Tanrıkulu, partisinin Yalova Belediye Başkan adayı Vefa Salman'ın bir restoranda düzenlediği kahvaltıda yaptığı konuşmada Türkiye'nin zor bir süreçten geçtiğini söyledi.
Yalova'da miadını doldurmuş bir belediye başkanının olduğunu öne süren Tanrıkulu, "Nasıl Adalet ve Kalkınma iktidarını Türkiye'de sıfırlayacaksak, Başbakan'ın deyimiyle, Yalova'da da Adalet ve Kalkınma Partisinin iktidarını sıfırlayacağız. Burada da solun ve sosyal demokratların iktidarını kuracağız 30 Mart'ta. Bu inançla buradayız" dedi.
Yasaların TBMM'den hızlı şekilde çıkarıldığını iddia eden Tanrıkulu, şöyle konuştu:
"Türkiye gerçekten tarihinin en büyük krizini yaşıyor. HSYK yasası, MİT yasası, internet yasakları yasası ve özel yetkili mahkemeler yasasıyla Adalet ve Kalkınma Partisi bir panik durumu içerisinde olduğunu göstermiştir. Öncelikle özel yetkili mahkemeler yasası içerisine koyduğu düzenlemelerle fezlekeleri bir daha meclis gündemine getirmemeyi amaçlamıştır. Amacı özel yetkili mahkemelerin kaldırılması değildir. Eğer öyle bir amaçları olsaydı CHP, 2004'ten bu yana özel yetkili mahkemelerin kaldırılmasını istiyordu zaten. Ancak tam da bugünlerde kendileriyle ilgili soruşturma başlarken özellikle fezlekeler iade edildikten sonra bu yasayı çıkartarak fezlekelerin dayanağı olan, yasal dinlemeleri ve teknik takipleri etkisiz hale getirmek amacıyla bu yasayı çıkardılar. Fezlekeler iade edildi. İade edildikten sonra şimdi bu yasa yürürlüğü girdi. 15-30 günlük süreler içerisinde teknik takip ve yasal dinlemelerle oluşan deliller ile fezlekeler sonucunda da oluşan iddianameleri yok sayacaklar."
-MİT ile ilgili kanun teklifi
TBMM Genel Kurul gündeminde bulunan Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ile ilgili kanun teklifini de değerlendiren Tanrıkulu, şöyle dedi:
"HSYK yasası maalesef Cumhurbaşkanı tarafından onaylandı ve yürürlüğe girdi. Bugün itibarıyla, atanmış 480 hakim ve savcının görevine son verildi. İdari personelin görevine son verildi ve HSYK'yı Adalet Bakanlığının bir şube müdürlüğüne dönüştürdüler. Türkiye'de yargıyla, yürütme organını Başbakan'a bağladılar. Bütün bunları son 15 gün içerisinde yaptılar. Türkiye'nin önceliğinde birçok yasa olmasına rağmen Adalet ve Kalkınma Partisi, Başbakan, 17 Aralık'tan sonra oluşan durumu ortadan kaldırmak amacıyla bütün bu yasaları yürürlüğe soktu. Bütün bu yasalara rağmen kamunun, toplumun vicdanında aklanmaları mümkün değil. Dün Başbakan'ı Uşak'ta ve Burdur'da izledik. Tam bir panik hali içerisinde. O panik halinden de kurtulmasının imkanı yok. Biz burada da meydanlarda, onlar yasaklasalar, yok saysalar da onların o panik durumunu bütün milletimize göstereceğiz. Bursa'da da Çanakkale'de de göstereceğiz. Onları bu toplumun vicdanında mahkum etmeye devam edeceğiz. 30 Mart'ta da solun ve sosyal demokrasinin iktidarını yerelde bulacağız."