Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Hak-İş 3. Kadın Emeği Buluşması

Hak-İş 3. Kadın Emeği Buluşması

12 Yıl Önce Güncellendi

2014-03-08 12:24:58

Hak-İş 3. Kadın Emeği Buluşması
Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, "Kadını obje olarak gören, kadının bedenini esas alan, kadının kıyafetini tanzim etmeyi hedef alan anlayışların ötesinde, kadını insan olarak odağına yerleştiren ve toplumu birlikte inşa etme konusunda ona eşit roller veren bir sendikal anlayışı temsil ediyoruz" dedi.

Arslan, Hak-İş Kadın Komitesince düzenlenen 3. Kadın Emeği Buluşması'nda, 8 Mart'ın kadınların, özellikle de emekçi kadınların seslerini yükseltecekleri ve emeğinin onuruyla duruş gösterecekleri bir gün olduğunu belirtti.

Kadınların, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü yürekten kutladığını dile getiren Arslan, Hak-İş'in bugünlere gelmesi için mücadele veren, emeği geçen kadınlara teşekkür etti, vefat edenlere de Allah'tan rahmet diledi.

Arslan, Hak-İş olarak emekçi kadınların, geleceğin erdemli sendikal inşasında önemli katkıları olacağına inandıklarını ifade ederek, "Hak-İş olarak gerek ulusal gerekse uluslararası emek hareketinin kadın boyutundaki varoluşumuzu, şartların itmesiyle değil bizatihi kendi irademizle yer alarak ve katkı vererek sürdürüyoruz. Kadının ihmal edildiği bir toplumun varlığını sağlıklı bir şekilde sürdürmesinin mümkün olmadığına inanıyoruz" diye konuştu.

Kadınların sendikal harekette etkin roller üstlenmesini istediklerini dile getiren Arslan, bunun için Hak-İş ve bağlı sendikalarda alt örgütlenmelerle kadınlara faaliyet alanı açtıklarını bildirdi.

-Eşit roller verilmesi

"Kadını obje olarak gören, kadının bedenini esas alan, kadının kıyafetini tanzim etmeyi hedef alan anlayışların ötesinde kadını insan olarak odağına yerleştiren ve toplumu birlikte inşa etme konusunda ona eşit roller veren bir sendikal anlayışı temsil ediyoruz" ifadelerini kullanan Arslan, misyon sahibi, tarihsel kodlarından kopmadan, değerlerinden vazgeçmeden, tarihsel sorumluluklarının farkında olan bir medeniyet tasavvuru anlayışıyla ama aynı zamanda çağdaş bir ülkede modern bir dünyada yaşamanın gereklerini de yerine getirerek, kadın emekçilerinin gelecekte sendikalarında, konfederasyonunda daha etkin yer almalarını istediklerini anlattı.

Arslan, Hak-İş'in kadınları bir şekilde bir noktaya yönlendirme, onlara bir kısım kalıpları dayatmaya, klişelere zorlamaya karşı çıktığını ve buna karşı tavır aldığını kaydetti.

-Suriye için destek çağrısı

Kadınların, Hak-İş'in mücadelesinde ciddi sorumluluklar alarak yanlarında yer almaları gerektiğine işaret ederek, şöyle konuştu:

"Dünyanın her yerinde bize ihtiyaç duyan mazlum, mağdur o kadar çok insan var ki o kadar çok kadın var ki yapacak çok işimizin olduğunu unutmayalım. Suriye'de, Arakan'da, Filistin'de, Afganistan'da, Irak'ta, daha dün Bosna'da kadın olmanın zorluklarını, sıkıntılarını hep beraber gördük ve yaşadık. Dünyanın her yerinde savaşların, çatışmaların, iç kargaşaların ve felaketlerin en mağdurunun kadın olduğunu görüyoruz. Onun için kadınların bu konudaki dayanışmalarını, Suriye konusunda bir kez daha ortaya koymalarını istiyorum. Hak-İş Konfederasyonu olarak Suriye'de yaşanan katliamların sebeplerini, nedenlerini, sorumlularını bir kenara bırakalım. Neden olduğu, niçin olduğu, kim suçlu, Türkiye ne yaptı tartışmalarını bir kenara koyalım. Biz bir şeye odaklanalım. Suriye'de yaşanan katliamlara karşı duyarsız kalmadan ne yapabileceğimizi düşünelim."

Suriye için düzenlenen "Sana ihtiyacım var" kampanyasını hatırlatan Arslan, Türkiye'nin Suriye'de yaşananlar konusunda dünyaya örnek bir tavır sergilediğini belirtti.

Arslan, Suriye'de yaşananların asıl mağdurlarının kadınlar ve çocuklar olduğunu dile getirerek, duyarlı olan herkesi kampanyaya destek olmaya çağrıda bulundu.

-"İyileşmeler oldu ama yeterli değil"

Yaptıkları çalışmalar sonucunda kadının sendikal hayatta yer alması konusunda rakamsal olarak önemli iyileşmeler sağladıklarını belirten Arslan, ancak yeterli bulmadıklarını, ilerleyen dönemlerde daha fazla ilerleme sağlamak istediklerini anlattı.

Hak-İş Konfederasyonuna bu yıl yeni sendikaların katılacağına dikkati çeken Arslan, kadınları Türkiye'deki 20 iş kolunda faaliyet gösterecek tüm sendikalarında görmek istediklerini söyledi.

