Altok, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Anayasa Mahkemesi ve Danıştayın Tam Gün Yasası ile ilgili aldığı kararlar neticesinde, geçtiğimiz temmuz ayından itibaren mesleğini serbest icra eden öğretim üyelerine Üniversite Hastanelerinde gelir getirici faaliyetlerde bulunmasına izin veren yasal düzenlemenin hastane yöneticilerini zor durumda bıraktığını söyledi.
Yasal boşluklar nedeniyle üniversite hastanelerinde gelir getirici faaliyetlerde bulunma hakkını elde eden muayenehane sahibi hekimlerin, özel muayenehanelerinde veya özel kuruluşlarda gelir elde ederken bir yandan da, tam gün çalışan öğretim üyeleri gibi performans (ek ödeme) alma hakkı elde ettiğine işaret eden Altok, şunları kaydetti:
'Tam gün yasasının ilk halinin, 1 Ocak 2013 tarih ve 28515 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesi kararı ile iptal edildiğinin açıklanması ve bu uygulamanın 1 Temmuz 2013 tarihinde uygulanacağının ilanından sonra doğan yasal boşluk, çok sayıda mesleğini serbest icra eden öğretim üyesinin geriye dönük performans ödemesi talep etmesine neden olmuştur.
Dava açan öğretim üyelerinin bazıları yakın zamanda bu davaları kazanarak geriye dönük performans alma hakkı kazanmıştır. 18 Ocak 2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan yeni Tam Gün Yasası ile 18 Nisan 2014 itibariyle mesleğini serbest icra eden öğretim üyelerine bu ödemenin yapılmayacağı düşünülürken, Anayasa Mahkemesinin aldığı yürütmeyi durdurma kararı ile mesleğini serbest icra eden öğretim üyelerine performans ödemesinin de önü açılmıştır.'
Tam gün düzenlemesinden önce üniversite hastanelerindeki muayenehane sahibi hekimlerin tam zamanlı öğretim üyelerinden daha düşük maaş aldığını ve performans olarak tanımlanan döner sermayeden de faydalanmadığını hatırlatan Altok, yasal boşluklar neticesinde muayenehane sahibi doktorların tam zamanlı öğretim üyeleri ile aynı maaşı alır duruma geldiğini söyledi.
Bunun yanı sıra muayene sahibi doktorların bazılarının geriye dönük olarak da 'yoksun bırakıldıkları akçalı hakları nedeniyle en üst limitten faiziyle beraber performans talebiyle' davalar açmaya başladığını anlatan Altok, 'Bu durumun devamı, gece gündüz çalışan tam zamanlı öğretim üyelerinin yanı sıra, dar gelirli diğer hastane çalışanlarının mağduriyetini daha da arttıracaktır.'
-'Hastaları muayenehane sonrası hastaneye yönlendirip ek ödeme alıyorlar'
Performans adı altında yasal sınırlar içinde dağıtılabilir meblağın, kurumların aylık tahsil ettiği gelirden yapılan yasal kesintilerden sonra belirlenerek, öğretim üyesi, araştırma görevlisi, hemşire, teknisyen, laboratuvar elemanı, memur kadrosunda çalışan tüm personele yasal oranlar çerçevesinde paylaştırıldığını anımsatan Altok, ancak üniversite hastanelerinin milyonlarca liraya ulaşan borçları, aylık borç ödemeleri dikkate alındığında dağıtılabilir pastanın arttırılmasına imkan olmadığını söyledi.
Muayenehanesi bulunan hekimlerin, muayenehanesinde hastadan özel muayene ücretini aldıktan sonra, hastayı üniversite hastanesine yönlendirip, aynı hastadan burada da performans adı altında ek ödeme alır hale geldiğini anlatan Altok, 2547 Sayılı Kanun'a bağlı olarak çalışan akademik personelin mesai saatlerine uyumunu denetlemenin güç olması nedeniyle, hastaneye çok kısa süre uğrayan, hatta bazen hiç gelmeyenlerin bile tam zamanlı öğretim üyeleri gibi kamudan aynı oranda gelir elde eder hale geldiğini savundu.
-'Üniversite hastanelerinde hoca kalmaz söylemleri gerçek dışı'
Altok, 'Basında ve diğer medya organlarında yer alan 'Muayenehaneler kapanır ya da mesleğini serbest icra eden öğretim üyeleri ayrılırsa, eğitim aksar, üniversite hastanelerinde hoca kalmaz' söylemlerinin gerçekle uzaktan yakından ilgisi yoktur. Kurumumuzda çalışmakta olan 455 öğretim elemanından 87'si mesleğini serbest icra etmekte olup hepsi ayrılsa bile ne eğitim kalitemiz ne de hizmet kalitemizde olumsuz etkilenme olmaz. Hatta bunun olumlu etkileri bile olur; rasyonel planlamalar yapılabilir, kamu ve kurumsal menfaatleri daha ön planda tutan yetişmekte olan yüzlerce idealist donanımlı genç öğretim elemanının önü açılır' değerlendirmesinde bulundu.
Tam Gün Yasası'yla ilgili Anayasa Mahkemesinin konuyu daha geniş çerçevede değerlendirmesi gerektiğini savunan Altok, Sağlık Bakanlığı ve muayene sahibi doktorlar dışında konunun diğer önemli muhatapları olan tam gün çalışanlar ve üniversite hastaneleri yöneticilerinin de dikkate alınması gerektiğini bildirdi.