Gündoğan, Yunus Emre Yerleşkesi'ndeki Taş Bina'da düzenlediği basın toplantısında, Anadolu Üniversitesi olarak eğitiminde nicelikten daha çok niteliğe önem vereceklerini söyledi.
Sadece örgün eğitimde değil açıköğretim de de ciddi çalışmaları olduğunu anlatan Gündoğan, "Örneğin, 'E-öğrenme Seferberliği' ile sadece kendi öğrencilerimize değil, Türkiye'deki tüm üniversite öğrencilerine, eğitim öğretim almak isteyen herkese hizmet etmek istiyoruz. 2547 sayılı (yükseköğretim) kanunda bir takım değişiklikler talep ediyoruz. Bu değişikliklerle birlikte açıköğretim sisteminde de ciddi bir açılım yapmayı planlıyoruz" diye konuştu.
Rektör Gündoğan, örgün eğitimdeki öğrenci sayısının 30 bini geçtiğini, AÜ'nün gelecek dönem örgün eğitimdeki yapısının daha güçlü olacağını, açıköğretimde de buna paralel daha kaliteli ve nitelikli eğitim sunacaklarını aktardı.
- AÜ'den farklı kurumlara yılda 56 sınav
Açıköğretim sisteminde, planlamaların bir yıl önceden yapıldığına dikkati çeken Gündoğan, şöyle konuştu:
"Türkiye'de merkezi sınav yapan üç kurum var. Milli Eğitim Bakanlığı, ÖSYM (Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi) ile Anadolu Üniversitesi. Türkiye'de Milli Eğitim'e ait bütün binalar, bir yıldan önceden bu üç kurum tarafından hafta hafta paylaşılıyor. Bizim yaptığımız sadece açıköğretim sınavı değil. Farklı kurumlara yılda 56 sınav yapıyoruz. Milli Eğitim Bakanlığının, ÖSYM'nin sınavları da var. Bir yıl önceden tüm binalar rezerve edilmiş durumda. Bir bütünleme sınavı kararı almamız durumunda, bunu ancak bir yıl sonra uygulama şansımız var."
"Anadolu Üniversitesi, araştırma faaliyetleriyle de göz dolduracak" diyen Gündoğan, son 4 yılda bilimsel araştırma proje sayısının çok arttığını vurguladı.
Gündoğan, Kalkınma Bakanlığından 3 yıl önce aldıkları "Raylı Sistemler Mükemmeliyet Merkezi ve Havacılık Mükemmeliyet Merkezi" adı altındaki iki projenin de belli aşamalara geldiğini açıkladı.
- "Üniversitelerin başarı kriteri, bilimsel yayına odaklı olmamalı"
AÜ'nün yılda 2 bine yakın etkinlik düzenlediğini, üniversitenin kente katkısının bu boyutuyla da değerlendirilmesini isteyen Gündoğan, dünya üniversiteler ligindeki yerleri ve hedefleriyle ilgili soru üzerine ise şunları kaydetti:
"Hedefimiz Anadolu Üniversitesini, üniversite liginde önce Türkiye'de sonra dünyada üst sıralara çıkarmak. Üniversitelerin başarı kriteri, bilimsel yayına odaklı olmamalı. Tabii ki bilimsel yayın faaliyeti, önemli. Türkiye'de ve dünyada yapılan çeşitli araştırmalar var. Ülkemizde de son yıllarda URAP'ın yaptığı araştırmalar var. Üniversiteleri sınıflandırırken, 'salt bilimsel yayın düzeyi şudur' şeklinde yaklaşmamak lazım. Toplumsal katkı anlamında, üniversitelerin katkılarını da dikkate almak lazım. Böyle bir sınıflandırma şimdiye kadar yapılmadı. Türkiye'de ya da dünyada kaç üniversite, ülkesinin dışındaki bir cezaevinde yatan vatandaşına orada eğitim veriyor ve bunun değeri nedir, puanı kaçtır? Şu an Anadolu Üniversitesi, Almanya'nın Köln kentindeki cezaevinde yatan bir Türk'e eğitim veriyor, cezaevinde sınavını yapıyor. Acaba kaç üniversite bunu yapar? Bunun bu sıralamadaki puanı kaçtır? Anadolu Üniversitesi, Türkiye'nin en ücra köşesindeki köyde yaşayan bir çobana, cezaevlerinde yatan mahkumlara eğitim veriyor. Bunun, üniversitelerin sıralamasındaki puanı kaçtır? Yok. Anadolu Üniversitesinin, konservatuvarı, güzel sanatlarıyla sanatsal ve kültürel faaliyetlere çok ciddi katkıları var. Bunun puanı kaçtır? Yok. Dolayısıyla Science Citation Index'li dergilerde yayınlanmış yayınlar itibariyle sıralama yaptığınızda, belki Anadolu Üniversitesi hak ettiği yerde görülmeyebilir ama biz şunu diyoruz, aslında üniversiteleri toptan bir sıralamaya koymamak, bilim alanları itibariyle sıralamak lazım."
Gündoğan, akademik performansa dayalı üniversiteler sıralamasının daha makul olduğunu savunarak, "Bildiğim kadarıyla URAP'ın son sıralamasında Anadolu Üniversitesi, mühendislik alanında yaklaşık 180 üniversite içerisinde 15'inci. Tabii bu yeri beğenmiyorum. İnşallah, daha ilerilere gidecek. Hedefimiz şu, kısa ve orta vadede Anadolu Üniversitesini Türkiye'deki ilk 10 üniversite arasına sokmak. Uzun vadede de ilk 5 üniversite içerisinde yer almasını sağlamak ve bu meşhur ilk 500 üniversiteye mutlaka girmek istiyoruz. Bu konuda ayaklarımızın yere basması lazım. Bu, çok kolay değil, zaman alan bir iş. Bunun tohumlarını bugünden itibaren atacağız, ciddi çalışma içerisindeyiz. 4-5 yıl sonra Anadolu Üniversitesinin sıralamalarda yerinin hızla yükseldiğini göreceksiniz" değerlendirmesinde bulundu.
Rektör Gündoğan'ın gazetecilerin değişik konularda sorularını da yanıtladığı toplantıda, yardımcıları da hazır bulundu.
