Acıbadem Fulya Hastanesinden yapılan açıklamaya göre, kalp yetmezliği, kalp krizi ve felç gibi kalp damar hastalıkları kadınlarda en sık görülen ölüm nedeni. 2009 yılında güncellenen TEKHARF çalışması verilerine göre, ülkede 45-74 yaş arası bireylerde koroner kalp hastalıklarına bağlı ölüm oranı erkeklerde yıllık binde 6,7 iken kadınlarda binde 3,8. Bunun nedeni ise kadınlarda sigara tüketiminin azalmaması ile kalp ve damar hastalıkları gelişimine yol açan kolesterol yüksekliği, hipertansiyon ve obezite gibi geleneksel risk faktörlerinin en az erkeklerde olduğu kadar kadınlarda da etkili olması.
Açıklamalarda görüşlerine yer verilen Dr. Utku Zor, diyabet hastası kadınların kalp damar hastalığına yakalanma riskinin erkeklere nazaran 4-5 kat daha fazla olduğunu belirtti.
Diyabetin damar içinde yer alan endotel adlı koruyucu tabakayı bozarak, damarın yapısını olumsuz yönde etkilediğini anlatan Zor, "Bunun sonucunda da 'ateroskleroz', yani damar sertleşmesi gelişiyor. Bu durum da kalp krizleri, felçler, kalp yetersizliği, hatta ani ölümler ile sonuçlanabiliyor" ifadelerini kullandı.
- Stres ve depresyona dikkat
"Bel çevresinde yağlanma, yüksek tansiyon, kan şekerinde ve trigliserid düzeylerinde yükselme, iyi huylu kolesterolde düşme gibi durumların bir araya gelmesi" olarak tanımlanan metabolik sendromun kadınlarda kalp hastalığı riskini daha çok artırdığını aktaran Zor, şu bilgileri verdi:
"TEKHARF çalışması verileri 50 yaşından itibaren ülkemiz kadınlarında en önemli kalp damar hastalığı risk faktörünün metabolik sendrom olduğunu destekliyor. Sigara küçük damar hastalığına olan yatkınlığı artırıyor. Sigara içimi yine erkelere göre kadınlarda daha büyük bir risk teşkil ediyor. Bunun nedeni ise damarların iç yüzünde yer alan hücre tabakası (endotel) hasarının kadınlarda daha sık görülen küçük damar hastalığına (damarların tam olarak daralmadığı ancak gevşeme gibi dinamik fonksiyonlarının bozulduğu bir durum) olan yatkınlığı artırması olabilir."
Stres ve depresyonun kadın kalbini erkek kalbine göre daha çok etkilediğini belirten Zor, depresyon ve günlük hayatın getirdiği ciddi streslerin kalp hastalığı riskini erkeklerde 2,6 kat artırırken, bu oranın kadınlarda 3,5 kat olduğunu aktardı.
Zor, "Çünkü kadınlarda depresyon bazı olumsuz davranışları daha çok tetikleyebiliyor. Örneğin depresyon geçirmekte olan bir kadının sağlığına dikkat etmesi, doktor tavsiyelerine uyması, ilaçlarını düzenli kullanması daha zor oluyor. Hareket düzeyinin düşük olması, egzersiz alışkanlığının olmaması kalp hastalıkları için önemli bir risk faktörü ve genel olarak kadınların aktivite düzeyinin erkeklere göre daha düşük olduğu biliniyor" ifadelerini kullandı.