Erdoğan, partisinin İstasyon Meydanı'nda düzenlediği mitingde, alanda muhabbetin, vefanın, itimadın, aşkın ve sevdanın fotoğrafı olduğunu söyledi.
30 Mart akşamı sonuçlar gelmeye başlayınca, muhalefet partilerinin kendi anketlerine bakarak, "Anketlerde böyle görünmüyordu, AK Parti'nin bu kadar oy alması mümkün değildi. Sandıkta hile yapıldı, montaj yaptılar. Meydanlara insan taşıdılar" diyeceklerini söyleyen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bunlar daha minareyi çalmadan şimdiden kılıfı hazırlıyor. Yenileceklerini biliyorlar, bildikleri için de bunları uyduruyorlar. Bunlar, 'Biz bu kadar ki yalan ürettik, bu kadar çamur attık ama AK Parti'nin oyu daha da yükseldi' diyecekler. Bunu da bir türlü anlamıyorlar. Bu millet sizin ne yaptığınızı biliyor, siz bir şey ortaya koymadınız. Bir eseriniz, dikili ağacınız yok. Milleti hep aldattınız. Millet aldatanlara değil dürüstlere oy veriyor. Sizin niyetinizi de anlıyor. Sizin nasıl yanlış bir yolda gittiğinizi de görüyor.
-"Bunlara üçüncü bir yanlış daha eklendi"
40 çürük yumurtanın bir sağlam yumurta etmeyeceğini belirten Erdoğan, "İki yanlış bir doğru etmez. Şimdi bunlara üçüncü bir yanlış daha eklendi. MHP, CHP bir de Pensilvanya. Şimdi bir araya geldiler. MHP'nin genel başkanı bu arada yeniden matematik derslerine başladı. Yine enteresan hesaplar yapıyor. 'İktidar yüzde 51 ile geldi, yüzde 51 ile gidebilir' diyor. Bilmiyorum, bunu anlıyor musunuz? Şu anda bizim bir yerel seçim yaptığımızın da farkında değil. Geçenlerde 'Bu, cumhurbaşkanı olamayacak' diyor" ifadelerini kullandı.
Erdoğan, 30 Mart'ta cumhurbaşkanlığı seçimi değil yerel seçim yapılacağını anımsatarak, konuşmasına şöyle devam etti:
"Gel 30 Mart'ı konuş sen şimdi. Bırak o işi. Şu 30 Mart'ı bir atlatalım, ondan sonra onları da konuşuruz. 'Ayağının bağları çözülecek, Çankaya'ya çıkamayacak' diyor. Bırak bu işi sen şimdi. Kimin ayağının bağı çözülür kimin çözülmez belli. Tayyip Erdoğan 40 yıldır siyasetin içinde koşuyor. Tayyip Erdoğan maraton koşucusu. Geçenlerde diyor ki 'hep havada, hiç yere inmiyor'. Sen şimdi uçma özürlüysen ben ne yapayım ya? Biz dünyayı dolaşıyoruz, dünyaya gidiyoruz Türkiye'yi anlatıyoruz. Artık dünya Türkiye'yi konuşuyor ve Türkiye artık gündemi belirlenen bir ülke değil gündem belirleyen bir ülke böyle bir farkımız var. Yıllarca kalktınız Batı'nın karşısında el pençe divan durdunuz, bunlar bunu yaptı. Batı ne yaptı? Talimat verdi. Bunlar da o talimata uydular. Ama şimdi böyle bir durum yok . Oturuyoruz, konuşuyoruz, kararımızı veriyoruz ama biz veriyoruz artık böyle bir Türkiye var."
Azimle, kararlılıkla yola devam edeceklerini vurgulayan Erdoğan, "Bunların matematiği, şusu busu, bunlar bizi ilgilendirmiyor. Biz siyasetin matematiğini çok iyi kavramışız ve bu hesabın da mimarı karşımda, millet. Millet bunlara daima matematik dersi veriyor ama cehalet çok kötü bir şey, 12 yıldır anlayamadılar, bundan sonra da anlayamayacaklar. Böyle giderse zaten okul bitmeden tastiknameyi alıp gidecekler" dedi.
Başbakan Erdoğan, bu seçimde bir karar verilmesi gerektiğini ifade ederek, "Bu karar şu, diyorum ki artık zaman daraldı, süre itibariyle 24 günümüz var. Gençler, hanım kardeşlerim, beyler kapı kapı dolaşarak bu davayı anlatmaya var mıyız" diye sordu.
