Çavuşoğlu, seçim çalışmaları kapsamında Alanya'da esnafla buluştu. Bu sırada gazetecilerin, güvenlik toplantısının illegal dinlenmesine ilişkin sorularını yanıtlayan Çavuşoğlu, dinleme olaylarının vatandaşı çok rahatsız ettiğini söyledi. Dinlemelerin ve AK Parti iktidarı ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik şantaj, montaj ve tüm tehditlerin Türkiye'ye zarar verdiğini vurgulayan Çavuşoğlu, son yaşanan dinleme olayının da bunu bir kez daha ispatladığını kaydetti.
Her ülkenin kendi güvenliğini sağlamak, yurt dışındaki vatandaşını, soydaşını, atalarının mirasını korumanın görevi olduğuna işaret eden Çavuşoğlu, her ülkenin de bunlara yönelik tedbirleri alması gerektiğini belirtti. Dinleme olaylarını "ihanet" olarak değerlendiren Çavuşoğlu, şunları söyledi:
"Burada Genelkurmay 2. Başkanı, Dışişleri Bakanı, MİT Müsteşarı ve Dışişleri Müsteşarı, yani devletin bu anlamdaki yetkililerinin yaptığı toplantının dinlenmesi ve bunun da sızdırılması, casusluktur. Bu, vatana ihanettir. Zaten bunların yaptığı baştan beri vatana ihanettir. Çünkü Türkiye'ye zarar vermek istiyorlar. Bunun hangi noktaya geldiğini vatandaşlarımız da görmüş oldu. Normal şartlarda kimsenin inanamayacağı şartlara geldi bu işler. Başından beri Türkiye'ye yönelik tehditlerin amacı; Türkiye'ye zarar vermek, Türkiye'yi karıştırmak, Türkiye'yi kaosa sürüklemek. Bunu kimin yaptığı da çok belli."
Bir gazetecinin, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın, "Bunların bin kere Allah belasını versin" diyerek beddua ettiğini söylemesi üzerine Çavuşoğlu, beddua taraftarı olmadıklarını dile getirdi. Çavuşoğlu, "Bunları görüp de isyan etmemek elde değil. Herkes isyan ediyor" diye konuştu.
Çavuşoğlu, esnaf ziyaret yaptığını hatırlatarak, vatandaşın da bu tür konulardan şikayetçi olduğunu aktardı. Sokakta vatandaşın dinleme olaylarına isyan ettiğine dikkati çeken Çavuşoğlu, "Vatandaş, bu tür insanların, ülkenin ulusal güvenliğine bile tehdit eden illegal aktiviteler içinde olduğunu gördü, Türkiye'nin bekasının hiç umurlarında olmadıklarını gördü ve vatandaş da 'Bunu kim yaptı' diye soruyor" dedi.
- Youtube erişiminin engellenmesi
Bir gazetecinin, Youtube erişiminin engellenmesiyle ilgili sorusuna ise Çavuşoğlu, her ülkenin ulusal güvenlik tedbirlerini aldığını, buna yönelik ABD'de, Almanya'da, İngiltere'de örneklerin olduğunu anlattı.
Kendilerinin Youtube ya da herhangi bir servis sağlayıcının yasaklanmasına taraftar olmadıklarını dile getiren Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ne diyorlar 'Türkiye'de alınan idari mahkemenin kararını Türkiye uygulamalıdır' diyor, 'Hükümet uygulamalı' dıyor. Peki Youtube ile ilgili ya da Twitter ile ilgili mahkeme kararları var. Bu mahkeme kararlarını 'Youtube ya da Twitter uygulamalı' diyebiliyorlar mı? Diyemiyorlar ama hükümete karşı bu eyleme karşı bir karar olduğu zaman 'Bu hemen uygulansın' diyorlar. Şimdi hukukun üstünlüğü konuşuluyor. Fakat Twitter'ın yayınladığı linklerin kaldırılması ile ilgili mahkeme kararları var. 'Twitter bu mahkeme kararlarını uygulasın' diyen yok. Çifte standartın en güzel örneği de budur."