Dolar

34,8613

Euro

36,7629

Altın

3.042,55

Bist

10.141,62

Kıbrıs müzakere süreci

Kıbrıs müzakere süreci

12 Yıl Önce Güncellendi

2014-05-11 12:29:57

Kıbrıs müzakere süreci
Kıbrıs müzakerelerini yürüten Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Müzakerecisi Kudret Özersay, Kıbrıs'ta nihai çözümün yeni bir program ve plan dahilinde mümkün olacağını söyledi.

Özersay, Atina'da yayımlanan Kathimerini gazetesindeki demecinde, Kıbrıs'ta çözümün kolaylaştırılması için bugünkü durumun geçmişle kıyaslanmaması gerektiğini belirterek, yeni çözümün, BM parametrelerini başlama noktası olarak alacak yeni bir plan ve yol haritasına dayanacağını kaydetti.

Ada'da iki toplum yönetimleri arasında güven eksikliği bulunduğunu ancak müzakere masasına getirilen önerilerin önemli olduğunu ifade eden Özersay, "Görüşmelerin ikinci aşamasında dikkatimizi bu önerilere odaklayacağız. Bunlar temelinde müzakerelerin gidişatıyla ilgili fikir edineceğiz. Aksi halde başlama noktası güven eksikliği olan yönetimlerin açıklamalarına dayanarak bir görüş oluşturamayız" dedi.

-"Rum tarafı olumsuz düşünceleri aşmalı"-

Özersay, Rum tarafında "son dönemde sürekli iki toplumu ayıran bir uçurumdan söz edilerek olumsuz hava oluşturulmak istendiğini" belirterek Rumların yeni dönemde bu düşünceyi aşması gerektiğini kaydetti.

Annan Planı'nın geçmişte kaldığını, çözüm için yeni bir plan ve yol haritası gerektiğini ifade eden Özersay, ancak çözüm haritasından önce müzakerelerle ilgili program ve yol haritası konusunda taraflar arasında anlaşma sağlanması gerektiğini belirtti.

Özersay, Rum tarafının Türk tarafı ile bu konuda mutabakata varması durumunda çözüm haritasını da konuşma fırsatı olacağını belirterek, "Ben, Kıbrıs Türk tarafı olarak ufukta çözüm görmüyorsam haritayı nasıl görüşeyim? Kıbrıs sorununun çözümü kapsamında Türk tarafı bazı toprakları iade edecek. Bu iadenin zamanlaması büyük önem içeriyor. Bunlar çözümün gerçekleri" dedi.

-"Nihai çözümde Kuzey'e dönecek Rumların sayısı önemli"-

Özersay, nihai çözüm çerçevesinde ayrıca bir grup Kıbrıs Rum'un (Federasyon vatandaşı olarak) kurucu Kıbrıs Türk devletine dönme olanağına sahip olacağını belirterek, bunların sayısının önem taşıdığını söyledi.

Rum tarafının KKTC'yi "Constituent state" deyimiyle kurucu unsur olarak kabul ettiğini ancak bunu "kurucu vilayet" olarak tercüme etmemesi gerektiğini ifade eden Özersay, "Benim açımdan önemli olan, Kıbrıs Türk devletine dönecek olan Rumların sayısı ve Rumlara iade edilecek toprakların miktarı. Nüfusunun yarısının Kıbrıslı Rumların oluşturacağı bir Kıbrıs Türk kurucu devletinden söz edebilir miyiz? Böyle bir devletin kalıcı olması mümkün değil" diye konuştu.

-"Öncelik çözüm mü, Maraş mı?"-

Özersay, Maraş'ın iadesi konusuyla ilgili bir soru üzerine ise Maraş'ın geleceğinin toprak sorunun çözümüne ve nihai çözüm kapsamında gerçekleştirilecek alışveriş sürecine bağlı olduğunu belirtti.

Türk tarafının Maraş konusunu çözüm kapsamında güven arttırıcı önlem olarak görmediğini ifade eden Özersay, bir konunun güven arttırıcı önlem oluşturması için, her iki tarafın bunu güven arttırıcı önlem olarak değerlendirmesi gerektiğini kaydetti.

Özersay, Rum tarafının Maraş konusunda bazı aracılar vasıtasıyla Türk tarafına baskı yapmaya çalıştığını belirterek, "Bu tutum iki toplum arasında güven arttırıcı önlemlere katkı sağlamıyor. Türk tarafı kapalı bulunan Maraş'ı güven arttırıcı önlem olarak değerlendirmiyor. Maraş bugüne kadar toprak konusunun ve nihai çözümün bir parçasıydı. Diğer yandan sormak istiyorum; Toplumların önceliği Maraş mıdır, yoksa Kıbrıs sorununun çözümü mü?" diye sordu.

Haber Ara