Suriye'de halk ayaklanmalarının 3'üncü yılını doldurması sebebiyle düzenlenen programda konuşan Carba, "Tüm dünya Esed rejiminin yalanlarını anladığı halde, azınlıkların haklarını koruma iddiasıyla, ülke barbarca bir saldırıya maruz kalıyor" dedi.
"Yılanın başı Tahran'a uzanıyor" ifadesini kullanan Carba, "Suriyeliler, bugün Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın ahlaki değerlerden yoksun çeteleriyle acımasız bir mücadele veriyor. Nasrallah, Hizbullah gençlerinin kanını Irak'tan gelen bölücü ve ikiyüzlü lejyonerlere değersizmişcesine sattı" diye konuştu.
Carba, Cenevre-2 Konferansı'nın başarısızlığına vurgu yaparak, "SMDK, Esed rejiminin saçmalıklarıyla yüzleşmek için Cenevre-2 Konferansı'na girdi ancak oradan dünyanın sahtekarlığını açık ederek çıktı" ifadesini kullandı.
Suriye'de yaşanan olayların iç savaş olmadığını savunan Carba, ülkede artık devrim halinin kalmadığını da belirterek, "Kesinlikle bazılarının iddia ve temenni ettiği gibi bu bir iç savaş değil. Ülkede yaşananlar, Suriyeli gençlerin yolundan gittiği, Özgür Suriye Ordusu (ÖSO), sivil ve barışçıl hareketlerin tıpkı Esed rejimiyle mücadele ettiği gibi radikal gruplara karşı da mücadele etmesi" değerlendirmesinde bulundu.
Carba, Irak Şam İslam Devleti'nin (IŞİD) Esed rejiminin hesabına çalıştığını ve devrimcileri sırtından vurma görevini üstlendiğini dile getirerek şunları kaydetti:
"Meydanda yalnız da bırakılsak projemizi tamamlamak için Allah'a ve halkımıza söz verdik. Savaşçılarımız, yalnızca Esed güçlerine karşı değil, onların müttefiklerine ve terörist gruplara karşı da savaş veriyor. ÖSO askerleri radikal grupları ülkemizden temizlemek için amansız bir mücadelenin içinde. Özellikle, IŞİD ve benzeri gruplar arka saflara sızarak, Esed rejimine hizmet ediyor ve devrimcilerde ümitsizlik ve kaybetmişlik hissi yaratarak onları sırtlarından vuruyor."
Devrimcilere hizmet etmek için ellerinden gelen desteği sağlayacaklarını kaydeden Carba, SMDK'nın devrimcilerin ihtiyaçlarını karşılama noktasında herhangi bir tereddüt ve gevşeklikte bulunmayacağına dair söz verdi.
Suriye halkını 3 yıl önce başladıkları mücadeleden ötürü takdir ettiğini dile getiren Carba, "Bundan 3 yıl önce az sayıda kişi çoğunluğun görüşünü ifade etmek, şeref ve özgürlük taleplerini iletmek, diktatör, parayı ve gücü tekeline alan rejimle mücadele etmek için sokağa çıktı. Dera bölgesi sakinleri 18 Mart'ta tutuklanıp işkence gören çocuklarının acısına katlandı. Onların serbest bırakılmasını istedikleri zaman hakarete uğradılar. Bunun üzerine rejime karşı bir devrim hamlesi gerçekleştirdiler" diye konuştu.
"Suriyelilerin devrimi zafer kazanmaya, kimyasal terör rejimi de yok olmaya mahkum" diyen Carba, savaşın en zor kısmının aşıldığını, biraz daha sabırla savaşın kısa sürede biteceğini ifade etti.