-"Artık uyanma vakti"
Hiç ara vermeksizin dolaşacaklarını belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Biliyorsunuz son zamanlarda bazı kapıları ablalar çalıyormuş. Bu ablaları sizler zaten tanıyorsunuz, bunlara gereken cevabı da veriyorsunuz. Fakat hepsinden öte bizim ablalarımız burada. Bizim gençlerimiz de burada, bizim abilerimiz de burada. Ama bunlara şunu söyleyin, AK Parti iktidarında, onlara bunu söylemek çok çok önemli, Türkiye'ye yapılan yatırımlar ortada ama Elaziz'e 6 katrilyon yatırım yapıldı. Bu ne demek? Her yıl 500 trilyon yatırım yapıldı. 6 katrilyon yatırım yapan AK Parti iktidarı bunun yanında eğitimde, sağlıkta, adalette, emniyette, ulaşımda, enerjide attığı adımlarla ortada. Yahu siz bizi başımızın örtüsünü çıkarmak suretiyle okumaya mahkum ettiniz. Bundan dolayı binlerce, onbinlerce kızımız okullara gidemedi. Sizin başınızdaki hocanız baş örtüsü için 'furuattır' dedi, 'başınızı açın okullara öyle gidin' dedi. Şaşırmayın, size ağır bir şey daha söyleyeceğim, yeri geldi 'alkol de alabilirsiniz' dedi. Yeri geldi daha ileri. Bunlara söylemek edebim de buna müsaade etmiyor. İlke şu, amaç için her şey meşrudur, her şey mübahtır bunlarda bu var. Ama benim kardeşlerim, saf, temiz buraya gönül vermiş kardeşlerim bunun farkında değil."
Artık uyanma vakti olduğunu dile getiren Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Biz iyi niyetimizinden maalesef bu oyuna geldik. Çünkü Müslüman iyi niyetle davranmak zorundadır. Biz böyle davrandık ama şimdi baktık ki kazın ayağı böyle değilmiş. Artık mızrak çuvala sığmıyor. Dolayısıyla atılması gereken adım neyse bunu atıyoruz ve atmaya devam edeceğiz. Ben burada bir şey söyleyeceğim kardeşlerim, öyle enterasan şeyler var ki bakınız çok çok ilginçtir. Yalan bunlarda meşru, takiyye bunlarda meşru, iftira bunlarda meşru, fesat, fitne bunlarda meşru. Şimdi yurtlarda, evlerde gece seansları yapıyorlar. Bu gece seanslarında abiler, ablalar Başbakan'a beddua ettiriyorlar. Eşime, çocuklarıma beddualar ettiriyorlar. Bu nasıl Müslümanlık ya? Bitmedi. Bunlara dayanamayanlar, 'ya olur mu böyle şey' diyorlar onları da yurtlardan dışarı atıyorlar. Bakınız Sivas'ta aynı şeyi yaptılar, Düzce'de aynı şeyi yaptılar, yapmaya devam ediyorlar. Biz de şu anda tabii tedbirlerimizi alıyoruz. Kredi Yurtlar Kurumuna talimatı verdim, süratle bu atılan yavrularımızı hemen yurtlara alacaksınız, tespitleri de yapacaksınız, bunların hesabını soracağız bunlara. Siz bu evlerde, bu yurtlarda hem parayı alıp ondan sonra kendinize kurşun asker mi yetiştireceksiniz? Bu ülkede bölücülüğe, ayrımcılığa yer yok. Siz bir çete oldunuz, bir örgüt oldunuz dolayısıyla da bunun hesabını vereceksiniz. Sizin adınıza, verdiğiniz bu emaneti koruma adına bunun hesabını soracağız."
Başbakan Erdoğan, ne yaparlarsa yapsınlar, milletin bunları artık çok iyi tanıdığını, kendilerinin de çok iyi anladığını ifade ederek, "Ama şunu unutmayın kardeşlerim Elazığlıların tam bunlar için söylenmiş güzel bir sözü var, nedir o? Gargaynan oturanın burnu pislikten gurtulmaz. Öyle mi? Gakgoşlar söylüyor işte, güveç gındıllanmış kapağını bulmuş. Tamam mı" diye konuştu.
