İzmir'deki Altay, Bucaspor, Göztepe, İzmirspor ve Karşıyaka taraftar temsilcilerinin katıldığı basın toplantısında konuşan Kırmacı, İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi ve Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'na göre herkesin seyahat özgürlüğü olduğunu, bunun sadece suç soruşturması nedeniyle sınırlandırılabileceğini söyledi.
Bir taraftarın takımın deplasmanda oynayacağı maçlara gidişini engellemenin insan haklarına aykırı olduğunu savunan Kırmacı, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Deplasmana gitmeyi yasaklamak işin kolayına kaçmaktır. Bu sporun ruhuna aykırıdır ve kabul edilemez. Bu sezon deplasmanı yasaklanan İzmir kulüplerinin dışarıda puan alamadıklarını biliyoruz. Başarı taraftarla geliyor. Bu oluşumun en temel yapı taşı olan tribün emekçilerine uygulanan bu zulümden bir an önce vazgeçilmeli."
Kırmacı, 6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliği Önleme Kanunu'nun tekrar düzenlenmesi gerektiğini belirterek, "Bu düzenleme taraftar temsilcilerinin de bulunduğu, bu işin mutfağını oluşturanların da görüş bildirebileceği bir organizasyonla şekillendirilsin" dedi.
Deplasman yasağının bir taraftarı sistemden daha da uzaklaştıracağını ileri süren Kırmacı, "Futbolu sadece para getiren bir endüstri olarak görenlerin, deplasmanları da güvenlik sorunu olarak görmesi kaçınılmazdır. Tribünleri bizlere, bu işin gerçek sahiplerine bırakın. Deplasman yasağı, yaşam tarzına müdahaledir ve bir an önce bu yanlıştan dönülmelidir. Burada tekrar yineliyoruz, kolayına kaçma, deplasmanıma dokunma" diye konuştu.
Taraftar Hakları Derneği Başkanı Burkal Efe Sakızlıoğlu da yaptığı konuşmada, Türkiye'deki deplasman, pankart ve tezahüratlara uygulanan yasakları kabul etmediklerini belirterek, şöyle konuştu:
"14 Nisan'da statlarda uygulanmaya başlanması düşünülen ve taraftarları sadece bir müşteriye indirgeyen e-bilet gibi ticari uygulamaları kabul etmiyoruz. Haklı mücadelemizden 6222 sayılı kanun ve getirdiği baskıcı uygulamalar taraftarların ortak aklıyla yeniden düzenlenene kadar vazgeçmeyeceğiz."