Kral Juan Carlos, televizyonda yayımlanan konuşmasında, "Adolfo Suarez bir devlet adamıydı. İspanyol ulusunun genel çıkarlarını, kişisel ve siyasi çıkarlarının üzerine koydu. İspanyolların hep birlikte, tüm zorluklara, farklı ideolojilere ve farklılıklara rağmen hep birlikte büyük zorlukları aşabileceğimizi, herkes için ortak, en iyi geleceği inşa edebileceğimizi gösterdi" diyerek, "Monarşiye sadık, mükemmel bir dost ve ulusal işbirlikçi" olarak nitelendirdiği Suarez'in vefatından büyük üzüntü duyduğunu belirtti.
İspanya Kralı, "Adolfo, İspanya'nın en büyük hizmetkarlarından biri oldu ve bazen iyi anlaşılmadı. Ama o her zaman alması gereken kararları almasını bildi. Adolfo, İspanyol halkının hayallerini ve arzularını baştan itibaren ifade etmeyi bilen biri oldu. Geleceği gören, programını yapan, hedef belirleyen ve bunu gerçekleştiren bir siyasi kişilikti" diye konuştu.
Başbakan Rajoy da basına yaptığı açıklamada, "Ortak tarihimizin en önemli ve en olumlu tarihinin mimarıydı. Demokrasiyi getiren ve bize Avrupa kapılarını açan uzlaşı adamına teşekkür ediyorum. Demokrasiye geçiş süreci, ülkemizin en büyük başarılarından biri oldu. Vatanseverliği onu büyük bir İspanyol yaptı" dedi.
Suarez'in ölümü nedeniyle yarından itibaren 3 günlük resmi yas ilan edildiğini duyuran Rajoy, eski Başbakan'ın anısına yapılacak en büyük saygının "onun çizdiği yolda ilerlemeye devam etmek için çaba göstermek olacağını" vurguladı.
Öte yandan 81 yaşında hayatını kaybeden İspanya'nın demokrasi tarihinin ilk Başbakanı Adolfo Suarez, ülke basınının manşetlerine taşındı. İspanya'nın yüksek tirajlı gazetelerinden El Pais, "Diktatör Franco'nun ölümünden sonra devletin değişimini yöneten, demokrasinin ilk başbakanı 81 yaşında vefat etti. Uzlaşma ve diyalog değerlerinin en sağlam savunucusu ve cesur bir kişilik oldu. Ama her şeyden öte Adolfo Suarez, diktatör Franco'nun ölümünden sadece 2,5 yıl sonra, ETA ve GRAPO gibi terör örgütlerinin engelleme girişimlerine ve Francocuların komplo hazırlıklarına rağmen demokratik bir anayasanın yapılması ve ülkenin radikal değişimini yöneten lider olarak tarihe geçecek" ifadelerini kullandı.
El Mundo, ABC ve La Razon gazeteleri de "Demokrasiye geçişin mimarı öldü" ifadesini başlıklarına çıkardı. El Mundo, "Suarez'in siyasi yaşamının en kilit dönemleri İspanya tarihinin en yoğun zamanlarına denk geldi" diye yazdı.
ABC gazetesinde haberde, "1976-1981 yılları arasında 4 yıl 7 ay 5 farklı kabine, 58 farklı bakan ve farklı hükümet modelleriyle ülkeyi yönetti. 1978'de ve 1981'de iki darbe girişimine göğüs gerdi" ifadesi öne çıktı. Haberde, Suarez'in 23 Şubat 1981 tarihindeki darbe girişiminde, meclis genel kurul salonunda havaya ateşe ederek "Herkes yere yatsın" diye bağıran jandarma Yarbay Antonio Tejero'nun emrine uymayıp koltuğunda dik bir şekilde oturmaya devam eden iki kişiden biri olması da hatırlatıldı.
Adolfo Suarez'in İspanyol bayrağı ile örtülü naaşının, bugün meclise götürüleceği ve Başbakan Rajoy, Meclis Başkanı Jesus Posada, Senato Başkanı Pio Garcia Escudero başta olmak üzere tüm siyasi parti liderlerinin, milletvekillerinin katılımıyla resmi cenaze töreni düzenleneceği bildirildi. 24 saat mecliste kalacak Suarez'in naaşının, onu son yolculuğuna uğurlamak isteyen İspanyol halkına da açık kalacağı ve daha sonra, eşinin de mezarının bulunduğu Avila Katedrali'ne defnedileceği belirtildi.