Farmakoloji ve kozmoloji Uzmanı Dr. Kürşat Derici, AA muhabirine yaptığı açıklamada, insan vücudunda cildin en esnek ve yıpranmaya en müsait yer olduğunu belirterek, özellikle küresel ısınma, sigara ve alkol kullanımı, yaşlanma ve yer çekimine bağlı olarak cildin kollajen üretiminin azaldığını söyledi.
Ergenlik döneminde ya da farklı etkenlere bağlı ciltte oluşan aknelerin uygun tedavi edilmemesi halinde derin izler kalabildiğini, güneşe maruziyet sonrasında lekelenmeler olduğunu, kesiklere bağlı yara izlerinin gelişebildiğini dile getiren Derici, özellikle yaşın ilerlemesiyle birlikte cilt yapısının bozulduğunu, sarkma, kırışma gibi olası değişimlerin meydana geldiğini ifade etti.
Derici, özellikle yaşa bağlı yıpranmanın kaçınılmaz olduğunu, ancak kollajen üretiminin artırılmasıyla birlikte ötelenebildiğine dikkati çekerek, plastik cerrahide uzun yıllardır bu tip etkenlere bağlı sorunlar karşısında cerrahi uygulanarak cilt germe operasyonlarının yapıldığını belirtti. Cerrahi operasyonların, bir ameliyat tekniği olduğunu, başarılı sonuçlarına karşın iyileşme süresinin ve olası etkilerinin bulunduğunu anlatarak, artık neşter kullanılmadan cildin kollajen seviyesinin artırılarak doğal yollarla cildin gerginleştirilmesi üzerinde durulduğunu kaydetti.
-İğnelerle cilt altındaki kollajen yapı harekete geçiriliyor
Radyofrekans yönteminin de ısı esasına dayandığını ve tıpta uzun yıllar ameliyatlarda kanamayı durdurmak için kullanıldığını dile getiren Derici, bu alandaki son teknoloji "scarlet" tekniği ile başlık üzerinde bulunan 25 tane mikro iğne sayesinde cilt altına verilen ısının kollajen yapıyı harekete geçirdiğini söyledi.
Derici, scarlet tekniğinde kullanılan mikro iğnelerin 0.5-3.5 mm boyunda olduğunu ve cilt altı dermis tabakasına etki ettiğini ifade ederek, şunları kaydetti:
" Radyofrekans enerjisi aslında tıpta uzun yıllardır ameliyatlarda kanamayı durdurmak için kullanılan ısı enerjisidir. Cihaz üzerindeki 25 tane mikro iğne ile cilt altına verilen ısı sayesinde kollajen harekete geçer ve ince kırışıklıklarda düzelme sağlanır.
Scarlet işleminde fraksiyonel radyofrekans denilen mikro iğne ile cilt altına bin kez ısı veriliyor. Bu sayede, yüz cildinin her sahası taranıyor. Bu hem ciltte gözle görünmeyen 25 bin delik açarak cildi tazeliyor, bal peteği görünümlü ciltte her delik ısı ile küçülerek ciltteki porlar sıkılaşıyor, ince damarlar ısıyla yanarak küçülüyor ve gözle görülmez hale geliyor.
Scarlet uygulandığında, anında kaş kenarında açılma, yanak bölgesinde yukarı doğru kalkma ve boyun çizgilerinde açılma görülüyor. Daha sonra 30 dakika içinde ısınan cildin su çekmesi ile geçici ödem oluşuyor. Cilt altında ısı etkisi ile yeniden onarım sistemi devreye giriyor ve iyileşme süreci başlıyor. İyileşme sürecinde yeniden kollajen bantları oluşuyor. Cilt damarları yeniden düzenlenmeye başlanıyor."
-Etkili sonuç 21 gün sonra ortaya çıkıyor
Dr. Derici, uygulama sonrasında ciltte gerginlik ve parlaklık, çene konturunda belirginleşme, boyun cildinde gerginlik, kırışıklıklarda azalma görüldüğünü, kaşların kalktığını ve yanak bölgesinde elmacık kemiklerinin belirginleştiğini anlattı.
En etkili sonucun, uygulamayı takiben 21. günde görülmeye başladığının altını çizen Derici, bir ay ara ile 3 seans yapılması gerektiğini; işlemin 1 yıl sonra tekrarlanmasının önerildiğini ifade etti.
-Uygulama nasıl yapılıyor?
Estetisyen Tansel Uzunyol'un verdiği bilgiye göre, işlem öncesi yüze anestezik krem uygulanıyor. Bu sayede işlem esnasında az ağrı duyulması sağlanıyor. Alın bölgesinden başlanarak kaşlar, üst alt göz kapağı derisi, yanaklar, çene bölgesi, boyun ve dekolte bölgesi olmak üzere tüm bölgeler, mikro iğneler kullanılarak cilt altına uyarıda bulunuluyor. Baş boyun bölgesi tedavisi, yaklaşık 45 dakika sürüyor.
Uygulama sonrasında, cilde C vitamin içerikli maske uygulanarak oluşan kızarıklık gideriliyor. Isının etkisiyle meydana gelen kızarıklık, yaklaşık 2 saat sürüyor.