-Kadınlara yabancı dil öğrenme tavsiyesi

Kadın üyelere yabancı dil öğrenmeleri tavsiyesinde bulunan Arslan, şunları kaydetti:

"Kadın emekçilerin sendikalarımızda yer almalarını isterken sadece sembolik günlerde ve törenlerde bir arada olmak için değil geleceğimizi birlikte inşa etmek için kadınları bu mücadeleye davet ediyorum. Konfederasyonumuzun genel kurulunda aldığımız karar doğrultusunda Hak-İş olarak ülkemizde, bölgemizde ve küremizde bize ihtiyaç duyan herkesin, her mazlumun, her mağdurun bizden alacaklı olduğunu ilan ettik. Dolayısıyla bizim ülkemizin insanlarına, kadınlarına, mazlumlarına, bölgede yaşanan savaşların mağdurlarına, insanlara ve kadınlarımıza ve bütün dünyadaki insanlığa borcumuz var. Bu borcumuzu ödemek için 'hodri meydan' diyorum. Dünya mazlum ve mağdurlarına birlikte kol ve kanat gerelim istiyorum. Bütün mazlumların, mağdurların gözyaşlarını, dramlarını, yaşadığı haksızlıkları, uğradıkları mağduriyetleri gidermek için birlikte olma zamanıdır."

-Salim Uslu'nun konuşması

TBMM İdare Amiri, AK Parti Çorum Milletvekili ve Hak-İş Onursal Genel Başkanı Salim Uslu da Hak-İş'in "Sendikalı kadın, güçlü kadın" sloganını çok anlamlı bulduğunu söyledi.

Gerek Hak-İş Konfederasyonu gerekse doğru düşünce tarzının, kadını sadece toplumsal hayatın içerisinde yardım edilmesi ve korunması gereken zavallı bir mahluk ve yaratık olarak görmek yerine toplumsal hayatın vazgeçilmez, önemli, değerli bir bireyi ve aktörü olarak gördüğünü dile getiren Uslu, bu anlayışının son derece önemli olduğunu anlattı.

Uslu, "Batılı düşünce tarzını benimseyen arkadaşlar kusura bakmasın. Batılı düşünce tarzı, kadını sadece Kadınlar Günü'nü kutlamanın ötesinde toplumsal hayatın bir objesi gibi görmeye izin vermektedir. Eğer öyle olmasaydı kadın birçok reklamın objesi olarak kullanılmasına izin verilmezdi. Eğer öyle olmasaydı kadına şiddete karşı çıkanlar, Suriye'de, Mısır'da ya da dünyanın başka bölgelerinde, Arakan'da kadınların şiddet görmesine de karşı çıkarlardı" ifadelerini kullandı.

Kadınların sadece eşleri ve babalarından değil savaşlar yoluyla da şiddet gördüğüne işaret eden Uslu, "Mesela, Mısırlı Esma'ya niçin karşı çıkılmadı, niçin sahiplenilmedi? Esma bir kurşunla şehit edildi ve gördük ki kadın hakları savunucularından, kimseden en ufak bir ses seda çıkmadı, en ufak bir tepki çıkmadı. Afrika'da birçok kadın çocuğuna süt verememekten, mama bulamamaktan şikayetçi. Madem kadın haklarını kutlayacağız o halde kadın haklarını sadece 365 günde bir gün kutlamak yerine bütün zaman içerisinde kutlayacak bir duyarlılık içerisinde olmak gerekmez miydi? Elbette gerekirdi" şeklinde görüşünü dile getirdi.

Avrupa ülkelerinde başörtülü kadınlara yönelik uygulamalara da değinen Uslu, "Başta Fransa olmak üzere birçok ülke, bugün başörtülü kadınların iş hayatından dışlanmasına yönelik, horlanmasına yönelik, kılığından kıyafetinden dolayı aşağılanmasına yönelik bir çaba içerisindedir. Bunu anlamamız ve haklı görmemiz mümkün değildir. Bu insan haklarına aykırıdır. Bunu söyleyenlerin Kadınlar Günü'nü kutlamaya da hakkı olmadığını da düşünüyorum" ifadelerini kullandı.

-"Namus cinayetleri kadınların kaderi değildir"

Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonu Ekonomik ve Sosyal Kalkınma Bölüm Başkan Yardımcısı Virve Vimpari ise cinsiyet eşitliği için sadece kadınların değil erkeklerin de sorumluluk alması gerektiğini söyledi.

Cinsiyet eşitliği ve aile içi şiddetle mücadele konusunda Türkiye'nin önemli adımlar attığını vurgulayan Vimpari, "Aile içi şiddet ve namus cinayetleri kadınların kaderi değildir, olmamalıdır. Kadınların adalete erişimlerinin sağlanması için kadınların olduğu kadar kolluk kuvvetlerinin yasal haklar konusunda bilgi alması gerekiyor" dedi.

Vimpari, erken ve zorla evlendirmelerin, önemli bir halk sağlığı sorunu ve ciddi bir hak ihlali olduğuna dikkati çekerek, bu sorunla mücadele etmenin herkesin görevi olduğunu kaydetti.

SON VİDEO HABER

Münbiçli Arap esnaf, PKK/YPG'yi anlattı

Haber Ara