Zarif, İngiliz Financial Times (FT) gazetesi için kaleme aldığı makalede, "Sonunda, İran'ın barışçıl nükleer programıyla ilgili gereksiz krize çözüm bulunması umudunun gerçekçi gözüktüğünü" kaydetti.
İran'a yönelik tavırların değişmekte olduğunu vurgulayan Zarif, makalesinde, "Bize göre, nükleer silahlar geçmişin köhne araçları. İsrail'in nükleer cephaneliği Lübnan'a 2006 yılında yardımcı olmadı. 11 Eylül, en güçlü nükleer gücün bile kendi güvenliğini sağlayamayacağını kanıtladı" ifadelerine yer verdi.
Zarif, ülkesinin geçen üç yüzyıl boyunca hiçbir savaş başlatmadığını belirterek, nükleer silahlara sahip olmanın İran'ın güvenliğine zarar vereceğini ve prensipte nükleer silahlara karşı olduklarını vurguladı.
Geçen yıl üzerinde anlaşılan ortak eylem planını "dönüm noktası olan bir belge" olarak tanımlayan Zarif, şunları kaydetti:
"Sözümüzü tuttuğumuzu bir kez daha gösterdik. Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu'nun (IAEA) da onayladığı gibi, verdiğimiz sözleri tuttuk. Şimdi mevkidaşlarımızın sözlerini tutma zamanı. Kapsamlı bir nükleer anlaşmayla ilgili görüşmelere başlarken, muhataplarımız zor kararlar vermek durumunda kalacaktır. Herkesin yapması gereken, daha fazla cesaret gösterilmesidir. Mevkidaşlarımızı nükleer müzakerelerde önümüzdeki fırsatlardan yararlanmaya çağırıyorum. Bu gereksiz krize son vermeliyiz ve yeni ufuklar açmalıyız."