TIMETURK / Haber Merkezi
- Terörle Mücadele Kanununun 10 uncu maddesi ile 6352 sayılı Kanunun geçici 2 nci maddesinin yürürlükten kaldırılması suretiyle, terör suçları ile bazı suçlara bakmak amacıyla kurulan ağır ceza mahkemeleri ve bu suçları soruşturmakla görevli Cumhuriyet savcılarının görevleri sona ermektedir.
- Özel yetkili mahkemelerin görevlerine giren suçlara genel yetkili ağır ceza mahkemeleri bakacaktır.
- Kişisel verilerin kaydedilmesi (m. 135), verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme(m. 136) ve verileri yok etmeme suçlarının (m. 138) cezaları artırılmaktadır.
- Gözaltı kararı verilebilmesi için “somut delillerin” bulunması zorunluluğu getirilmektedir.
- Hakkındaki yakalama kararı nedeniyle yakalanan kişinin yetkili hâkim veya mahkeme önüne çıkarılamaması nedeniyle zorunlu olarak tutuklu kalmasını engellemek amacıyla bu kişilerin ifadelerinin sesli ve görüntülü iletişim sistemleri kullanılarak alınmasına imkân sağlanmaktadır.
- Tutuklama kararı verilebilmesi için “somut delil” kriteri getirilmektedir.
- Tutukluluk süresi azami 5 yılla sınırlandırılmaktadır.
- Arama yapılabilmesi için “somut delillere dayalı kuvvetli şüphe” ölçütü getirilmektedir.
- Taşınmazlara, hak ve alacaklara elkonulabilmesi için “somut delillere dayalı kuvvetli şüphe” ölçütü getirilmektedir. Ayrıca, bu tedbirlere karar verilebilmesi için elkoyma işleminden önce BDDK, SPK, MASAK, Hazine Müsteşarlığı ve Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumundan rapor alınması zorunluluğu getirilmektedir. Yapılan düzenlemeyle elkoymaya ağır ceza mahkemesince oy birliğiyle karar verilmesi, itiraz üzerine bu tedbire karar verilebilmesi için de oybirliği aranması öngörülmektedir. Suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçu (m. 220) bakımından bu tedbir uygulanamayacaktır.
- Bilgisayarlarda arama, kopyalama ve elkoyma yapılabilmesi için “somut delillere dayalı kuvvetli şüphe” ölçütü getirilmektedir. Ayrıca, kişinin istemi aranmaksızın elkoyma işlemi sırasında bilgisayardaki bütün verilerin yedeğinden bir kopyanın şüpheliye verilmesi zorunluluğu getirilmektedir.
- İletişimin tespiti için “somut delillere dayalı kuvvetli şüphe” ölçütü getirilmektedir. Bununla birlikte, bu tedbirin uygulanabilmesi için ağır ceza mahkemesinin oy birliğiyle karar vermesi, itiraz üzerine bu tedbire karar verilebilmesi için de oybirliği aranması yönünde düzenleme yapılmaktadır. Bu tedbir için talepte bulunulurken tedbir uygulanacak hattın veya iletişim aracının sahibini gösterir bir belgenin eklenmesi zorunluluğu getirilmektedir. Tedbirin uygulanacağı süreler, 6 aydan 3 aya indirilmekte ve örgütlü suçlar bakımından müteaddit defalar uzatılmasına imkan veren hüküm en fazla 3 ayla sınırlandırılmaktadır. Öte yandan, suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçu (m. 220) bakımından bu tedbir uygulanamayacaktır. Bununla birlikte, bu tedbirin uygulanabileceği kataloga nitelikli hırsızlık ve yağma suçları eklenmek suretiyle bu suçlar bakımından da bu tedbire başvurulabilme olanağı getirilmektedir.
- Gizli soruşturmacı görevlendirilmesi için “somut delillere dayalı kuvvetli şüphe” ölçütü getirilmektedir. Bununla birlikte, bu tedbirin uygulanabilmesi için ağır ceza mahkemesinin oy birliğiyle karar vermesi, itiraz üzerine bu tedbire karar verilebilmesi için de oybirliği aranması yönünde düzenleme yapılmaktadır. Yapılan diğer bir düzenlemeyle de suçla bağlantılı olmayan kişisel bilgilerin derhal yok edileceği hüküm altına alınmaktadır.
- Teknik araçlarla izleme için “somut delillere dayalı kuvvetli şüphe” ölçütü getirilmektedir. Bununla birlikte, bu tedbirin uygulanabilmesi için ağır ceza mahkemesinin oy birliğiyle karar vermesi, itiraz üzerine bu tedbire karar verilebilmesi için de oybirliği aranması yönünde düzenleme yapılmaktadır. Bu tedbirin uygulanacağı süreler 8 haftadan üç haftaya indirilmekte ve örgütlü suçlar bakımından müteaddit defalar uzatılmasına ilişkin hüküm en fazla bir haftayla sınırlandırılmaktadır. Öte yandan, suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçu (m. 220) bakımından bu tedbir uygulanamayacaktır. Bununla birlikte, bu tedbirin uygulanabileceği kataloga nitelikli hırsızlık ve yağma suçları eklenmek suretiyle bu suçlar bakımından da bu tedbire başvurulabilme olanağı getirilmektedir.
- Müdafiin dosya içeriğini inceleyebilmesi konusundaki kısıtlama kaldırılmaktadır.
- Terörle mücadelede görev alan kolluk görevlilerinin korunması amacıyla bu kişiler tarafından tutulan tutanaklarda açık kimlik yerine sicil numarası yazılması uygulamasının devamı sağlanmaktadır.
- Hâkim ve Cumhuriyet savcılarına karşı açılacak tazminat davalarının usul ve esaslarını belirleyen 2802 sayılı Kanunun 93/A maddesi yürürlükten kaldırılmaktadır.