Putin'in imzaladığı Kırım yarımadasındaki halkların haklarının iadesine ilişkin 268 No'lu kararla, 1941-1944 yıllarında, "Kırım Özerk Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti"nden Kırım Tatarlarının, Alman, Ermeni, Bulgar ve Yunanlıların sürgün edildiği ve bunun yasadışı olduğu kabul edildi.
Tarihi adaletin yerine getirilmesi ve yasadışı sürgünün olumsuz sonuçlarının ortadan kaldırılması amacıyla Moskova yönetimi, sözde Kırım Cumhuriyeti ve Sivastopol İdaresi'nin işbirliğiyle, Kırım Tatarları ve yarımadada sürgüne uğrayan diğer halkların siyasi ve sosyal açıdan kalkınması, dini gereksinimlerinin karşılanması için gerekli planlar yapacak.
Kararla, yarımadanın 2020 yılına kadarki ekonomik programında, etnik grupların dini ve kültürel kalkınmasına yönelik tedbirler alınacak.
Yarımadada sürgünden dönenlere belli bir gayrimenkül alımında kolaylık sağlanacak. Finansman kaynağı belirlenerek halkların toplu yaşadığı yerleşim bölgelerinin sosyal iskanı sağlanacak.
Rusya, Kırım Tatarları ile diğer halkların milli ve kültürel özerkliklerinin, kamu birlikleri ve sivil toplum teşkilatlarının kuruluşu ve kalkınmasına destek sağlanacak.
-Lise eğitimi anadilde yapılabilecek
Bunun yanı sıra Kırım'da ve Sivastopol'de yaşayan Kırım Tatarları, Ermeni, Alman, Bulgar ve Yunanlar orta öğretimi kendi dillerinde alabilecek.
Halkların geleneksel ticaret ve işletmeciliklerinin gelişmesi için sorunların çözümlenmesine destek verilecek.
Rusya Hükümetine, 18 Mayıs 2014 tarihinde dolacak Kırım Tatar halkının sürgününün 70. yılı dolayısıyla yapılacak anma etkinliklerine destek verecek.
-"Önemli olan kararın uygulanması"
Kırım Tatar Milli Meclisi Başkan Yardımcısı, siyaset bilimcisi Nariman Celal, Putin'in imzaladığı kararın neler kazandıracağını tespit için erken olduğunu söyledi.
Putin'in imzaladığı kararın, Ukrayna Cumhurbaşkanlarının hakların iadesine ilişkin daha önce çıkardıkları ancak uygulanmayan kararlarla aynı olduğunu vurgulayan Celal, kararların imzalanmasının değil hayata geçirilmesinin önemine değindi.
Şu anda Kırım'ın yönetiminde Ukrayna Cumhurbaşkanlarının imzaladığı kararların pratikte uygulanmasını engelleyen kişilerin bulunduğuna dikkati çeken Celal, Rusya Hükümeti'nin karar kapsamında yapılacak işleri netleştirmesi, bu işler için finansman kaynaklarını açıklaması gerektiğini savundu.
Celal, Kırım'ın Rusya tarafından ilhak edildiği bir durumda Kırım Tatarlarının Rusya yönetimine fazla güvenmediğini belirterek kararın Kırım Tatarlarında coşku oluşturmadığını ifade etti.