Bayraktar, partisince Akçaabat ilçesinde düzenlenen kahvaltıda yaptığı konuşmada, Türkiye'de Gezi olayları ile ilgili başlayan süreçte "20 gün sonra bu hükümet gitti" denildiğini belirterek, "O süreçte bu millet yapılan yanlışları, bu millete karşı yapılan darbeyi gördü ve geri tepti" ifadesini kullandı.
"Şimdi yapılmak istenen nedir; ismi, rüşvet ve yolsuzluk" diyen Bayraktar, şöyle devam etti:
"Tabii milletin kabul etmeyeceği bir şey, daha hassas bir şey. Beni de işin içine koydular. Benim dosyamda inanın nokta, virgül kadar hiçbir şey yok ama ne diyorlar; 4 tane bakan. Ne yapmışım ben? Rant sağlamışım müteahhitlere, imar yapmışım. Yani sen doktora diyorsun ki hasta bakma. İmama diyorsun ki namaz kıldırma. Benim görevim imar yapmak. Yapacağım, rant sağlayacağım, rant sağlamışım. Bunu daha sonra konuşacağım.
Ben de yapı itibarıyla alıngan birisiyim, bünyem bu tip olayları kaldırmaz. Ben Başbakana bunu söyledim. Dedim ki 'Sayın Başbakanım, bakanlığı bırakayım ama rüşvet ve yolsuzluk kelimelerinin geçtiği bir operasyona dayalı olarak kabineden ayrılmayı benim bünyem kabul etmez. Bunu bana yapma dedim fakat bu günlere geldik ama bizim için dava önemli. Bütün bunlara rağmen davamıza sahip çıkacağız. Dava bizim davamız, dava Allah'ın davası, dava İslam'ın davasıdır."
Bu seçimin bir Akçaabat, bir Trabzon seçimi olmadığını ifade eden Bayraktar, "Türkiye zor bir sürecin eşiğindedir ve çetin bir süreci yaşamaktadır. Onun için hepimiz vatan, millet, bayrak, üretim eksenli düşünmek durumundayız. 30 Mart seçimleri Türkiye için bir eşiktir ve son derece önemlidir" diye konuştu.