'İslami Finans'taki İslami ifadesi tartışılıyor
Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü İbrahim Turhan, ''İslami finans' kavramsallaştırmasına ilişkin ''Ben Türkiye'deki isimlendirmenin çok isabetli olduğunu düşünüyorum' dedi.
12 Yıl Önce Güncellendi
2014-03-04 15:04:51
Borsa İstanbul Araştırma Bölümü tarafından organize edilen İslami Finans Konferansı serisinin "Katılım Modelinin Finansa Etkileri" temasıyla gerçekleştirilen ilk toplantısında, "İslami finans" kavramı üzerine bir tartışma gündeme geldi.
Lüksemburg Borsası Üst Yöneticisi (CEO) Robert Scharfe, konferans kapsamındaki panelde, faizsiz finansın geleceğinin parlak olduğunu, ancak isminde yer alan "İslami" ifadesinin diğer ülkelerdeki ilgiyi kısıtlayabildiğini dile getirdi.
Aynı panelde, Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Turhan ise İslami finansman araçları ifadesindeki "İslami" ifadesinin bazı ülkelerin konuya mesafeli yaklaşmasına sebep olabildiğini söyledi.
Daha sonra, konuya ilişkin detaylı görüşlerine başvurulan İbrahim Turhan, İslam'ın tabii hal ile uyum içinde olmasından dolayı aslında varlıkları veya işlemleri "İslami" diye ayrıca özel olarak nitelendirmeye gerek olmadığını ifade etti.
Bu alanda yapılan işin finansman veya bankacılık yönüyle aslında konvansiyonel alanla birçok ortaklık taşıdığına işaret eden Turhan, farklılıklar olsa da bunlar üzerinde çok fazla durmanın aslında bu alandaki hedefleri daralttığını dile getirdi.
Turhan, "Konvansiyonel bankacılık da bankacılık, katılım bankacılığı da bankacılık. Konvansiyonel finans da finans, katılım finansmanı da finans. Benzerlikler tabii ki olacak ama varlıklar, aralarında çok benzerlik var diye aynı şey olmazlar" dedi.
Lüksemburg Borsası CEO'su Scharfe'nin "İslami finanstan bahsettiğim zaman, bana 'Bunun için Müslüman olmamız gerekiyor mu' diye soruyorlar" sözlerine atıf yapan Turhan, "Bu algı doğru değil. Ben Türkiye'deki isimlendirmenin çok isabetli olduğunu düşünüyorum. Biz 'katılım bankacılığı' diye isimlendiriyoruz. Borsadaki endeksi 'katılım endeksi' diye isimlendiriyoruz. Bu anlamda öncelikle kendi düşünce dünyamızda bir değişiklik yapmalıyız ki bunu daha geniş kitlelere açabilelim" diye konuştu.
Nobel ödülü sahibi akademisyen James Mirrlees'in birkaç yıl önce bir konferansta "Özellikle bu son kriz gösterdi ki bizim İslami finanstan öğrenmemiz gereken çok şey var" dediğini aktaran Turhan, şunları kaydetti:
"Bu, çok önemli bir tespit. Gerçekten de reel iktisadi faaliyetle finans sektörü arasındaki ilişkinin daha güçlü ve doğrudan kurulduğu İslami finans, özellikle son krizden sonra birçok insanın daha fazla ilgisini çekmeye başladı. Bu anlamda da bizim daha çok çalışmamız ve bu prensipler çerçevesinde geliştirilen ürün çeşitliliğini artırmamız gerekiyor. Yani bunu birkaç ürün, birkaç sözleşme, birkaç finansman türüne hapsedersek hem kendimize hem de dünyaya karşı aslında sorumluluğumuzu yerine getirmemiş oluruz. Biz o anlamda Borsa İstanbul olarak ürün çeşitliliğini artırmak için borsa yatırım fonlarını, emtiaya dayalı sözleşmeleri, kıymetli madene dayalı sözleşmeleri, hatta sukuk piyasasındaki likiditeyi artırmak üzere bunların repo benzeri teminatlandırılmış geri alım işlemlerine konu edilmesi de dahil edilmek üzere faaliyet gösteriyoruz."
Turhan, bu anlamda 2013 yılı sonunda Borsa İstanbul bünyesinde açılışını yaptıkları Dünya Bankası Küresel İslami Finans Geliştirme Merkezi'nin önemli katkı sağlayacağını düşündüklerini belirterek, Borsa İstanbul olarak böyle bir girişime ev sahipliği yaptıklarından dolayı iftihar ettiklerini de sözlerine ekledi.
SON VİDEO HABER
Haber Ara