Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Almanya'da Türkler Devran ve Büşra için yürüdü

Almanya'da Türkler Devran ve Büşra için yürüdü

12 Yıl Önce Güncellendi

2014-03-08 09:26:42

Almanya'da Türkler Devran ve Büşra için yürüdü
Almanya'nın Bornheim kentinde yaşayan Habib Şahin isimli vatandaşın Devran (9) ve Büşra (3) isimli iki çocuğunu elinden alan Alman Gençlik Dairesi (Jugendamt), çevredeki vatandaşlar ve ailenin yakınları tarafından protesto edildi.

Almanya'da Türk vatandaşlarına yönelik sosyal ve kültürel faaliyet gösteren Umut Yıldızı Derneği öncülüğündeki grup, Bornheim Polis Merkezi önünde toplandı. Ellerinde Gençlik Dairesi'ni kınayan Türkçe ve Almanca pankartlar taşıyan grup, polis merkezi önündeki konuşmalardan sonra Alman polisler eşliğinde Jugendamt binasına doğru yürüyerek seslerini duyurmaya çalıştı.

Olaysız biten yürüyüşün ardından Umut Yıldızı Derneği üyeleri, Gençlik Dairesi önünde konuşma yaptı. Burada Gençlik Dairesi ve belediye yetkilileri de aileyi dinlemek üzere hazır bulundu. Aile adına baba Habib Şahin ve yakınları, sorunlarını yetkililere anlattı. Ancak yetkililer olayın mahkemeye intikal ettiğini ve mahkeme sürecinin takip edilmesi gerektiğini ifade etti.

- "Çocuklarımı geri istiyorum"

Çocukların babası Habib Şahin, basına yaptığı açıklamada, Almanya Anayasası'nın 8. maddesi uyarınca anne ya da babadan birinin sağlıklı olması durumunda çocukların bir yabancıya verilemeyeceğini belirtti.

Avukatının bu talebi mahkemeye ilettiğini ancak mahkemenin bunu dikkate almadığını vurgulayan Şahin, "Bunun üzerine avukatım mahkemeyi terk etti ve bu konuyu üst mahkemeye taşıyacağını söyledi. Bu tür sorunları burada bir çok insan yaşıyor. Sesimizi duyurmak için 'artık yeter' demek için buradayız" dedi.

Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar (YTB) Başkanlığı ile konuya ilişkin girişimde bulunduklarını ifade eden Şahin, "bu girişimlerden herhangi bir sonuç alınamadığını, Türkiye Cumhuriyeti devletinin sesinin bu durumda daha gür çıkmasını beklediklerini" söyledi.

Çocuklarını geri almak için her yola başvuracağını, 2 yıldır da bu konuda mücadele verdiğini dile getiren Şahin, "Bundan sonra ne olursa olsun sonuna kadar gideceğimi söyledim. Şuan öyle bir durumdayım ki dünyanın öbür ucunda bir ışık görsem o ışığın peşinden giderim, ben çocuklarımı geri istiyorum. Kendilerine konuyu basına taşımayı düşündüğümü söyledim. Fakat bana bu işin sıkıntı doğurabileceğini söylediler, 'böyle bir şey yapmayın' dediler. Çocukların fotoğraflarının basında yer alması iyi olmaz dediler" diye konuştu.

- "Bunun bir devlet politikası olduğunu düşünüyorum"

Gençlik Dairesi'nin çocukları geri vereceğine ilişkin umut vermesine rağmen kendisini 2 yıl boyunca oyaladığını anlatan Şahin, şunları kaydetti:

"Bana vaatlerde bulunup farklı şekilde hareket ettiler. Anne ve babanın çocuklarıyla beraber kalabildiği yurtlar, daireler var. 'Gerekirse evimi terk edip çocuklarımla sizin gözetiminizde bir evde kalabilirim' dedim. Çocuklarımla yaşamaya hazırım dedim. Mahkemede sadece, 'baba çok iyi bir insan ve elinden gelen herşeyi yapıyor. Ancak bilirkişinin kararına katılıyoruz' dedi.

