Özdebir, ASO'nun Mart ayı Meclis Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, hafta sonu yapılacak yerel seçimlere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Artan nüfus ve hızlı kentleşmenin ekonomik fırsatlar sunmasının yanında sorunları da beraberinde getirdiğini dile getiren Özdebir, bu sorunları çözmek ve artan nüfusun taleplerini karşılamak için kentlerin yüksek miktarlarda yatırım yapmaları gerektiğini söyledi. Söz konusu yatırımları gerçekleştirmek için kentler arasında kıyasıya bir kaynak rekabeti yaşandığını ifade eden Özdebir, "Bu rekabette, yerel yönetimler büyük rol oynamaktadır. Yerel yönetimler, artan nüfusun beraberinde getirdiği sorunları çözerken sınırlı kaynakları etkin kullanmak zorundadır" dedi.
Mevcut seçim ortamındaki siyasi söylemlerin alışılmışın ötesinde bir sertlik taşıdığını belirten Özdebir, şöyle devam etti:
"Bu durum moralimizi bozmasın. Hem yerel, hem genel hem de cumhurbaşkanlığı seçimlerini bir süre sonra geride bırakacağız. Bu nedenle, siyasi gerginlikleri ve belirsizlikleri kısa vadeli bir olay olarak görüp işimize devam etmemiz gerekmektedir. Türkiye'nin orta ve uzun vadeli görünümü olumludur ve umut vermektedir. Yabancı yatırımcıların ülkemize olan ilgisi devam etmektedir. Bu nedenle, bu uzun vadeli bakış açısını korumamız ve çalışma azmini sürdürmemiz gerekmektedir."
- "Küresel ekonomide belirsizlikler sürüyor"
Küresel ekonomideki gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Özdebir, gelişmelerin bir süre daha Türkiye gibi gelişen ülkeler açısından olumsuz etkileri olacağını söyledi.
Parasal genişleme döneminde bol bol yabancı sermaye çeken ülkelere yönelik sermaye girişlerinde bir azalma olabileceğini anlatan Özdebir, Amerikan Merkez Bankasının (Fed), bu yılın sonbaharında parasal genişleme programını sonlandıracağını ve 2015 yılının birinci yarısında da faiz artırımlarının başlayabileceğini açıkladığını hatırlattı.
ABD'de faizler artmaya başladığında, Türkiye gibi ülkelerden yabancı sermaye çıkışları olabileceğini belirten Özdebir, "Ayrıca Çin ekonomisindeki yavaşlama sinyalleri de küresel büyümeyi olumsuz etkileyecektir. Diğer yandan, Avrupa Merkez Bankası (ECB) faiz indirimine gidebileceğini, Japon Merkez Bankası da düşük faiz politikasını devam ettireceğini belirtmektedir. Görüldüğü gibi küresel ekonomideki belirsizlikler devam etmektedir. Bu nedenle, işadamları olarak ihtiyatlı iyimserliğimizi korumakta yarar görüyorum" dedi.
- "Sanayiciler AVM inşaatlarına yöneliyor"
İşsizlik konusuna da değinen Özdebir, işsizliğin geçen yıl yüzde 9,7 olduğunu, kırsal kentlerde işsizliğin yüzde 6,1, kentlerde ise yüzde 11,5 olarak gerçekleştiğini hatırlattı.
Verilerin, işsizliğin esas olarak kentlerden kaynaklandığını gösterdiğini dile getiren Özdebir, şöyle konuştu:
"Kentler, artan nüfusu istihdam etmek için gerekli yatırımları yapamazken, gayrimenkul sektöründe son yıllarda bir yatırım patlaması yaşanmıştır. Sanayiciler, fabrikalarını satıp yüksek rant getiren AVM ve konut inşaatlarına ya da ithalata yönelmektedirler. Çünkü sistem onları buna zorlamaktadır. Bu alanlardaki faaliyetlerin getirisi, bir sanayicinin rüyasında bile göremeyeceği kadar yüksektir. Ancak, bu durum sanayileşmemizi de olumsuz etkilemektedir. Bir sanayi yatırımı her yıl gelir getirirken gayrimenkul yatırımı kıt kaynakları toprağa gömmek anlamına gelmektedir. Yüksek rantlar, yeterli hızda arsa üretemediğimizi ve kentleşmeyi planlı bir biçimde gerçekleştiremediğimizi göstermektedir. Hızlı kentleşme nedeniyle yapılan altyapı yatırımları kısa sürede yetersiz hale gelmekte, kentlerde hayat giderek zorlaşmaktadır. Bu durum, kentlerimizin rekabet gücünü de olumsuz etkilemektedir."
- "Ankara'yı yönetecekler kentin rekabet gücünü artırmalı"
Özdebir, Ankara'nın birçok açıdan kötü durumda olmadığının söylenebileceğini, buna karşın kentler arasındaki rekabetin, küresel çapta olduğu düşünüldüğünde kentin mevcut seviyesi ile yetinilmemesi gerektiğini söyledi.
Ankara'nın küresel rekabet gücünü etkileyen bazı faktörlerin, yerel değil merkezi yönetimin ilgi alanına girdiğini anlatan Özdebir, ancak birçok faktör üzerinde yerel yönetimlerin de etkisinin bulunduğunu vurguladı.
Kenti gelecek dönemde yönetecek olanlardan, "etki ve yetki alanlarına giren konularda Ankara'nın rekabet gücünü artırmalarını beklediklerini" dile getiren Özdebir, Ankaralıların, kentin rekabet gücü arttıkça refah ve mutluluklarının da artacağını bilmelerinin önemine işaret etti.
Özdebir, yerel seçimlerin huzur ve demokratik bir olgunluk içinde geçmesi ve sonuçların ülke için hayırlı olmasını da diledi.