Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezinden yapılan açıklamaya göre Gül, 6526 sayılı "Terörle Mücadele Kanunu ve Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"u yayımlanmak üzere Başbakanlığa gönderdi.
Kanunla, TMK'nın 10. maddesi uyarınca kurulan ve kamuoyunda "özel yetkili mahkemeler" olarak bilinen ağır ceza mahkemeleri tümüyle kaldırılıyor.
Daha önce yasal düzenlemeyle kaldırılan ancak ellerindeki dosyalar sonuçlanıncaya kadar görevlerine devam etmesi hükme bağlanan Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 250'inci maddesiyle görevli özel yetkili mahkemeler de tümüyle kaldırılıyor.
Bu mahkemelerde görevli hakim ve savcılar, HSYK tarafından devirlerinin tamamlanmasından itibaren 10 gün içinde HSYK tarafından uygun göreve atanacak. Görevli özel yetkili cumhuriyet savcılarınca yürütülen soruşturma dosyaları, yetkili cumhuriyet başsavcılıklarına devredilecek. Yargılaması devam eden dosyalar, bulundukları aşamadan itibaren kovuşturmaya devam edilmek üzere yetkili ve görevli mahkemelere devredilecek. Bu mahkemelerce verilip Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nda veya Yargıtay'ın dairelerinde bulunan dosyaların incelenmesine devam edilecek.
Bu mahkemelerce verilip henüz gerekçesi yazılmamış olan hükümlerin gerekçeleri, düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 15 gün içinde yazılacak. Kaldırılan mahkemelerde bulunan ve kesinleşen dosyalara ait arşiv ve dokümanlar HSYK tarafından belirlenecek mahkeme veya mahkemelere devredilecek ve müteakip işlem ve talepler bu mahkemelerce yerine getirilecek veya karara bağlanacak.
Bu mahkemelerin üyelerine yapılmış atıflar, HSYK tarafından belirlenen Ankara Ağır Ceza Mahkemesi'ne yapılmış sayılacak. Böylece, önleme dinlemelerine karar vermeye HSYK'nın belirleyeceği Ankara Ağır Ceza Mahkemesi yetkili olacak.
Özel yetkili mahkemelerin kapsamına giren suçlarla ilgili açılan davalarda, sanığın taşıdığı kamu görevlisi sıfatı dolayısıyla hakkında soruşturma yapılabilmesi için izin veya karar alınması gerektiğinden bahisle durma veya düşme kararı verilemeyecek.
TMK'nın 10. maddesinin yürürlükten kaldırılması nedeniyle, yasa kapsamına giren suçlara ilişkin davalar, ağır ceza mahkemelerinde görülecek. Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay'ın yargılayacağı kişilere ve askeri mahkemelerin görevlerine ilişkin hükümler ile çocuklara özgü kovuşturma hükümleri saklı kalacak.
Kişisel verilerin korunması amacıyla, bu verileri hukuka aykırı olarak kaydedenlere, yayanlara veya ele geçirenlere verilecek hapis cezalarının alt sınırı artırılıyor. Kişisel verileri hukuka aykırı kaydedenlere verilecek cezanın alt sınırı 6 aydan 1 yıla, hukuka aykırı olarak başkasına veren, yayan veya ele geçirenlere verilecek cezanın alt sınırı 1 yıldan 2 yıla çıkarılacak.
Kanunların belirlediği sürelerin geçmesine karşın verileri sistem içinde yok etmekle yükümlü olanlara, görevlerini yerine getirmediklerinde 6 aydan 1 yıla kadar verilecek hapis cezası, 1 yıldan 2 yıla kadar şeklinde değiştiriliyor. Suçun konusunun CMK hükümlerine göre ortadan kaldırılması veya yok edilmesi gereken veri olması halinde, verilecek ceza bir kat artırılacak.
-Gözaltı ve tutuklamada somut delil şartı
Gözaltına almada, kişinin bir suçu işlediğini düşündürebilecek emarelerin varlığı yerine, kişinin bir suçu işlediğini gösteren somut delil varlığı aranacak.
Hakim veya mahkeme tarafından verilen yakalama emri üzerine soruşturma veya kovuşturma evresinde yakalanan kişi, en geç 24 saat içinde yetkili hakim veya mahkeme önüne çıkarılacak. Yakalanan kişi, bu sürede yetkili hakim veya mahkeme önüne çıkarılamıyorsa, aynı süre içinde yakalandığı yer adliyesinde, mevcut değilse en yakın adliyede kurulu sesli ve görüntülü iletişim sisteminin kullanılmasıyla, yetkili hakim veya mahkeme tarafından bu kişinin sorgusu yapılacak veya ifadesi alınacak.
Tutuklama nedenleri içinde "kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren olgular" yerine, "somut deliller" aranacak.
Yakalanabileceği veya suç delillerinin elde edilebileceği hususunda makul şüphe yerine somut delillere dayalı şüphe varsa; şüphelinin veya sanığın üstü, eşyası, konutu, iş yeri veya ona ait diğer yerler aranabilecek.
Taşınmazlara, hak ve alacaklara el koyma koruma tedbirinin uygulanabilmesi bakımından suçun işlendiğine ve belirtilen değerlerin bu suçlardan elde edildiğine dair somut delillere dayanan kuvvetli şüphenin varlığı aranacak.
Taşınmazlar, hak ve alacaklar bakımından el koyma işleminin uygulanabilmesi için Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, Sermaye Piyasası Kurulu, mali Suçları Araştırma Kurulu, Hazine Müsteşarlığı ve Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu'ndan, suçtan elde edilen değere ilişkin rapor alınacak. Bu rapor en geç 3 ay içinde hazırlanacak. Özel sebepler zorunlu kıldığında bu süre, talep üzerine 2 ay daha uzatılabilecek.
El koymaya ağır ceza mahkemesince oy birliğiyle karar verilecek. İtiraz üzerine bu tedbire karar verilebilmesi için de oy birliği aranacak.
(Sürecek)