Bu durumun bir devlet politikası olduğunu düşünüyorum. Çok büyük bir bütçe ayrılmış bu işe. Gençlik Daireleri aldığı her çocuk için bütçeden pay alıyor. Çocukların ailesi ve kendileri önemli değil onlar için. Onlar sadece işsiz kalmamak, bütçeden yardım alabilmek için insanlara bunları yapıyorlar. Eğer beni yetersiz görüyorsanız, uygun görmüyorsanız benim ailem var burada, kardeşlerim var bakabilecek. Bu imkanı sunsunlar bana. Bunu da yapmadılar. Benim ailem çocuklarımı alamasın diye bilirkişi raporuna uzman aile şartını koydular."

Şahin, Gençlik Dairesi ve belediye yetkilileri ile görüşmesi sonucunda, yetkililerin mahkeme kararının arkasına sığındıklarını belirterek, kendisine 'Mahkeme böyle bir karar vermiş, elimizden bir şey gelmiyor. Mahkeme kararına saygı duymalıyız' şeklinde açıklamada bulunduklarını aktardı.

-"Aileye pedagojik destek verilebilirdi"

Umut Yıldızı Derneği Başkanı Kamil Altay da bilirkişi raporu sonucu mahkeme kararıyla Habib Şahin'in iki çocuğunun uzman koruyucu aileye verilmesini protesto etmek için toplandıklarını söyledi.

Çocukların aile ve akrabalarıyla olan bağlarının koparılmasının amaçlandığını belirten Altay, "Elle tutulur bir gerekçe yokken, babaya ya da aile çevresine çocukların verilmesi gerekirken mahkeme tarafından direkt koruyucu aileye verilmesi isteniyor. Aileye pedagojik destek verilebilirdi" değerlendirmesini yaptı.

Büşra'nın 1,5 yaşındayken aileden alınıp yurda yerleştirildiğine dikkati çeken Altay, Gençlik Dairesi'nin göçmen çocukların anadil, kültür ve dini değerlerini göze alarak bir çalışma yapması ve aile bütünlüğünü koruması gerektiğinin altını çizdi.

- Çocukların akrabaları Gençlik Dairesi'ne tepkili

Baba Habib Şahin'in dayısı İbrahim Avcı da Alman hükümetinin kanun dışı hareket ettiğini ve kimsenin kimseden çocuğunu ayırma hakkı olmadığını söyledi. Yaşadıkları durumu asla kabul etmediklerini ifade eden Şahin, "Almanlar çocuklarını bir yabancıya vermeyi kabul ederlerse biz de kabul ediyoruz. Bu hangi kanunda var. 'Senin çocuğunu alıyorum, kendi ırkıma çeviriyorum' mantığı hangi dinde, hangi kitapta var?" dedi.

Çocukların amcası Necmettin Şahin de yeğenlerini geri istediklerini, bunun için de ellerinden gelen her şeyi yapmaya hazır oldukları belirtti. Gençlik Dairesi'nin çocukları ailelerinden ve akrabalarından ayırarak asimile ettiğini ifade eden amca Şahin, bu mağduriyetin yakın zamanda giderilmesi gerektiğini vurguladı.

- Çocuklar aileden neden alındı?

Ailenin ifadesine göre, anne S. Şahin, 1,5 yıl önce psikolojik sorunlar yaşadı. Habip Şahin tedavi olması için eşine baskı yapınca anne, çocukları yanına alarak evden ayrıldı. Habib Şahin polise ve Gençlik Dairesi'ne başvurarak yardım istedi. Anne ve iki çocuğu bir ay sonra bulan Alman polisi, çocukların anneden alınarak bakım yurduna yerleştirilmesini sağladı, anne ise kliniğe yatırıldı.

Babaya önce çocuklarının geri verileceği söylenmesine rağmen, Devran ve Büşra yurda yerleştirildi. Bunun üzerine baba Şahin, Gençlik Dairesi'ne Bonn Yerel Mahkemesi'nde dava açtı.

Mahkemede görülen davada bilirkişi, Habib Şahin'in çocuklarına "abartılı sevgi gösterdiği ve disiplinsiz davrandığı" yönünde rapor verdi. Raporda, "Habib Şahin'in çocuk yetiştirecek olgunlukta olmadığı" ifade edilirken, bilirkişinin talebine uyan mahkeme, çocukları babaya geri vermedi.

SON VİDEO HABER

Uçakta olay çıkarıp, 'Türkiye'yi satın alırım' diye tehdit etti

Haber Ara