İzmir Halk Sağlığı Müdürü Mehmet Nil Hıdır, AA muhabirine yaptığı açıklamada, doğal alanlarda yetişen ve yapısında zehirli madde bulunduran şapkalı mantarların yenmesi sonucunda gelişen ve ölümle de sonuçlanabilen mantar zehirlenmelerinin özellikle ilkbahar-sonbahar aylarında, yağışların bol olduğu mevsimlerde görüldüğünü anlattı.
Türkiye'de, doğal alanlarda yetişen zehirli mantarların bulunduğunun unutulmaması gerektiğine dikkati çeken Hıdır, "Ellendiğinde sararan çayır mantarlarından, DDT, turp kokusu olan orman mantarlarından özellikle uzak durulmalıdır. Zehirli ve yenebilen mantarları birbirinden ayırt etmek çok zor olduğundan yabani mantarlar toplanıp yenmemelidir. Üzerinde kırmızı noktacıklar olan, şapkalı olanlar zehirlidir. Bunlar kültür mantarlarına benzediği için karıştırılabilir" dedi.
Mantar zehirlenmelerinin yenen türe göre 2-6 saat arasında sersemlik, göğüs ağrısı, uykuya meyil, tansiyon düşüklüğü, bulanık görme, yüz ve boyunda kızarma, nabızda artış, ateş, ağızda metal tadı, bulantı ve kusma, karın ağrısı, ishal, terleme gibi belirtilere neden olduğuna dikkati çeken Hıdır, bunun sonucunda karaciğer ve böbrek yetmezliği nedeniyle koma hali, ölümün yaşanabildiğine işaret etti.
Bu tür şikayetlerin gelişebilmesi halinde en yakın sağlık kuruluşuna başvurulması gerektiğini ifade eden Hıdır, zehirlenmeler konusunda 114 numaralı Ulusal Zehir Danışma Merkezi'nden de bilgi alınabileceğini belirtti.
- Doğru bilinen yanlışlar
Mantar zehirlenmesinin çok basit bir şekilde önlenebileceğine vurgu yapan Hıdır, "Zehirlenmenin engellenmesindeki tek yol, doğal alanlarda yetişen mantarların kesinlikle yenmemesi, bunun yerine kültür mantarının tercih edilmesidir" diye konuştu.
Mantarın Ege Bölgesi'nde çok revaçta olduğunu, bunun yanı sıra Marmara, Karadeniz, Akdeniz gibi orman bitki örtüsüne sahip bölgelerde mantar zehirlenmesi sonucunda ölümlerin sık yaşandığına işaret eden Hıdır, "yoğurtla yenen mantarın zehirlemediği", "pirişirilen mantarda zehirin olmadığı", "sirkeli ve tuzlu suda kaynatmakla mantarın zehirinin alındığı", "ağaçlardaki mantarların zehirsiz olduğu" gibi halk arasında bilimsel değeri olmayan yanlış inanışların olduğunun altını çizdi.