Seçim çalışmaları kapsamında Antalya'ya gelen Vural, partisinin Antalya İl Başkanlığını ziyaret etti. Vural, burada düzenlediği basın toplantısında, 30 Mart'ta sadece bir yerel seçim değil, milli iradenin üzerinde olan bir anlayışa yönelik seçim yapılacağını ifade etti.
Gezi Parkı odaklı olaylar sırasında yaralanan Berkin Elvan'ın hayatını kaybettiğini hatırlatan Vural, Berkin Elvan'a Allah'tan rahmet diledi. Elvan'ın ölüm sürecinin "ceberut yönetim anlayışının" ne kadar pervasızlaşabileceğini gösterdiğini anlatan Vural, "Bunlar, vicdansız bir yönetimin yaptığı uygulamaların neticesidir. Böylesine marjinal ve şiddeti benimsemiş olanlardan ayırmadan, sivil olarak bu gidişat karşısında tepkilerini dile getirmek isteyen insanlara kullanılan bastırıcı, baskıcı davranış maalesef ekmek almaya giden Berkin'i de vurdu. Ekmek derdindeydi ama gözetmeden kullanılan yöntemler Berkin'in Hak'kın rahmetine kavuşmasına yol açtı" diye konuştu.
Vural, bu olayların özgürlüklerin sahip çıkılması, Türkiye'nin bir parti devleti olmak yerine hukuk devletine dönüşmesi gerektiğini gösterdiğini belirtti.
Kayseri'den Muş'a giderken geçirdikleri trafik kazasında polis memurlarının şehit olduğunu anımsatan Vural, Muş'taki mitinge Kayseri'nden polis götürülmesine anlam veremediklerini kaydetti.
- Ergenekon davasındaki tahliyeler
Bir gazetecinin, "Ergenekon sanıklarıyla ilgili tahliyeleri nasıl değerlendiriyorsunuz, Engin Alan'ın tahliyesi söz konusu mu" sorusuna Vural, Engin Alan'ın tahliyesinin söz konusu olmadığını bildirdi.
Vural, şunları söyledi:
"Zaten yargı karman çorman, gerçekten mahkemeler birbirine girmiş, Adalet Bakanı ne yaptığını bilmiyor. Böyle bakıldığında 'Balyoz' ve 'Ergenekon' süreçleri, hükümetin siyasi anlamıyla kullandığı bir süreç olmuştur. Bundan önceki süreç içerisinde Adalet ve Kalkınma Partisi, bunlarla ilgili süreçleri siyasi amaçla kullanmıştır. Bugün de ortaya çıkarılan bu tablo, siyasi amacıyla bir bakıma rüşvet ve yolsuzlukla ilgili kendi iddialarından hesap vermesi gerekenler böyle bir ortam içerisinde bir bakıma hedefi de saptırmak istiyor. Asıl bence sorgulanması gereken, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin siyasi anlamıyla Balyoz ve Ergenekon süreçleri nasıl siyasileştirdiği, siyasi amaçlarla yönlendirdiği hususlarıdır. Bu, tarihin karanlığında kalmayacaktır. Raflardan indirilen planların hangi amaçlar için kullanıldığını, hangi amaçlar için yönlendirildiğini milletimiz idrak etmelidir. Bundan önce Balyoz ve Ergenekon konularında 'Milli iradeye darbe vurmak istiyorlar, biz demokrasinin yanındayız' diye yetki isteyenler, milli iradeyi çalmışlardır."
Vural, tahliye süreçlerinden ziyade bunun hangi siyasi hedeflerle yönlendirildiğinin sorgulanması gerektiğini dile getirdi.
- Fethiye'deki HDP ilçe binası açılışı sırasındaki gerginlik
Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) Fethiye ilçe başkanlığının açılışındaki gerginliğe değinen Oktay Vural, Türkiye'de "derin AK Parti"nin iş başında olduğunu, AK Parti'yi kurtarmak için başka tartışmaların gündeme getirildiğini öne sürdü.
HDP'nin ismini hatırlayamayan, çevredekilerin yardımıyla söyleyen Vural, HDP'ye yönelik vatandaşların tepkili olduğunu kaydetti. Bu tür olayları provokasyon olarak değerlendiren Vural, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bugün geldiğimiz süreçleri, toplumun içerisinde karmaşanın oluşturulması için birileri maşa olarak kullanılıyor mu? Yönlendiriliyor mu? Bunların hepsinin hesabı sorulacaktır. MHP olarak demokratik bir mücadele içerisindeyiz. Siyasi rakiplerimiz bellidir ama Türkiye'yi yöneten Adalet ve Kalkınma Partisi, kendisiyle ilgili tartışmaları toplumdan uzaklaştırmak amacıyla kaotik bir ortam, çatışma ortamı oluşturmak suretiyle 'canbaza bak' siyaseti uygulayabilmektedir. O bakımdan bu süreçlerle ilgili kaos ortamlar oluşturmak amacıyla provokasyonlar olabileceğini sayın Genel Başkanımız çok önceden ifade etmiştir. Rahmetli Cengiz Ayyıldız'ın öldürülme sürecinden itibaren bakıldığında, bu süreç içerisinde gerçekten toplumda tartışılan Adalet ve Kalkınma Partisi, kendisinin tartışılması yerine başka olayların tartışılması gündeme getiriyor olabilir. Bu konuda endişemiz var. Bu bakımdan MHP olarak demokrasiyi sokakta değil, sandıkta çalıştıracağız. Sandıkta sonuç alacağız. Türkiye'nin bir kaotik ortama, çatışma ortamına girmesi kabul edilebilecek bir konu değildir. Böylesine bir çatışma ve gerilim ortamını oluşturmak isteyenler, açıkcası bundan faydalanmak isteyenlerdir."
- Trabzonspor ile Fenerbahçe maçındaki olaylar
Trabzonspor ile Fenerbahçe karşılaşmasındaki olaylara da değinen Vural, bu olayların spora ve kulüplere siyasetin bulaştığını gösterdiğini savundu.
Sporun siyasileşmesinin kabul edilemeyecek bir husus olduğunu vurgulayan Vural, bunu tehlikeli bir oyun olarak nitelendirdi. Sporun yeşil sahalarda devam etmesi gerektiğine işaret eden Vural, "Bu olayların olmasından dolayı üzgün olduğumu ifade etmek istiyorum. Bunun hangi siyasi sonuçla meydana gelmiş olabileceğine ilişkin yorum yapmam mümkün değil ama AKP, spora da siyaseti bulaştırmıştır. Artık sivil hayatımızla ilgili hiçbir şey kalmadı. Sporun sivil boyutta kalması lazım. 'Geçmiş olsun' diyorum. Bir daha olmamasını temenni ediyorum" ifadesini kullandı.
Vural, seçim çalışmaları kapsamında ilçeleri ziyaret edeceklerini bildirdi.