Çankırı Yaran Kültürünü Yaşatma Derneği bünyesinde büyük başağalığını İsmail Karcı, küçük başağalığını Kürşat Coçar'ın yaptığı yaran ocağı, Çankırı Valiliği Yaran Evi'nde başağa ocağının yakılmasıyla ve yaran üyelerinin duasıyla bitirildi.
Geleneklere göre akşam namazından sonra başlayıp sabah namazıyla sona eren yaran toplantıları kapsamında, okunan manilerin yanı sıra misafirlerin katılımıyla çeşitli oyunlar oynandı.
Büyük başağa İsmail Karcı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Ahilik kültürünün parçası olan "yaran"ın Çankırı'da önemli bir yere sahip olduğunu söyledi.
Sezonu aralık ayında başlattıklarını ifade eden Karcı, şöyle konuştu:
"Yaranda bu yıl önemli konukları ağırladık. Birçok sevenimiz gelerek bizleri yalnız bırakmadı. Biz de bu sayede onlara kültürümüzü aktardık. Kültürümüzü gelecek nesillere aktarmaya devam edeceğiz. 24 yaren ve 1 çavuştan oluşan yaranda 2012-2013 sezonunu, başağa ocağını yakarak sona erdirdik."
- "Yaran"
Oğuzlardan bugüne kadar özü Ahilikten gelen, daha sonra esnaf lonca teşkilatı haline dönüşmüş sosyal bir kurum olan yaran, başağa, küçük başağa ve yarenlerden oluşuyor.
Erkeklerin, sazlı ve sözlü vakit geçirdikleri esnaf birlikteliği olan yaran gecelerinde, özellikle kış aylarında cumartesi günleri bir araya geliniyor.
Sadece eğlence değil, dayanışma biçimi olarak görülen gecelerde, katılanların birbirleriyle küs olmaması gerekiyor.
Yaran müziğinde genellikle bağlama, keman, cümbüş, ut, klarnet, darbuka, kanun, def ve zilli maşa kullanılıyor.
Yaran çavuşu tarafından belirlenen yaranlar, ortaya çıkarak Çankırı'ya has zeybek oynuyor.