Yılmaz, Tüm Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜMSİAD) tarafından Sivas'taki bir lokantada düzenlenen programda yaptığı konuşmada, yaklaşan yerel seçimlerin ülke açısından son derece önemli olduğunu söyledi.
"Bu seçimler bir referandum desek yeridir" şeklinde konuşan Yılmaz, şunları kaydetti:
"Neyin referandumu? Eski Türkiye ile yeni Türkiye'nin. Adeta genel seçim desek yeridir, neyin genel seçimi? Sayın Başbakan'la bu iktidar devam edecek mi, etmeyecek mi? İstikrar, dış politika, ekonomi, enerji politikası devam etsin mi, etmesin mi? Türkiye'nin hangi kurumları varsa mevcut 2002'den bu zamana kadar getirdiği kazanımlar devam etsin mi, yoksa bundan geriye mi dönelim? 'Türkiye'nin geriye gitmesini hiç isteyen olabilir mi' diye de sorulabilir."
İnsanların DNA'sı olduğu gibi kurumların da DNA'sı olduğunu, insanların DNA'sını kısa zamanda değiştirebilmenin mümkün olmadığını ifade eden Yılmaz, "Bilin ki kurumların da DNA'sını değiştirebilmek mümkün değil, işte bu başörtüsü yönetmeliğinin iptali için Danıştay'a gidenler gibi" ifadesini kullandı.
Ahmet Kaya'yı Kürtçe kaset çıkarttığı için yargılayanların olduğunu, sanatçının zorunlu olarak sürgüne gönderildiği için genç yaşta öldüğünü belirten Yılmaz, "Allah bunların eline fırsat vermesin" dedi.
CHP'nin kodlarını milletin yapmadığını dile getiren Yılmaz, şunları kaydetti:
"Kümelenme nereden oluyor, bir başka partinin yanında değil, bu CHP zihniyetinden oluyor. Çünkü bu milletin DNA'sını değiştirmek isteyen bir yapı ve şimdi ona destek veriyorlar ki 'acaba ne kaybettiririz' diye? Peki Tayyip Erdoğan kazanır ise İsrail sevinir mi, Amerika sevinir mi, Rusya sevinir mi? Peki Amerika'nın, İsrail'in, Rusya'nın sevineceği bir hareketi yapmaktan kim ne kazanacak? Bu milletin bir kazancı olur mu? Yani herkes elini vicdanına koyarak bir karar versin. Genelde bizim ilkemiz odur."
- "Demokrasi kendileri isterse var, kendi istedikleri başa gelirse var"
Bakan Yılmaz, farklı düşüncedeki öğrencilerin gece yarısı yurtlardan atıldığını savunarak, "Hani nerede farklı düşünce, özgürlük, hani nerede tek yapılan bir şey? CHP kodlarının aynısını da kendileri de benimsemiş bir durumdadırlar" diye konuştu.
Bu seçimin sadece bir belediye başkanlığı seçimi olmadığını vurgulayan Yılmaz, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bu seçimin, eski Türkiye'nin devamı olacak mı, yoksa olmayacak mı? Yeni Türkiye'de ne var, bu milletin yöneticilerini millet seçer. Bak halkın önündeyiz, sizlerin oylarıyla geldik. Ama bilin ki CHP zihniyeti ta ki bu anayasa referandumuna kadar her zaman iktidarda kaldı, hiçbir zaman muhalefette olmadı. Yasa çıkarttık, Anayasa Mahkemesi'nde iptal etti. Kimin sözü geçerli oldu, CHP'nin dediği oldu. Yönetmelik çıkarmıştık, Danıştay'da iptal oldu. Kimin sözü geçti, CHP'nin sözü geçerli oldu. Bu CHP'nin zulmünden hiç kimse kurtulamadı. Menderes'i astılar, Demirel'i kendilerine benzettiler, rahmetli Özal'ı zehirlediler. Tayyip Erdoğan da kendilerine benzeyen bir tip değil. Allah için rüku olmasa dünyada başı eğilmeyecek bir lider, böyle bir lideri istemiyorlar. Bize düşen vazife rükudan başka başı eğilmeyecek liderleri tutmak.
Demokrasi kendileri isterse var, kendi istedikleri başa gelirse var. Eğer kendi istedikleri başa gelmezse demokrasiyi hiç istemezler. Mısır'da, Gazze'de gösterdiler bunu. Bilin ki Türkiye'de de böyle. Ne diyorlar şimdi? Yüzde 95'le de gelseniz bir şey yapamazsınız. Geriye kalan yüzde 5 mi demokrasi oluyor? Şimdi de aynısını dile getiriyorlar, bu DNA kodları canlanıyor. Kodları aynı sözleri söyletiyor, bilin ki hiçbir şey değişmedi."
- "Gezi olaylarıyla Türkiye'yi karıştırmak istediler"
Gezi olaylarıyla Türkiye'yi karıştırmak isteyenlerin olduğunu ancak bunu başaramadıklarını söyleyen Yılmaz, Suriye ve Gazze'de yaşanan gelişmeler hakkında bilgi verdi.
Suriye'deki iç savaşa değinen Yılmaz, şunları kaydetti:
"İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlem Evi, Suriye'deki iç savaşta ölenlerin sayısının 146 bini geçtiğini, bunların üçte birinden fazlasının sivil olduğunu, şimdiye kadar ülkede rejimin saldırıları sonucu aralarında konut, hastane, cami, okul ve kilise gibi yapıların bulunduğu üç milyona yakın binanın yıkıldığı ve hasar gördüğü, bu binaları yeniden yapabilmek için 165 milyar dolara ihtiyaç olduğu söyleniyor. İşte Suriye'yi bu hale getirdiler, bilin ki Türkiye'yi bu hale getirmek istiyorlardı. Yıkıp, tahrip edip adeta vandalizmle Türkiye'yi karıştırmak istiyorlardı. Cenab-ı Allah'a hamdolsun arkamızda dualar var diyoruz, o duaların yüzü suyu hürmetine biz o hengameyi atlattık. Şimdi bunu farklı bir şekilde sürdürmek istiyorlar. İnşallah bu seçimde verilecek mesajlarla bu dış güçlerin oyununa, planına gelmeyeceğimizi göstereceğiz."
AK Parti iktidarı döneminde ülkenin gelişip kalkındığını dile getiren Yılmaz, iktidarın icraatlarını anlattı. AK Parti'nin Türkiye'nin her il ve ilçesinde seçime girerek aday gösterdiğini belirten Yılmaz, "Türkiye'de barış ve istikrarın sürmesi lazım. Güneydoğu'da her ilde ve ilçede AK Parti'nin dışında aday gösteren bir kimse var mı? Oradan umutlarını kesmişler, orada bir insanları yok, ellerini uzatsalar tutacak kimse yok. AK Parti eğer çekilirse bilin ki Güneydoğu'da Türkiye'nin hepsini temsil eden bir parti olmaz. Dolayısıyla ulusal bütünlüğün garantisi AK Parti'dir desek yeridir. Eğer ulusal bütünlüğün devamını istiyorsak AK Parti'nin mutlaka güçlenmesi lazım ki, Güneydoğu'nun her yerinde miting yapsın" diye konuştu.
Bakan İsmet Yılmaz, Altınyayla ilçesinde ve Deliilyas beldesinde mitinglere katılarak, partisinin belediye başkan adaylarına destek istedi.