri Şener'e havale edildiği anlatıldı.
Müfettişler tarafından yapılan tespitten sonra şüpheli tarafından ibraz edilen 12 avukatlık sözleşmesinin göstermelik düzenlenerek, avukatlara borçları varmış gibi hareket ettiği, dolayısıyla sözleşmelerin şeklen geçerli olsa bile muhteviyat olarak doğru olmadığı ifade edildi.
İddianamede şüphelinin, hizmet ilişkisi bağlamında Trabzonspor Kulübü'nün mallarını idare etme yetkisine haiz olup kendi kontrolündeki bu paraları kendi yararına kullandığı, bu surette güveni kötüye kullanma ve zincirleme özel belgede sahtecilik suçlarını işlediği ve kulübü 3 milyon 939 bin 202 lira zarara uğrattığı iddia edildi.
Bilirkişi raporları, mülkiye müfettişleri tarafından tanzim edilen raporlar, tanık beyanları, kulüp defter ve kayıtlarının incelenmesiyle hazırlanarak, Trabzon Asliye Ceza Mahkemesine gönderilen iddianamede, Şener'in "güveni kötüye kullanma" ve "özel belgede sahtecilik" suçlarından cezalandırılması istendi.
-"Veremeyeceğim hesap yok"
Sadri Şener, hakkındaki iddialarla ilgili AA muhabirine yaptığı açıklamada, Trabzonspor Kulübü'ne yıllarca hizmet ettiğini ifade ederek, "Görevi nasıl kötüye kullanabilirim. 30 milyon avro şahsi kefaletim var. Bankaya imza atmışım. Kulübe trilyonlarca liralık hibem var. Mali genel kurullarda 7 defa ibra edildim. Bu şekilde görevi nasıl kötüye kullandım. Veremeyeceğim hiçbir hesap yok" dedi.