Ege Kuru Meyve İhracatçı Birlikleri'nin hazırladığı ve Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci'nin destek verdiği programa göre ülke genelindeki 6,3 milyona yakın öğrenciye 30 hafta boyunca, haftada bir kez 40 gramlık paketlerde çekirdeksiz kuru üzüm, kuru incir ve kuru kayısı ürünleri dağıtılacak.
Projeyle ilgili AA muhabirine açıklamalarda bulunan Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçı Birlikleri Başkanı Osman Öz, obezite, kalp-damar, kanser, hipertansiyon, diyabet gibi hastalıkların görülme sıklığının artması üzerinde gelişmiş bir çok ülkede sağlıklı beslenme programlarının başlatıldığını, bu diyet programlarında kuru meyvelerin vazgeçilmez konumda gösterildiğini ifade etti.
Diyet programları içinde yer alan bir çok kuru meyvenin Türkiye'de üretilip ihraç edildiğini, bu ürünlerin ihracatlarında son yıllarda istikrarlı artışların görüldüğünü ifade eden Öz, buna rağmen üreticilerin iç tüketimde ihracat yapılan bir çok ülkenin gerisinde kalınmasının burukluğunu yaşadığını ifade etti.
Türkiye'de özellikle okul çağındaki çocukların daha fazla kuru meyve tüketmesinin ve bu yönde alışkanlıklar edinmesinin toplum sağlığı ve eğitimde başarı ortalamasını doğrudan etkileyebileceğini kaydeden Öz, bu amaçla Birlik olarak Okul Sütü Projesi benzeri bir kuru meyve dağıtım projesi hazırladıklarını kaydetti.
Projeyi Milli Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'na gönderdiklerini, ilgili genel müdürlüklerin projeye olumlu baktığını anlatan Öz, son olarak projeyi Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi'ye de İzmir programı sırasında sunduklarını anlattı.
Öz, "Ekonomi Bakanımız Nihat Zeybekçi, projeyi olumlu karşıladı. Konuyla ilgili diğer bakanlıklar nezdinde çalışmalar devam ediyor. Umuyoruz kısa vadede karar verilir ve gelecek yıl okullarda süt gibi kuru meyve de dağıtılmaya başlanır" dedi.
- Kuru meyvenin okul başarısına etkisi
Bakanlıklara sunulan projede büyüme sürecindeki çocukların enerji ve yeni dokularının yapımı için daha fazla miktarda protein, mineral ve vitamine ihtiyaç duyduğu belirtilerek bu dönemde kazanılan tüketim alışkanlıklarının yetişkinlik döneminde kalıcı alışkanlıklara temel oluşturduğu belirtildi.
Beslenmeye bağlı obezite, kalp-damar, bazı kanser türleri, inme, şeker hastalığı, gut ve artrit gibi hastalıkların çocukluk çağı kökenli olduğuna dikkati çekilen projede şu ifadelere yer verildi:
"Yetersiz ve dengesiz beslenen çocuk ve ergen, hastalıklara karşı dirençsiz olur, sık hastalanır, hastalığı ağır seyreder ve okula devamsızlık nedeniyle okul başarısı düşer. Bu nedenle okul başarısını artırmak, sınıf tekrarlarını azaltarak, eğitim ve öğretimin maliyetini düşürmek, gelecek nesillerin daha güçlü ve sağlıklı olmalarına temel hazırlamak için bu dönem çocuk ve ergenlerin beslenmesine önem verilmelidir.
Bu proje ile sağlıklı bir toplum için okul çağındaki çocuklarımıza kuru meyve tüketme alışkanlığı kazandırılması hedeflenmektedir.
Ülke genelinde resmi ve özel anasınıfı ile ilk okullarda okuyan 6,3 milyon civarında öğrenciye 30 hafta süresince haftada bir kez 40 gramlık paketlerde, her hafta başka bir ürün olmak üzere kuru meyve dağıtımı yapılabilir.
Bu çerçevede dağıtılacak paket sayısı takriben 189 milyon adet olup birim paket maliyeti yaklaşık 30-40 kuruş arasında değişmektedir. Bu çerçevede ürün maliyetinin 56,7 - 75,6 milyon lira arasında olacağı tahmin edilmektedir."
Projenin finansmanı konusunda Sağlık Bakanlığı, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı'nca kurulacak bir komisyon tarafından belirlenmesinin uygun olacağının bildirildiği projede İngiltere, ABD ve Japonya'da okul çağındaki çocuklara yönelik olarak uygulanan programlar örnek gösterildi.
-Türkiye üretiyor ama tüketmiyor
Türkiye'nin üretim ve ihracatında dünya lideri olduğu kuru incirde 65 bin tonluk üretimin ancak 6-6 bin 500 tonunu tüketebilirken ürün gönderdiği Fransa ve Almanya 9 bin ton seviyesinde tüketime sahip.
Çekirdeksiz kuru üzümde ise 280 bin ton civarında üretim yapan Türkiye, bunun ancak 25 bin tonunu iç piyasada tüketiyor. Türkiye'de kişi başına ancak 100 gram tüketilen kuru üzüm İngiltere'de kişi başına 1,5 kilogram, Almanya'da ise 1,8 kilogram tüketiliyor.
Üretim ve ihracatında lider olduğu başka bir ürün olan kuru kayısıda da 130 bin tonluk üretiminin ancak 15-20 bin tonunu iç piyasada tüketen Türkiye, ihraç ettiği çok sayıda ülkeden daha az kayısı tüketiyor.