İpekçi, "Türk Dünyasında Kadın ve Moda Etkinlikleri" kapsamında bir otelin konferans salonunda düzenlenen "Türk Dünyasında Moda" panelinde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin ilk giysi tasarımcılarından olduğunu söyledi
Bu konuda yurtdışında eğitim aldığını ifade eden İpekçi, şunları kaydetti:
"Meslek hayatımda 43 yıldır hep aynı şeyi söyledim, çağdaş olmak farklı bir şey ama köklerine sadık kalmak da farklı bir şey. Her kültürel olayda olduğu gibi esasında moda kavramı bir sanat değildir. Giysi bir sanattır, moda ise onun paraya çevrilmiş şeklidir. Şimdi maalesef batılılaşma diye yanlış bir kavram gelmiş. Çünkü çağdaş olmak, batılı olmak değildir. Ben bir batılı değilim, ben Avrasyalıyım. Çünkü babam Selanikli, annem Anadolu topraklarından. O zaman batıyı taklit etmem gerekmiyor ama dünyadaki trendleri bilhassa gençler takip edebilirler. Benim esas konum, kostüm tarihidir. Kostüm tarihine baktığımız zaman yüzyıllar boyunca batılılar doğuyu taklit etmiş. Rönesans'taki bütün desenlerin yüzde 90'ı bizim bu topraklarımızdan ve Asya'dan alınmış desenlerdir. Hereke'den tutun da Diyarbakır'dan giden kumaşlar vardır."
İpekçi, Anadolu topraklarında yaşayan Türk kadınlarının kullandığı iğne oyalarına da değinerek, "Anadolu topraklarındaki iğne oyaları hepimize süs gibi gelir ama aslında o iğne oyaları konuşur. Her bir iğne oyasının anlamı ve manası vardır" dedi.
İpekçi, konferans salonunda bulunan ve tasarım bölümünde öğrenim gören üniversite öğrencilerine de tasarımla ilgili öneriler sundu.
Panelin ardından etkinliğe katılanlar, İpekçi ile fotoğraf çektirdi.