Avukatlar Emrah Sancar ve Veysel Emre Gelibolu'nun yazılı açıklamasında, son zamanlarda bazı medya organlarında Adana Vali Coş hakkında gerçek dışı, kasıtlı haber ve yorum yapıldığı belirtildi.
Bir gazetede yer alan haberle ilgili cevap ve düzeltme haklarının sonuna kadar kullanılacağı vurgulanan açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Kesinlikle bilinmelidir ki müvekkilimiz sayın valinin telefon dinletme, teknik takip gibi konularda hiçbir görevi, yetkisi ve sorumluluğu olmadığı gibi bu konuda hiç kimseden bir isteği de yoktur. Dolayısıyla bu konuda müvekkilimiz aleyhine ortaya atılan tüm iddialar asılsız, mesnetsiz, gerçek dışı ve maksatlıdır. Hukukun temel prensiplerinden biri iddia edenin ispatla yükümlü olmasıdır. Bu konudaki tüm iddialar yargıya intikal ettirilmiş ve ettirilmekte olup, yargı nezdinde iddiasını ispatlayamayanlar müfteri durumuna düşecek ve müvekkilimizin kişilik haklarına zarar vermenin hukuki sonuçlarına katlanacaktır. Yine aynı haberde bir diğer müvekkilimiz Adana Valiliği Özel Kalem Müdürü Vahdettin Sakallı hakkında, T. Talaş isimli şahıs kendisi hakkında bir takım özel görüntüleri bulundurduğu iddiasıyla suç duyurusunda bulunmuş ancak Adana Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma dosyasına takipsizlik kararı vermiş ve gerekçe olarak da T. Talaş isimli şahsın, soyut iddialarından başka delile rastlanılmadığını göstermiştir."
Adı geçen kişinin, hakkında açılan davada cezaya mahkum edildiği belirtilen açıklamada, şöyle denildi:
"Kendi özel hayatı söz konusu olduğunda bu denli hassasiyet gösteren ve dahası evli olmasına rağmen internet sitelerine genç bir kızla nahoş görüntüleri düşen T. Talaş, karalamak, itibarsızlaştırmak, görev yapmasını engellemek amacıyla müvekkilimiz valinin özel hayatı, şeref ve haysiyeti ile alakalı iğrenç iftiralar, telefon dinletme de dahil asılsız isnatlar içeren yüzlerce mektubun 550 milletvekili ve 80 il valisine gönderilmesi olayı nedeniyle Adana 6. Asliye Ceza Mahkemesi'nde sanık sıfatıyla yargılanmış, bu yargılama sonucunda, anılan iftira mektuplarını gönderdiği sabit görülmüş ve hakkında mahkumiyete karar verilmiştir. Ancak yerel mahkemece verilen ceza tarafımızca yeterli görülmediğinden Yargıtay'a temyiz yoluna gidilmiştir."
