Şahin, Karabüklüler Vakfı'nın aylık sohbet toplantısına katılarak, "Türkiye Cumhuriyeti'ni Kuran Meclis'in Hikayesi" başlıklı sunum yaptı.
Her ülkede meclis bulunduğunu fakat TBMM'nin diğer ülke meclislerinden farklı olduğunu belirten Şahin, birçok meclisin ülke kurulduktan sonra oluşturulduğunu ancak TBMM'nin ise önce kurularak daha sonra Türkiye Cumhuriyeti'ni kurduğunu, bu yüzden de "Gazi Meclis" olarak anıldığını anlattı.
TBMM'nin 24. başkanlığını yapmış olmanın her zaman gururunu ve onurunu yaşayacağını aktaran Şahin, "İlk başkanının Mustafa Kemal Atatürk olduğu böyle bir Meclis'in 24. başkanlığını yapmış olmak benim için farklı bir heyecandır" diye konuştu.
Şahin, ilk Meclis'in açılmasına ve Mustafa Kemal Paşa'nın Samsun'a gidişine dair tarihçilerin yanıtlaması gereken sorular olduğunu dile getirerek, "Mustafa Kemal Paşa, Samsun'a kaçarak mı gitti? Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşları Samsun'a Osmanlı'ya rağmen, saraya rağmen, işgal altındaki İstanbul'daki yönetime rağmen mi gitti? Günümüz tarihçileri bunu inceliyorlar. Bu soruların cevabı doğru verilmeli" ifadesini kullandı.
Mustafa Kemal Paşa'nın dönemin Bahriye Nezareti'ne 13 Mayıs 1919'da yapmış olduğu yazılı müracaatın belgesini gösteren Şahin, Atatürk'ün dönemin yetkililerinden karargah mensuplarının 3 aylık tahsilatlarının ödenmesini, müfettişlik esnasında ortaya çıkacak masraflar için ödenek, en az 2 binek otomobil ve karargahının seferinin kabul edilmesi yönünde isteklerde bulunduğunun belgeli olduğunu söyledi.
Bu belge ve bilginin okullarda okutulan tarih kitaplarında bulunmadığına değinen Şahin, şöyle devam etti:
"Aradan 94 yıl geçmiş, imparatorluktan cumhuriyete geçişte cumhuriyetin ilkelerinin millete benimsetilmesi için geçmişle ilgili farklı bilgileri ve kanaatları halkla paylaşmak olağan karşılanmayabilir ama aradan 94 yıl geçtikten sonra bu gerçekler kamuoyu ile paylaşılmalı. Bu millet, cumhuriyetine sahiptir, benimsemiştir artık geriye dönmek mümkün değildir, o halde ne gerçek varsa bu gerçek milletle paylaşılmalıdır. Mustafa Kemal Paşa, Kurtuluş Savaşı'nı başlatmak için Samsun'a çıkmış, bu çıkıştan İstanbul'daki yönetimin haberi vardır. 'Yoktu, ona rağmen çıktı' denirse, ben buna itiraz ederim. Milli Eğitim Bakanlığı'na, Talim Terbiye yetkililerine sesleniyorum; lütfen artık tarihimiz nasılsa öyle öğretin çocuklarımıza."
Mehmet Ali Şahin, Erzurum Kongresi'nde alınan "Trabzon vilayeti ve Canik Sancağı ile Şark Vilayetleri adını taşıyan Erzurum, Sivas, Diyarbakır, Elazığ, Bitlis vilayeti ve bu saha dahilindeki bağımsız vilayetler hiçbir sebep veya bahane ile diğerlerinden ve Osmanlı camiasından ayrılma imkanı düşünülmeyen bir bütündür, mutluluk ve felakete tam olarak katılmayı kabul ve mukedderatı hakkında ayın amacı benimser. Bu bölgede yaşayan bütün Müslüman unsurlar diğerlerine karşı fedakarlık hissiyle dolu ve ırki ve sosyal durumlarına riayet öz kardeştirler" kararının da tarih kitaplarında bulunmadığını ifade etti.
Bu maddenin "Kendini nasıl hissediyorsan, ben seni o halinle kabul ediyorum, ana lisanıyla kabul ediyorum, senin kültürün neyse seni öyle kabul ediyorum, bu vatan hepimizin bu vatanı kurtaracağız" anlamına geldiğini ve bunun milletten gizlendiğini belirten Şahin, "TBMM tam bir kültür zenginliğini yansıtan bir meclistir. Tarihçilerimiz yakın tarihi olduğu gibi yansıtmalı, ne içbükey, ne dışbükey ayna olsun, düz ayna olmak lazım. Tarih ve tarihçiler düz ayna gibi bir rol oynamalılar" değerlendirmesinde bulundu.
Birinci Meclis'in ilk yasama faaliyetleri sırasında sağlık konusu görüşülürken Kastamonu Mebusu Yusuf Kemal Bey'in "Türkleri korumak için önce sağlıklarını korumalıyız" sözü üzerine Sivas Mebusu Emir Paşa'nın itiraz ederek, "Bu vatanda sadece Türkler yaşamıyor ki Çerkez var, Çeçen var, Kürt var, Laz var daha birtakım İslami kabileler var, bunları dışarıda bırakacak ayrımcılığa neden sebep oluyorsun" cevabını verdiğini belirten Şahin, şunları kaydetti:
"Irka dayalı anlayış farklılığı Meclisimizin ilk günlerinde bile gündemdedir. O oturumda Meclisi Mustafa Kemal Paşa yönetiyor ve 'Efendiler, burada kastedilen ve yüksek meclisi teşkil eden zevat yalnız Türk değildir, yalnız Çerkez değildir, Kürt değildir, Laz değildir hepsinden mürekkep İslam'dır, çıkarlarını korumaktır. Bunun böyle bellenmesini ve yanlış anlaşılmalara meydan verilmemesini rica ediyorum' diyor. Bizim bugün tartıştığımız bazı konuların 94 yıl önce açılmış Meclis'te de tartışıldığını öğrendim."
Günümüzde Birinci Meclis'in ortaya koyduğu şuura, anlayışa ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan Şahin, "Bugün TBMM'de tek tip insan modelinden uzaklaşılan bir Türkiye'ye geldik. Ben, bunun Mustafa Kemal Paşa'nın anlayışına uygun olduğunu düşünüyorum. Artık Türkiye 23 Nisan ruhuna ve anlayışına uygun bir noktaya gelmiştir, birbirini farklılıklarıyla benimseyen, seven bir noktaya gelmiştir" diye konuştu.
Şahin, birkaç gün önce gazetelerde Ateizm Derneği'nin, İstanbul Valiliği Dernekler Masasının onayıyla kurulduğunu okuduğunu dile getirerek, bunun da Türkiye'de özgürlük alanının başkalarının yaşam tarzına müdahale edilmediği zaman nasıl geliştiğini göstermesi bakımından önemli olduğunu söyledi.
Mehmet Ali Şahin, konuşmasını başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Kurtuluş Savaşı'nda şehit olan tüm kahramanlara rahmet dileyerek bitirdi.
