Arınç, Bakanlar Kurulu Toplantısı'nın ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.
"Paralel yapıyla mücadele ilgili konular gündeme geldi mi? Nasıl önlemler alacaksınız, ne gibi adımlar atılacak? Dinleme kayıtları, ses kaydı iddiaları gündemdeydi. Bununla ilgili ek önlemler alacak mısınız? Dışişleri Bakanlığındaki ses kaydıyla ilgili MİT'in bir rapor hazırladığını biliyoruz. Bu rapor tamamlandı mı? Yakın vadede paralel yapıya yönelik bir soruşturma bekleyelim mi" sorusu üzerine Arınç, bu yapıyla ilgili Bakanlar Kurulunda ilave bir şeyin konuşulmadığını söyledi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bu konudaki sözlerinin çok açık ve net olduğunu belirten Arınç, "Şüphesiz adli bakımdan, idari bakımdan bütün incelemeler yapılıyor. Zamanı geldiğinde açıkça suç işleyen, açıkça hükümete karşı gelen, açıkça görevini kötüye kullananlar hakkında idari ve adli bütün işlemler yapılacak" diye konuştu.
Bu konuyu tekrar tekrar gündeme getirmediklerini, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın çalışmalarla ilgili kısa ve net bilgiler verdiğini aktaran Arınç, şunları belirtti:
"Dışişleri Bakanlığında en son Süleyman Şah Türbesi'ne bir saldırı olduğu takdirde, ilgili arkadaşlarımızın, içinde bakan ve müsteşarlar da olduğu halde yaptığı konuşma, biraz da montajlamak suretiyle seçime çok yakın bir tarihte yayınlanmıştı. Bunun Dışişleri Bakanlığında, bakanın makam odasında yapıldığı da ifade edilmişti. Bu konuyla ilgili soruşturma da devam ediyor. Henüz bu konuda verebileceğim bir bilgi yok."
-"Meclis gündemine hakimdir"
Arınç, MİT yasası, Yargıtay ve Danıştayda değişiklikler ile yeni demokratikleşme paketine ilişkin soru üzerine, parlamentoyla ilgili işlerden sorumlu Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay'ın gündemdeki konular üzerine bilgi verdiğini ifade etti.
AK Parti ve CHP'li milletvekilleri tarafından dört bakanla ilgili soruşturma önergeleri bulunduğunu ve Anayasa'ya göre bu önergelerin verildiği tarihten itibaren bir ay içinde görüşülmesi gerektiğini hatırlatan Bülent Arınç, şöyle devam etti:
"Meclis gündemine hakimdir. 5 Nisan'dan bir ay sonrası 5 Mayıs'tır. 5 Mayıs tarihine göre soruşturma önergelerinin konuşulup, kabul edilip edilmeyeceğini hep birlikte görmemiz lazım. Bence gündemdeki öncelikli konulardan bir tanesi buydu.
İkincisi de komisyonlardan geçmiş ve Genel Kurul gündemine kadar gelmiş olan bazı kanun tasarıları var. MİT ile ilgili tasarı bunlardan bir tanesidir. Danıştayda daire sayısını arttıran, zannediyorum Danıştayın bazı dairelerinin görev ve yetkileriyle ilgili bir kanun tasarısı olacak. Onların öncelikle görüşülmesi ve grup başkanvekillerimizin bu konuyu takip etmeleri üzerinde karar kılındı. Yargıtay ile ilgili bir kanun doğrusu bilmiyorum, bugüne kadar da konuşulmadı ama Danıştay hemen hemen 6 aydan beri Genel Kurul gündeminde bekleyen bir tasarıydı."
-"Bireyin hakkı her şeyin üstündedir"-
"Twitter sorusunu yanıtlarken bireyi koruyacak ilave tedbirler alabiliriz dediniz. Bu anlamda hükümetin bir çalışması mı olacak? Bakanlar Kurulunda bu konu gündeme geldi mi? İlave tedbirlerden kastınız nedir" sorusu üzerine Arınç, "Çok açık söyledim. Mahkemeye gidiyor, yargıdan karar alıyor ama bunu bir merkez icra etmiyor. İcra etmeyince de bizdeki idari bir organ elindeki yetkileri kullanıyor. Bu kullanmaya karşı da Anayasa Mahkemesi farklı bir karar veriyor. İşi özetlersek bu kadar basit" değerlendirmesinde bulundu.
