Dolar

34,8955

Euro

36,6388

Altın

3.013,37

Bist

10.058,63

Başbakan’ın, Ali Ünal’ı “ahlaksız”-“şerefsiz” ilan etmesinden sonra...

Zaman Gazetesi yazarı Mümtazer Türköne bugünkü yazısında Başbakan Erdoğan'ın Ali Ünal'a tepkisini ve Soma'daki faciayı masaya yatırdı...

11 Yıl Önce Güncellendi

2014-05-22 04:06:44

Başbakan’ın, Ali Ünal’ı “ahlaksız”-“şerefsiz” ilan etmesinden sonra...

İşte Mümtazer Türköne'nin "‘Acı’nın politikası ve insaf ölçüsü" başlıklı o yazısı:

Devlet iktidarını elinde tutan Başbakan’ın, köşe yazarımız Ali Ünal’ı “ahlaksız” ve “şerefsiz” ilan etmesinden sonra o ülkede hiç kimsede insaf ölçüsü arayamazsınız.

Gençler “el insaf” yerine “yuh artık!” veya “oha!” demeyi tercih etmekte, galiba haklılar. Hâlbuki ölçümüz neydi? “Öfke bize, uysallık sana”, “gücenme bize, gönül alma sana”, “suçlamak bize, katlanmak sana”... Tam tersini yapıyoruz: Başbakan öfkeleniyor, sakinleştiriyoruz; güceniyor, gönlünü alıyoruz; suçluyor ve biz katlanıyoruz.

301 insan hayatını kaybetti. Acının edebiyatını, şüphesiz birileri yapacak. Acının politikasını; yani acının istismarı üzerine iktidar savunması veya muhalefet eleştirisi yapmak, insaf ölçülerini yerle yeksan ediyor. Ölçü basit: Duygularınıza hitap eden ve sonuçta siyasî etki bırakan her söz, acının istismarıdır.

Soma faciası, Kozlu’dan ders çıkartılmadığını göstermiş oldu. Sorumluluk sahiplerinin duygular yerine akla hitap etmesi, gelecekte benzer kazaları önlemek niyetinin göstergesi. Elbette Hükümet de, Şirket de bu kazanın olmasını istemezdi. Bizler kusur sahiplerinin, dolayısıyla bu kazanın sorumlularının peşindeyiz. Sadece adalet için değil, geleceği güvene almak için.

İnsaf ölçüleri içinde, Enerji Bakanı’nın Soma’da gösterdiği dirayeti takdir etmeliyiz. Sonrasında dört bakanlığın uzmanlarından oluşan bir komisyon kurulması ve “hukukî, siyasî, idarî ve adlî” sorumluların aranması kâğıt üzerinde doğru görünüyor. Denetçilerin denetlenmesi, yaşam odaları ve gaz maskelerinin standartları gibi konularda zorunlu düzenlemeler yapılması arayışı da, yeni maden yasasının apar-topar Bakanlar Kurulu’na gönderilmesiyle inandırıcılık kazanıyor. Felaketten dersler çıkartılacak, belki uzunca bir süre işe yarar tedbirler uygulanacak. Ancak siyasî sorumluluk bambaşka bir boyut ve hepimiz şundan eminiz: Hükümet ve Hükümet’in emrindeki memurlar bu kazanın siyasî sorumlularını ne kadar ararsa arasın bulamazlar. Hiç iktidar sahibi kendi sorumluluğunu araştırıp, adil bir sonuca ulaşabilir mi? Görev muhalefete düşüyor. Peki muhalefet ne yapıyor?

Gelişmiş ülkeler benzer felaketleri, her kaza sonrasında çıkarttıkları dersler ve aldıkları yeni tedbirlerle azalttılar. Tek rehberiniz bilim. Bizde siyasî tartışmaların altında ezilen ve tarafsızlığını kaybeden bilim, size bu kazaların nasıl önleneceğini, hangi tedbirlerin alınacağını tek tek söylüyor. Hürriyet’te Tolga Tanış’ın Washington’da yaptığı röportajda eski maden güvenlik şefinin Soma faciası hakkında söyledikleri, bu sağlam bilimsel ölçüleri özetliyor. Bu uzman dört sebep gösteriyor ve böylece bir değil dört ayrı zincirleme kusurun yangına yol açtığını anlatıyor. 1968 yılında ABD’de yaşanan kazadan çıkartılan derslere dayalı olarak yapılan yeni düzenlemeler, sorunu kökünden çözmüş. Kazanın sebeplerini bilimsel olarak tespit edip, sonra çareler buluyorsunuz. Bunları mutlaka uyulması gereken kurallara dönüştürüyorsunuz. Sonra da uymayanların canını fena yakıyorsunuz. Bütün dünyada sistem böyle işliyor.

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ!!!
SON VİDEO HABER

İHH'dan Suriye'deki fırınlar için un desteği çağrısı

Haber Ara