Bahçeli, partisinin Erzurum İstasyon Meydanı'nda düzenlediği mitingde yaptığı konuşmada, 17 Aralık operasyonunda sözü geçen paranın bir araştırmaya göre 25 metrekarelik bir evi tıka basa doldurduğunu iddia etti.
"Sayın Recep Tayyip Erdoğan, bu panik ve korku karşısında dün birçok yönüyle görüştüğü insanlara karşı aşırı derecede acımasız, ahlaksız saldırılarda bulunuyor. Sayın başbakan herkese 'alçak' diyor, 'vatan haini' diyor, 'bunlar iki devlettir' diyor, 'bunlar Türkiye'nin üzerine tuzak kuruyorlar, bunlar casustur' diyor" ifadelerini kullanan Bahçeli, Erdoğan'ın başbakan olurken adaleti, eşitliği, kul hakkını gözetmek için şeref sözü verdiğini ama sözünü tutmadığını ileri sürdü.
Başbakan Erdoğan'ın inandırıcılığını kaybettiğini dile getiren Bahçeli, "Sayın başbakan ya yolsuzluk ve rüşvetin üzerine gidecek ya da Yüce Divan'a gitmekten kurtulamayacak. Türkiye böyle bir yönetimin altında uzun süre kalamaz. Türkiye yalan, dolan ve çalan bir iktidardan mutlaka kurtulacak bir yol bulmalıdır. Türkiye, Recep Tayyip Erdoğan'ın herkese olan saldırısıyla milleti aldatacağını zannetmesin" ifadelerini kullandı.
- Diyarbakır'daki nevruz kutlamaları
Bahçeli, dün Diyarbakır'daki nevruz kutlamalarına da değinerek, "Gelişen olaylar karşısında Başbakan Erdoğan bölücü ve yıkıcıya paralel yapılanma için sesini çıkartmıyor. Yani dünkü 21 Mart nevruz gerekçesiyle Diyarbakır'da okunan Abdullah Öcalan denen caninin mektubuna ses çıkartmıyor. İmralı canisi iki Nevruz Bayramı'nda yayınlamış olduğu mektupla paralel ihanetin temelini kazıyor. Bu paralel ihaneti iyi anlayın. Hangisi paralel, buna bir karar vermek için bunu tekrar ediyorum. Terörist başının mektupları parçalanmanın ve dağılmanın beyannamesidir. Terörist başının mektupları Türkiye'yi bölünmenin eşiğine getiren ifadelerdir. Başbakan, İmralı canisi ve çetesinin paralel devlet inşasını görmüyor, bilakis onay veriyor" şeklinde konuştu.
Başbakan Erdoğan'ın manevi değerleri sömürdüğünü iddia eden Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Tarikat ehli mübarek zatları, Allah dostlarını, hidayet burçlarını, kamil insanlarımızı birbirine düşürmeye çalışıyor. Bunun en sonu Erzurum'da tartışılır hale geldi. Manevi dünyamızı, gönül ve vicdan alemimizi kirletmeye, karartmaya uğraşıyor. Bu fitnedir, bozgunculuktur. Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın geldiği nokta burasıdır. Buraya da uzanmışsa Türkiye çok büyük sıkıntılara, Türkiye büyük bir zedelenmeye, Türkiye büyük bir tahribata muhatap oluyor demektir. Bir üniter yapıyı değerlendirirken sarstın ve yok ettin. Milli devlet anlayışını ortadan kaldırdın. Toprağın bütünlüğünü parçalanmayla tehlikeye soktun. Şimdi inanan insanları tarikatlara, cemaatlere ayırarak, birbirine düşman etmek doğru bir şey midir? Sen Türk milletine özellikle cumhuriyet döneminde gelmiş olan tehlikeli bir zehirsin. Sen iktidardan düşmelisin. Sen bu ülkede gerekli cezayı almalısın. Adalet ve Kalkınma Partili kardeşlerim özellikle bunlara dikkat edin, dün Erzurum'daki konuşmalar bu fitnenin gereğidir. Buralarda uyanık olun, Türkiye'de inanan insanların mezhepler gibi karışıklığa, çatışmaya doğru yönelmesi halinde Türkiye'nin bu millet yapısı, bu barış ve huzuru ne kadar devam edecek."
- "Sen tehlikelisin"
Başbakan Erdoğan'a seslenen Bahçeli, "Dün çıkmış buralardan milliyetçilikten bahsediyor sayın Recep Tayyip Erdoğan, sen milliyetçilikten ne anlarsın. Milliyetçilikten anlayabilmen için millet gerçeğini görmen ve bilmen lazımdır. 36 etnik unsura bağlanmış ve inanmışsın. Bunların içerisinde millet gerçeği yok ki sen milliyetçi olasın, şimdi bu tehlikeli gidişata Erzurum'dan sesleniyorum, Ankara'da miting yapıyorsun sayın başbakan buradan sesimi duy sen Türkiye'yi millet yapısı olarak 36 etniğe ayırırken Müslüman Türk'ü daha farklı bir sayıya bölmek hakkın değildir. Sen tehlikelisin sen bu ülkenin başından gitmelisin artık, millet bu gerçeği anlamalıdır. Bu insan çıldırmış bu insan yoldan şaşmış bu insan kendisini kurtarmak için her şeye başvurabilir, etnik çatışmayı körükler mezhep çatışmasını körükler Türkiye'ye her gün ajan provokatörlerle olaylar çıkartarak çocuklarımızı perişan etmeye çalışabilir onun için son günlere dikkat edeceksiniz" diye konuştu.
Partililerinden 30 Mart'tan sonraki süreçte de dikkatli olmalarını isteyen Bahçeli, sözlerini şöyle tamamladı:
"Aziz gençlerim, evlatlarım sana sesleniyorum. Türkiye'de 18-25 yaş arasında 10 milyon 36 bin gencimiz var. 2023 yılına tam 9 yıl var. Aziz evlatlar, siz 2023 yılı cumhuriyetin 100. yıl dönümünde Türkiye'yi siyaseten siz yöneteceksiniz. Üniversitelerde öğretim üyeleri sizler olacaksınız, iş hayatında sizler olacaksınız, serbest meslekte, avukat, doktor, diş hekimi sizler olacaksınız. Sizler serbest hayatta esnaf ve çiftçi olarak Türkiye'nin üretimine, istihdamına katkı sağlayacaksınız. Gelecek sizsiniz. Sokakla sandık arasında sarkaç gibi gidip gelmeye heveslenmeyin, sokaklar karanlık. sokaklar kanlı, sokaklar kirli, sokaklarda kim kimdir bilinmiyor. Türk milletinin teminatı gençlik, sokaklarda değil sandıkta olun. Sandık demokrasi demektir, sandık demokrasi içerisinde milli idarenin sorunları çözüm kabiliyetidir. Sandığın dışında bir şey düşünmeyiniz. Bugünkü iktidardan 10 milyon desteği çektiğiniz vakit, Recep Tayyip Erdoğan havaya fırlar, 3 defa takla atar, yere çakılır. Onun için gençler sokaklarda, şurada burada yanlışa düşmeyin, demokratik haklarınızı kullanın."
(Bitti)