Vural, partisinin İzmir il başkanlığında düzenlediği basın toplantısında, AK Parti ve Başbakan Erdoğan'ın, tüm hukuki, demokratik ve ahlaki değer ve ilkelerden kopuk bir siyaset ve yönetim anlayışı sergilediğini ve bunun tüm çıplaklığıyla ortaya çıktığını ileri sürdü.
Süreç içinde çıkan gerek rüşvet ve yolsuzluk, gerekse PKK terör örgütüyle yapılan görüşmelere ilişkin iddiaların delilleri ve somut verilerle ortaya konmasına karşın, Başbakan Erdoğan'ın bu iddialar karşısında vatandaşın önüne somut gerçekliklerle çıkmak yerine, düşmanlıklar üreterek üzerini örtmeye çalıştığını ifade eden Vural, şunları söyledi:
"İddialar, deliler vahimdir. Başbakan bu iddialar ve deliler karşısında sadece ret ve inkar cephesi kurmuştur. Bütün bu iddiaların altında kalmış, ezilmiştir, diz çökmüştür. Ürettiği politika, sadece yalandır, kutuplaşmadır, düşmanlıktır. Bu bakımdan sayın Başbakan yolsuzluk ve rüşvet batağı ile bölücülerle PKK ve Öcalan ile yaptığı dansın üzerini örtemedikçe meydanlarda hırçınlaşmıştır. İftira siyasetini sürdürmektedir, battıkça batmaktadır."
Vural, Başbakan Erdoğan'ın ortaya çıkan ses kayıtlarını "montaj ve dublaj" diyerek geçiştiremeyeceğini, iddialar nasıl somut bilgilerle ortaya konulmuşsa bunun aksinin de aynı şekilde ispatlanması gerektiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Sen eğer somut bir şekilde ortaya çıkmış rüşvet ve yolsuzluk iddiaları, ses kayıtları, Öcalan ile birlikte yaptığı kirli ve pis pazarlıklar, somut iddialarla ortaya konmuşsa bu somut iddialarla ilgili belgeler ortadaysa konuşmalar ortadaysa alınan paralar ortadaysa; bunun böyle olmadığını senin montaj, dublaj, paralel yapı, dış mihraklar iddianızı ispatla mükellefsiniz. Bunları ret ve inkar ederek, üstünü örtemezsin, kaçamazsın, mümkün değil. Milleti yalanla aldatamazsın. Bu mümkün değildir ve Başbakan bu iddiaların hiçbirini ispatlayamamıştır. Başbakan montaj, dublaj iddiaları altında ezilmiştir, somut iddiaları soyut bir şekilde ret etmek suretiyle delillendirememiştir. Bu da bütün bu iddiaların doğru olduğunu ortaya koymuştur."
Başbakan Erdoğan'ın kendi davasının yargıcı gibi davrandığını ve kendiyle ilgili iddialara yine kendisinin karar vermeye kalktığını savunan Vural, "Sen delilleri ortaya koy, olup olmadığını görelim, ona göre karar verelim. Bu gerçekler altında ezilmiş bir Başbakan, büzülmüş bir Başbakan var. Gerçekler, Başbakana diz çöktürmekte, yalandan başka ürettiği hiçbir gerekçe bırakmamaktadır. Sadece yalan, sadece düşmanlık" diye konuştu.
- Baykal ile ilgili kaset iddiaların
Vural, "Eski CHP Genel Başkanı Baykal ile ilgili kasetin yayınlanmasında Başbakanın bilgisi olduğu" yönündeki iddialara ilişkin de şunları söyledi:
"Görülüyor ki, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, kaset organizatörlüğü, distribütörlüğü yapıyormuş ve çıkan ses kayıtları, siyasi komploların içinde servisinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olduğu ortaya çıkıyor. Ses, senin mi? Senin. Şimdi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan diyor ki, 'müdahale edin dedim, yarım saat içinde durdurduk'. Görüyoruz ki, kasetleri servise veren sensin. Milliyetçi Hareket Partisi'ne yönelik komploların içinde de sen varsın. Derin ahlaki, siyasi, hukuki, demokratik hiçbir ilkesi olmayan menfaati için 'papaz elbisesi bile giyerim' diyen bir zihniyet muhafazakar değil, maddeci ve oportünisttir."
- Twitter'e tedbir amaçlı erişimin engellenmesi
Twitter'a tedbir amaçlı erişimin engellenmesinde, "Mahkeme kararı var" denildiğini ancak yasaklama yapılana kadar herhangi bir mahkeme kararının ilgili şirkete verilmediğinin ortaya çıktığını savunan Vural, şöyle konuştu:
"Neden rahatsız Twitter'dan? Çünkü 'millet görmesin, bilmesin, duymasın' diyor. Baskıyla şantajla yaygın medyayı esir aldı, sosyal medyada da hepimizi esir alacak. Asrın en büyük yolsuzluk ve rüşvetinin haberini yapmayın diye, sosyal medyaya talimat veremiyor. Twitter'a açtığı savaşın nedeni budur. Twitter ile çıkan haberler hakaret filan değil, rüşvet ve yolsuzlukla ilgilidir. Bununla ilgili bir tane, hakaretle ilgili bir tane dava açıp da bunun ortadan kaldırılması için adım atın mı? Atmadın. Derdi rüşvet, yolsuzluk ve ihanet sürecidir."
- CHP-MHP ittifakı iddiası
Vural, açıklamalarının ardından bir gazetecinin MHP'nin başta Ankara olmak üzere bazı seçim bölgelerinde CHP adaylarına üstü örtülü destek verdiği yönündeki iddiaların hatırlatılması üzerine, AK Parti ile CHP arasında bir fark görmediklerini belirterek, CHP adaylarına destek vermelerinin mümkün olmadığını söyledi.
Yolsuzluk, rüşvet ve ihanete karşı, geçmişte hangi partiye oy vermiş olursa olsun tüm vatandaşların birleşme adresinin MHP olduğunu dile getiren Vural, "Adalet ve Kalkınma Partisi'nin alternatifi Milliyetçi Hareket Partisi, Ankara'da Melih Gökçek'in alternatifi de Mevlüt Karakaya'dır ve inşallah 30 Mart'ta Melih Gökçek'e mevlit okutacaktır" dedi.
