Terörle Mücadele Kanunu'nun 10. maddesiyle görevli mahkemelerin yetkisinin kaldırıldığı 6526 sayılı kanunun yürürlüğe girmesinin ardından kapatılmasına karar verilen İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen İstanbul'daki KCK ana davası ile 3. KCK davası dosyaları, İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi.
Söz konusu davalarda tutuklu olarak yargılanan sanıkların avukatları, 6526 sayılı kanunun yürürlüğe girmesinin ardından, İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ne tahliye talepli başvurularda bulundu.
Talepleri değerlendiren ve davanın esasına ilişkin tensip tutanağı hazırlayan mahkeme heyeti, 71'i tutuklu 204 sanığın yargılandığı ana davada, tutuklu sanıklardan 37'sinin, tutuklu kaldıkları süre, mevcut delil durumu ve suç vasfının değişme ihtimalini göz önüne alarak, tahliyesine karar verdi.
Mahkeme heyeti, diğer 34 tutuklu sanığın ise atılı suçların vasıf mahiyeti, yasada öngörülen cezanın alt ve üst sınırları, suçun katalog suçlardan olması, arama ve el koyma tutanakları ile dijital veri inceleme raporları, örgütsel içerikli dokümanlar, ortam dinlemesi, yapılan toplantı, çözüm tutanakları, hazırlık beyanları, iletişim tespit ve fiziki takip tutanakları, mevcut delillerin kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren deliller olarak kabul edilmesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) içtihatları doğrultusunda tutukluluk konusunda makul süreyi aşan bir durumun bulunmaması, sanıkların serbest kalması halinde kaçma şüphesinin suçun ağırlığına göre karine olarak kabul edilmesinde zorunluluk bulunması ve ölçülülük ilkesi uyarınca sanıklar hakkında adli kontrol tedbiri uygulanmasının yetersiz kalacağının anlaşılması gerekçeleriyle, bu hallerinin devamını kararlaştırdı.
- 3. KCK davasında da tahliye
İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, aralarında gazetecilerin de bulunduğu 15'i tutuklu 46 sanığın yargılandığı 3. KCK davası kapsamında da tahliye taleplerini değerlendirerek, tensip tutanağı hazırladı.
Buna göre heyet, tutuklu sanıklar Mazlum Özdemir, Şeyhmus Fidan, Hüseyin Deniz, Nevin Erdemir, Semiha Alankuş, Kenan Kırkaya, Mehmet Emin Yıldırım ve Haydar Tekin'in, tutukluluk süreleri ve mevcut delil durumunu göz önüne alarak, tahliye edilmesine karar verdi.
Diğer tutuklu 7 sanığın, üzerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti, bu suçlara yasada gösterilen olası cezanın alt ve üst sınırı, katalog suçlardan olması, yurt dışına giriş ve çıkış kayıtları, arama, yakalama, el koyma tutanakları, dijital veri inceleme raporları, örgütsel içerikli dokümanlar, iletişim tespit tutanakları, kuvvetli suç şüphesi varlığını gösteren somut olguların bulunması, AİHM içtihatları doğrultusunda tutukluluk konusunda makul süreyi aşan bir durumun bulunmaması, sanıkların serbest kalması halinde kaçma şüphesinin suçun ağırlığına göre karine olarak kabul edilmesinde zorunluluk bulunması ve ölçülülük ilkesi uyarınca sanıklar hakkında adli kontrol tedbiri uygulanmasının yetersiz kalacağının anlaşılması gerekçeleriyle, bu hallerinin devamına hükmetti.
İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi de bir süre önce verdiği kararla, çoğunluğu avukatlardan oluşan 10'u tutuklu 50 sanığın yargılandığı 2. KCK davasında tutuklu sanıkların tümünün tahliye edilmesine karar vermişti.