-"Ey medya buradan fotoğrafı gösteriyorum"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Rize mitingindeki konuşmasına değinen Erdoğan, şunları belirtti:
"Dün CHP'nin genel müdürü Rize'de AK Parti'nin, yani bizim bayrak hassasiyetimizi soruşturuyor, sorguluyor. Bu CHP genel müdürünün ya bizimle bayrak konusunda yarış etmesi mümkün mü? Neymiş, Edirne'de Kırkpınar'da bayrak önden geçerken bakan arkadaşlarımız, bir taraftan 10. Yıl Marşı çalıyor, ayağa kalkmamış. Bahane bu. 'Ya bayrak önden geçerken ayağa kalkılmaz mı?' Sen şimdi dur dur, CHP'nin genel müdürü, sana ben şimdi burada enterasan bir fotoğraf göstereceğim. 2011 yılı mayıs ayında Hakkari'de bunlar BDP ile bir anlaşma yapıyorlar ve bu anlaşma neticesinde, çünkü Hakkari'ye giremiyor, çok enteresan. Onlar da diyor ki, 'tamam biz seni Hakkari'de destekleriz gel, gel ama Türk bayrağıyla gelmeyeceksin. Partinin bayrağını sallandırabilirsin ama Türk bayrağını sallandıramazsın.' Bu CHP'nin genel müdürü bunu kabul ediyor, biliyor musunuz? Şimdi ey medya bak şimdi ben buradan fotoğrafı gösteriyorum, şurada bir tane Türk bayrağı var mı? Meydanı görüyor musun meydanı? Bak bu meydana bak işte bir de Hakkari'de 2011 seçimlerinde CHP'nin meydan mitingindeki meydana bak. Türk bayrağımızı orada dalgalandırmamak suretiyle zannediyor ki ben burada derece alacağım."
CHP'nin o seçimlerde orada 4. parti olduğunu belirten Erdoğan, "Türk bayrağını sallandırmadığı halde. Zannetti ki BDP'liler bana oy verecek. Biz yine orada 2. parti olduk ama o 4 oldu. Nal topluyor nal. Bunlar siyasetin acemisi. Hala bu işi anlayamadılar, öğrenemediler, kimin bayrak dostu kimin bayrak karşıtı olduğunu anlayın" diye konuştu.
-Rabia işareti
Muhalefet liderlerinin Rabia işaretini öğrendiğini belirten Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bu ara baktım ikisi de Rabia işareti yapıyor. Bunun içeriği ne diye sor bilmezler. Ama Tayyip Erdoğan'ın Rabia işaretinin içinde bir anlam var. Ne var? Bir tek millet var. Afyonkarahisar'dan çıkarken bu dört başlığımızı açıkladık. Tek millet. Nedir o? Türküyle, Kürdüyle, Zazasıyla, Gürcüsüyle, Abhazasıyla, Arnavutuyla, Boşnağıyla velhasıl yaradılanı Yaradan'dan ötürü severiz. Bizde ayrım yok. 77 milyon tek millet. İki tek bayrak. Bayrağımızın rengi şehidimizin kanıdır. Hilal bağımsızlığımızın ifadesidir, yıldız şehidimizin simgesidir. Baktım ki aynen okuduğum şiiiri o da okudu. Ya patenti bize ait bir sor be. Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır. Biz bunun şairiyle doğduk ve bunun şairiyle büyüdük. Büyük kızım, ilkokuldayken şiir yarışması var, 'baba ben hangi şiiri okuyayım' dedi. Ben de kızıma dedim ki, 'Kızım Arif Nihat Asya'nın bayrak şiiri var. Sen Arif Nihat Aysa'nın bayrak şiirini okuyacaksın. Biz bayrak idrakini, bayrak şuurunu böyle aldık. Bugünlere de böyle geldik ey CHP'nin genel müdürü sen bunu yakalayamazsın. Tek vatan. Dedik ya, bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır. İşte burada uğrunda ölebilecek insanların olduğu bir gakgoşlar diyarı var. Tek vatan, onun için 780 bin metrekareyle tek vatan."
İktidara geldiklerinde 26 havalimanı bulunduğunu, bu sayıyı 52'ye çıkardıklarını anımsatan Erdoğan, "11 yıl önce deseydik ki Elaziz'in havalimanı bu kadar güzel olacak buna inanır mıydınız? Şırnak'a havalimanı olacak dense inanır mıydınız? Ağrı'ya, Iğdır'a, Kars'a, Hakkari'ye havalimanı olacak dense inanır mıydınız? Hakkari hariç kendileri engelliyor yalnız onu da söyleyeyim hepsine havalimanını yaptık, açtık. 26'dan 52'ye çıkardık, biz buyuz be" dedi.
Bununla bitmediğini ifade eden Erdoğan, "Dördüncüsü tek devlet. Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. İşte Kılıçdaroğlu bu işaret bu anlama gelir, sen bunu anla, bunu öğren, böyle durup dururken yapılmış bir işaret değil. Ama o bunları söylemekte zorlanır, içeriğini bu şekilde dolduramaz" diye konuştu.
(Sürecek)