Yıldız, Tunçbilek beldesindeki Garp Linyit İşletmeleri'ne ait termik santralde incelemelerde bulundu.
Burada işçilere hitap eden Yıldız, Türkiye'de her 10 yılda bir darbe yapıldığını ve bu darbelerin her seferinde ülkeyi, 20-30 yıl geriye götürdüğünü söyledi.
1970'li yıllarda aynı seviyede bulunduğu ülkelerin şu an Türkiye'nin 2,5 katı olduğunu anlatan Yıldız, şunları belirtti:
'Oralarda darbelerle kesintiler olmadı. Onlar ülkelerinde taş üstüne taş koymak için iktidarıyla muhalefetiyle beraberce davrandılar. Türkiye'de siyasi istikrar bozulmaya çalışılıyor. Biz her 10 yılda bir bunu yaşayacak mıyız? ülkemiz buna layık mı? 1970 yılında beraber yola çıktığımız ülkeler şu anda bizim 2,5 katımıza, yani 2023 yılında hedefe koyduğumuz 25 bin dolarlık kişi başına düşen milli geliri, şu anda onlar elde etmiş durumdalar. 2014 yılında elde etmiş ülkeler. Ne zaman biz bunlarla aynı parayı kazanıyorduk? Şimdi Türkiye'de istikrar yapısı, siyasi istikrarı bozulmak isteniyor, buna müsaade etmeyeceğiz. Hangi gerekçeyle olursa olsun.'
Ortada bir yolsuzluk, usulsüzlük olduğu takdirde buna en başta kendilerinin karşı olduklarını dile getiren Yıldız, yolsuzluğa, usulsüzlüğe müsaade etmeyeceklerini ifade ederek şunları kaydetti:
'Şöyle bir benzetme yaparsak bugünkü halimizi daha iyi açıklamış olabiliriz: Birisi diyor ki 'dışarıdan, sizin midenizde ülser olabilir.' Tamam. Baktıralım doktora. Diyor ki 'ben acıyı dindirmenin bir yolunu biliyorum.' Hemen söyle diyoruz: Bu acı nasıl dinebilir? 'Sizi asacağız' diyor. 'Sizi astığımızda acınız diniyor.' Arkadaşlar böyle bir şeye müsaade edebilir miyiz? Kimin derdi üzüm yemekse gelsin beraberce üzüm yiyelim Ama kimİn derdi bağcı dövmekse, biz ona müsaade etmeyiz. Asıl Türkiye'de tartışılan konu bu noktadır. Varsa suç, onun cezası mütekabiliyet esasına göre ancak karşılıklı olur. Hiçbir sebeple yolsuzlukluklar, yoksulluklar, usulsüzlükler üzerinden siyaset mühendisliği ile Türkiye'deki iktidarı değiştirmeye dönük herhangi bir işlem yapamazlar. Buna kimsenin yetkisi olmaz. Niçin? Çünkü biz yetkimizi milletten alıyoruz. Bunu da seçimlerden alıyoruz.'
Yıldız, seçimlerde millet hangi yetkiyi verirse onu öpüp başlarına koyacaklarını ve şimdiye kadar 3 genel seçim 30 Mart'takiyle 3 yerel seçim ve 2 referandum kazandıklarını hatırlattı.
Doğru işler yapmadıkları takdirde, buralara gelemeyeceklerini anlatan Yıldız, 'Kimse kimsenin kara kaşına kara gözüne oy vermez, vermemeli de. 2011 seçimlerinde dolaşıyoruz, diyoruz ki: Eğer 'AK Parti iyi şeyler yapmıyorsa oy vermeyin' diyoruz. İcraatıyla bütün yaptığımız yatırımlarla beraber. Şimdi geldiğimiz noktada bizim, 30 Mart seçimlerinde Türkiye'de yalnız bir partiyle değil, o parti üzerinden Türkiye'nin siyasi istikrarını devretmeye dönük bir işlem yaptığını görüyoruz. Buna hiç bir şekilde müsaade edemeyiz. Vatandaşımız bize 30 Mart'ta diyorsa ki 'hayır AK Parti değil,' biz onu da yine öpüp başımızın üstüne koyar, onu da saygıyla karşılarız. Ama AK Parti'ye görev veriyorsa AK Parti'de o görevini yapacak' diye konuştu.
Yıldız, halkın verdiği yetkiyi başka birine devretmelerinin söz konusu olmadığını kaydetti.
Siyasetin alternatifinin ancak siyaset ve seçimler olduğunu vurgulayan Yıldız, sözlerini şöyle tamamladı:
'Seçime giriyoruz, kimsenin panik, telaş yapmasına gerek yok. Sokağa dökülmesine de gerek yok. Hırçınlığa hiç gerek yok. Gidersiniz oyunuzu verirsiniz, tercihlerinizi kullanırsınız, özgür bir irade ile beraber. Sizin yetkilendirdiğimiz partiler işbaşına geçer ve görevlerini yaparlar. Bize oynanan birçok oyunda, 3 Kasım 2002 seçimlerinde parlamentoya gittikten sonra dediler ki: 'Siz bu devlet işinden anlamazsınız. Nereden anladınız, devlet işinden anlamadığımızı? Tabirimi mazur görün, 'Öyle ayağı yalın ayak gelmekle, iki tane belediyeden, üç tane şirkette başarılı olmakla devlet yönetilmez' dediler. Biz yalnızca asfalt döken, çayır çimenleri artıran bir devlet miyiz, hükümet miyiz? Hayır öyle bir şey yok. Adaleti sen yap, yargıyı sen yap, askeri düzenlemeleri sen yap, bütün bu eğitimle alakalı düzenlemeleri sen yap, biz de kaldırım döşeyelim, böyle bir şey yok."
Bakan Yıldız'a konuşmasının ardından, çini tabak hediye edildi.
