Yenikent Mahallesi'nde esnaf ve kanaat önderleri ile kahvaltıda bir araya gelen Işık, burada yaptığı konuşmada, Derince'de ilçe belediyesini kazandıktan sonra ilçeyi kalkındırmak için çalıştıklarını belirterek, bu sürede Derince'ye önemli hizmetler yapıldığını söyledi.
Şu anda vatandaşların daha modern kentlerde yaşadığını ifade eden Işık, kentlerde daha yapacak çalışmaların bulunduğunu kaydetti.
Işık, AK Parti olarak kurulduğu günden beri demokrasiye ve milli iradeye her zaman inandıklarını dile getirerek, milli iradeye nereden gelirse gelsin hiçbir baskıyı kabul etmeyen anlayışa sahip olduklarını bildirdi.
Türkiye'de çok defa millet iradesine ipotek koymaya çalışıldığını ifade eden Bakan Işık, "1960'da tam da bugün yaşadığımız olayların o kadar benzeri şekilde, o kadar tezgahlar kuruldu, bazı iddialar ortaya atıldı, aynı bu yöntemle bugün uygulanmaya çalışılan yöntemle iktidardan düşürüldü. 1960'daki olaylara bakın, aradan neredeyse 55 sene geçmiş, bugün tezgahlanan oyuna bakın, birebir aynı" diye konuştu.
- "AK Parti iktidarıyla Türkiye'nin büyüdüğünü dünya söylüyor"
Işık, AK Parti iktidarıyla ülkede önemli gelişmeler yaşandığını belirterek, "AK Parti iktidarıyla Türkiye'nin büyüdüğünü dünya söylüyor. Dünyanın gelişen ekonomileri arasında ilk 5 ekonomide Türkiye gösteriliyor. Şimdi bu nasıl kanserdir ki, ülkeyi güçlendiriyor" ifadesini kullandı.
2001 yılında yaşanan krizi anlatan Bakan Işık, bu dönemde milletin 40 milyar dolar bedel ödediğini söyledi.
Işık, şöyle konuştu:
"Yolsuzluk var', bütün yavrularımızın ilk ders başladığı zaman kitapları önünde. 'Yolsuzluk yok', memlekette bilgisayar yok. 'Yolsuzluk var', her yavrumuzun eline tablet veriyoruz. Bu nasıl yolsuzluk. 'Yolsuzluk var', devlet sadece garibana el uzatmakla kalmamış, Saraybosna'dan Endonezya'ya kadar, Haiti'den Filipinler'e kadar, Kosova'dan Moğolistan'a kadar hem yardım yapmış, hem oradaki ecdat yadigarı eserleri restore etmiş. Şimdi bu işte bir yanlışlık yok mu? Bizden önceki dönemde yolsuzluk olduğu için bütün bunlar yapılamıyordu. Bugün de yolsuzluk olmadığı için birilerin cebine akan hortumlar kesilip milletin hizmetine sunulduğu için bu kadar hizmet yapılabiliyor. Bütün ekonomistlerin söylediği, 'Yolsuzluk olan ülke zayıflar'."
- "Gelin yolsuzlukla beraber mücadele edelim"
Ülkeye kim yanlış yaparsa bunun bedelini ödeyeceğini ifade eden Işık, şunları kaydetti:
"Ama buna tam bağımsız ve tarafsız yargı karar verecek. Eğer siz, bu ülkeye yargı üzerinden bir operasyon yapmaya kalkarsanız, işte o zaman siz bu ülkenin genleriyle oynarsınız. Hiçbir demokratik ülkede iktidar, hatta demokraside hiçbir parti, buna müsaade edemez. Türkiye'de yolsuzluk görünümündeki bu operasyona aslında CHP, MHP ve BDP'nin de şiddetle karşı çıkması lazım. Gelin yolsuzlukla beraber mücadele edelim ama yargı ve emniyet içine sızan bir çetenin marifetiyle Türkiye'de siyasete operasyon yapılmasını hep birlikte engelleyelim. Ortak davranış bu olmalı değil miydi? Kasetle CHP'ye Genel Başkan olmuş, şimdi kasetle Başbakan olacağını zannediyor bir beyefendi. Tamam CHP'ye kasetle Genel Başkan olabilirsin, o CHP teşkilatının bileceği iştir ama kasetle başbakan olamazsın. Çünkü başbakanlık görevini sadece ve sadece millet verir. İstanbul ve Ankara'daki rezidans görüşmelerinden başbakanlık çıkmaz. Rahşan affıyla soruşturmalardan kurtulmuş bir adam şu anda Türkiye'nin dürüstlük abidesi kesildi. Şaşılacak iş."
- "Yolsuzluk algısı oluşturulmaya çalışılıyor"
Bakan Işık, milletin aklında bir yolsuzluk algısı oluşturulmaya çalışıldığını dile getirerek, bunun sonucunda birilerinin siyasete doğrudan müdahale edemediği için sandıkta insanların tercihini etkilemeye çalıştıklarını bildirdi.
Milletin sandığa gittiğinde bunlara gereken cevabı oylarıyla vereceğini belirten Işık, "Bu ülke 1780'lerde de ihtiyaç duyduğu anda belki 1800'lerin başlarında İrlanda'ya da yardım göndermiş, Uzak Asya'ya da yardım göndermiş. Haiti'de deprem olduğunda oraya da yardım göndermiş. Endonezya'da deprem olduğunda oraya yardım göndermiş ama dibindeki Suriye'ye bütün gücüyle seferber olarak yardım etmeye çalışmış. Hiç kimse Türkiye'nin yardım tırlarını Türkiye'yi teröre destek veren bir ülke konumuna düşürmek için durdurma hakkına sahip değil. Bu kim olursa olsun bunu kimse kabullenmez. Orada bizim kan kardeşlerimiz, can kardeşlerimiz var. Orada her ölen insanın bunların sırtında vebali var. Operasyonun nedenli bir küresel operasyon olduğunu söylemek için ifade ediyorum. MİT 'Bu tırlar benim tırımdır, bunun içinde yardım malzemesi var'. 'Yok, arayacağım' niye arıyorsun? Bir ülkenin savcısı bunu niye arar? Oynanan oyun büyük bir oyun artık milletin iradesine direkt müdahale edemedikleri için tüm senaryo 30 Mart'ta milletin desteğini azaltmak. Bu oyuna gelmeyeceğiz inşallah. Türkiye istikrar içinde bugünleri yakaladı."
Toplantı daha sonra basına kapalı olarak devam etti.