AA muhabirinin, Adana Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şube Müdürlüğü yetkililerinden aldığı bilgiye göre, kayıpların yüzde 90'ını 13 ve 18 yaş grubundakiler oluşturuyor. Kadınlar daha çok gönül ilişkisi ve aile baskısı nedeniyle erkekler ise genellikle macera ve iş bulma bahanesiyle evden kaçıyor.
Kaybolma, kaçırılma ve taciz olaylarının gündeme gelmesinin ardından ailelerin benzer durumla karşılaşmaları halinde zaman kaybetmeden polise bilgi vermesi isteniyor. Ailelerin, özellikle 0-6 yaş grubundaki çocuklarının kaybolduğunu anladıkları anda polisi bilgilendirmesi önem taşıyor. Kaybolan çocuklar için "24 saat beklenmesi gerektiği" bilgisinin ise yanlış olduğu vurgulanıyor.
Çocuğun kaybolduğuna dair en küçük şüphede, önce 155 polis imdat hattına, sonra en yakın polis merkezine başvurulması gerekiyor.
Çocuklara, anne ve babalarının ismini, ev adresini veya telefon numarasının ezberletilmesi tavsiyesinde bulunan yetkililer, polis bölgesindeki kayıpların yüzde 98'inin bulunduğunu belirtiyor. Yetkililer, çocuklara disiplin adına dayak, baskı veya şiddet uygulanmasının da yanlış olduğunu kaydediyor.
Zihinsel engelli bireye sahip ailelerin ise en yakın polis merkezine giderek, çocuklarının parmak izlerini aldırmaları tavsiyesinde bulunan yetkililer, bunun, engelli birey bulunduğunda, kimlik tespiti yapılmasını sağladığına dikkati çekiyor.
Emniyet yetkilileri ailelere, çocuklarının yabancı kişilerle aralarına mesafe koymalarını, kendilerinden izinsiz hiçbir yere gitmemelerini öğretmelerinin de faydalı olacağı uyarısında bulunuyor.
- Adana'da 71 çocuk aranıyor
Adana'da 2011'de bin 401, 2012'de bin 437 ve geçen yıl bin 193 kişi, kaybolduktan sonra bulundu. Bu yılın ilk 4 ayında kayıp ihbarı yapılan 561 kişi ailesine teslim edildi.
Kayıtlara göre, kentte 2008 yılından bu yana 71 çocuk, kayıp olarak aranıyor. Bunların 21'ini kaldığı yurttan, 33'ünü de ailesinin yanından ayrılan çocuklar oluşturuyor.
- "5 dakika bile önemli"
Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Tıp Fakültesi Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ayşegül Yolga Tahiroğlu, AA muhabirine, çocukları kaybolan ailelerin, polise bildirmesi için ilk 24 saati beklemesi gerektiği şeklindeki düşüncenin son derece yanlış olduğunu belirterek, bunun kötü sonuçları beraberinde getirebileceğini söyledi.
Çocukları kaybolan aileleri vakit kaybetmemeleri konusunda uyaran Tahiroğlu, bu tür olaylarda özellikle çocuk kaybolmalarında 5 dakikanın bile önem taşıdığını ifade etti.
Özellikle kalabalık alışveriş merkezlerinde ailelerin dikkatli olması gerektiğini bildiren Tahiroğlu, şunları kaydetti:
"Bu tür yerlerde çocukların dikkatini çekebilecek çok sayıda öge ve insan var. Eğer çocuğunuz kaybolduysa ilk 5 dakika içerisinde bulunursa basit bir kaybolmadır. Ancak bulunamazsa sıkıntı doğurabilecek şeyler olabilir. Bu nedenle çocuklarımızı tek başına kesinlikle bırakmamalıyız. Çocuğumuzun görüş alanımızdan çıkmamasını sağlamalı ve bunu ona öğretmeliyiz. Ayrıca çocuklarımızı kesinlikle sokakta tek başına bırakmamalıyız. Geçmiş yıllarda 'mahalle kültürü' vardı ve herkes mahalledeki çocuğu tanır, bilir ve korurdu. Ancak şimdi çocuklar hiçbir yeri bilmiyor ve kimseyi tanımıyor. Çocuğumuzu tek başına kesinlikle bırakmamalı ve istismar, suç konuları, iyi, kötü, doğru, yanlış, kime güvenip, kimlere güvenmemeleri konularında eğitmeliyiz. Ayrıca çocuklara, anne ve babasından habersiz tanıdığı biri olsa bile onunla gitmemesi gerektiğini öğretmeliyiz."