Ferdin hukukundan, bireyin haklarından vazgeçmeyeceklerini söyleyen Bülent Arınç, şunları kaydetti:
"Düşünün ki bir ev hanımı, kendi adına sahte bir hesapla porno yayıncılık yapılıyorsa çocukları ve eşi karşısında bunun engellenmesini isterse, kendisinin toplum içinde kötü bir şekilde tanınacağından şikayet ederse bir devlet, bir yargı, bir hükümet bu insanın haklı şikayetini görmezden gelebilir mi?
Efendim sanal alemdir, isteyen insana hakaret eder, isteyen insanı şiddete teşvik eder, isteyen istediği şekilde her şeyi yapabilir. Böyle bir özgürlük hayvanlar aleminde bile yok. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi de bütün sözleşmeler de tüm özgürlüklerin yine bir başkasının özgürlüğüyle sınırlı olduğunu ve bu özgürlüklerin de mutlaka birey karşısında bir şekilde korunması gerektiğini ifade ediyor. Bizde böyle sanal alemde ne yaparsanız serbest olsun şeklinde, herkes herkese hakaret etsin, herkes herkesin kuyusunu kazsın, herkes silahlı isyana teşvik etsin, herkes bir yerde suç işlesin, herkes kedisini öldürsün, videoyu koysun Youtube'da veya bir başka yerde, herkes annesini testereyle kessin, bunu da tarif etsin 'Şöyle şöyle yapın' desin, herkes hayvanlarla cinsel ilişkileri bir şekilde yaysın, şöyle olsun, böyle olsun. Böyle bir özgürlüğe birileri sahip olabilir ama biz böyle değiliz. Anayasa'nın bize verdiği görevler var, bize verdiği yetkiler var. Bunları sonuna kadar kullanırız. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın. Bireyin hakkı her şeyin üstündedir. Bireyin taleplerine karşı kulaklarımızı tıkayamaz, gözlerimizi kapatamayız. Kimse kusura bakmasın."
-Seymour Hersh'in iddiası-
Gazeteci Seymour Hersh'in, Suriye'nin Guta bölgesindeki kimyasal saldırıda kullanılan sarin gazının, saldırıyı düzenleyenlere Türkiye tarafından temin edildiği yönündeki iddiasının sorulduğu Arınç, iddianın külliyen yalan ve iftira olduğunu bildirdi. Arınç, "Bu konuda Dışişleri Bakanlığımızın bize gönderdiği bir not var. Kesinlikle doğru değil. ABD'de de kendisine soru sorulan Beyaz Saray yetkilileri bu konuda kesinlikle yalan, spekülatif iddialar olduğunu bizzat kendileri açıklamış durumdalar" dedi.
Arınç, gazeteci Hersh'in makalesinde yer alan hususlara ilişkin Beyaz Saray yetkililerince, "isimsiz kaynaklara atfen yayınlanan iddialar kesin bir şekilde yalanlanmış ve kimyasal silah saldırılarının tek sorumlusunun Esad rejimi olduğu bir kez daha teyit edilmiştir" diye uzun bur açıklama yaptıklarını anımsattı.
Seymour Hersh isimli gazetecinin daha evvelki yazılarını da bildiklerini söyleyen Arınç, "Tamamen kendi kanaatleri ve isimlerini açıklayamadığı birtakım kişilerden aldığı bilgi ve duyumlar olarak bunların kesinlikle bir bilgi ve fikir birikimi olmadığını herkes çok iyi biliyor. ABD'li yetkililer de doğrusu olayı çok güzel anlatmışlar ve bunu kesinlikle reddediyorlar" diye konuştu.
(Sürecek)