Öztürk, "Barış Kartalı" projesi kapsamında havadan ihbar ve kontrol uçağının, 3. Ana Jet Üssü'nde düzenlenen Hava Kuvvetleri Komutanlığı envanterine giriş töreninde, hava kuvvetleri için 2014'ün tarihteki pek çok ilkin, vizyon doğrultusunda kazanılan önemli yeteneklerin envantere girmesinde tarihi bir yıl olduğunu söyledi.
Tarihi günlerden birinin daha idrak edildiğine işaret eden Öztürk, "Bugün dünyada az sayıda hava kuvvetlerinin sahibi olduğu bir yetenek, Türk Hava Kuvvetleri tarafından kazanılmaktadır. HİK uçaklarımızın üzerinde dünyanın en gelişmiş ve en modern radar sistemleri bulunmaktadır. Türkiye, Avustralya ve Güney Kore'nin ardından bu özellikleri sahip HİK uçaklarını envanterine alan üçüncü ülke durumundadır" diye konuştu.
Hava kuvvetleri olarak içinde bulunulan dönemde pek çok projeyi sonuçlandırarak, kıtasında etkin, bölgesinde lider bir hava uzay ve bilgi gücü olma yolunda önemli kabiliyetler kazanıldığına dikkati çeken Öztürk, Türk Havva Kuvvetleri'nin ebedi başkomutanı ve en büyük havacı Mustafa Kemal Atatürk'ün eşsiz öngörüsüyle havacıların çizdiği yolda emin adımlarla yürüdüğünü dile getirdi.
- "Hava sahamız daha etkin şekilde gözetlenebilecek"
"Bizler 'istikbal göklerdedir' temel parolası üzerinden, yüksekleri hedeflemekte ve çağımızla yarışmaktayız. Ülkemizin ve milletimizin desteğiyle gücümüze güç katarak, hedeflerimize doğru, emin adımlarla ilerliyoruz. Hava gücü sadece muharip unsurlardan oluşmaz. Muharip unsurların, görevlerini yerine getirirken destek unsurlarına ihtiyacı vardır. Bazen destek unsurları ise kuvvet çarpanı olarak adlandırılır" diyen Öztürk, şöyle devam etti:
"Kuvvet çarpanları, muharip unsurların etkinliklerini artırır, sayısal değerlerini daha güçlü hale getirir. Bugün hava kuvvetleri saflarına dahil ettiğimiz HİK uçakları, en önemli kuvvet çarpanlarımızdan biri olmuştur. Yüksek seviyede durumsal farkındalık, merkezi sevk ve idare, hava gücünün temel gereksinimleridir. Bunun için dost ve düşman unsurlarının tespiti ve teşhisi, kara, deniz ve havadaki yayın kaynaklarının belirlenmesi, düşman muhabere düzeninin ve tamamlanmış hava resminin üretilmesi, bu bilginin komuta kontrol merkezlerine, havadaki uçaklarımıza aktarılması gerekmektedir. Türk Hava Kuvvetleri, ihbar ve kontrol faaliyetlerini, bugüne kadar yurt çapına yaymış olan radar menziliyle yerine getirmekteydi. Yerdeki radarlarımız açısından en önemli kısım arazi engebeleri, sabit konuş durumu, yüksek irtifa görev yapan HİK uçakları, yerdeki radarlara göre daha büyük ve geniş görüş alanlarına sahiptir. Dağların arkaları ve vadi içlerindeki arazi engebelerinden etkilenme olasılıkları daha düşüktür. Yerdeki radarlarımızın devre dışı kaldığı durumlarda oluşacak açık, HİK uçakları tarafından süratle karşılanacaktır. Türk hava sahasına yaklaşan uçaklar, helikopterler, füzeler, güçlü radar ve algılama sistemleriyle daha uzak mesafelerden tespit edilecek, hava sahamız daha etkin şekilde gözetlenebilecek."
- Dağın arkasını gören gözler olacak
Öztürk, HİK uçaklarının "Göz ola dağın arkasını göre, akıl ola başa geleceği bile" atasözünde olduğu gibi, hava kuvvetlerinin dağın arkasını gören gözleri olacağına değinerek, "Göz dağın arkasını görünce, akıl da başa gelecek, hareket ortamında karar vericiler komutanına, daha hızlı ve isabetli kararlar verebilecek" ifadesini kullandı
HİK uçağının sadece uçan bir radar değil, özellikleri itibarıyla komuta kontrol unsuru olduğunu vurgulayan Öztürk, "Yerde konuşlu komuta kontrol merkezli desteklemede kullanılabileceği gibi, gerektiğinde bağımsız olarak da kullanılabilmektedir. Uçaklarımız sadece hava kuvvetlerini değil, kara ve deniz kuvvetlerimizi de etkinlikle destekleyecektir. Hava kuvvetleri, müşterek harekatın planlamasına, icrasına ve kontrolüne verdiği desteği daha güçlü ve hızlı biçimde sağlamaya devam edecektir" şeklinde konuştu.
- "Türk milletinin barışı korumadaki kararlılığının göstergesidir"
Türkiye'nin BM ve NATO'ya sağladığı desteğin, bu uçakların kullanımıyla daha da artacağına işaret eden Öztürk, şunları kaydetti:
"Uçaklarımız barışı koruma ve barışı destekleme kapsamındaki görevleriyle, şanlı bayrağımızı dünyanın dört bir yanında dalgalandıracak, ülkemizin prestijini daha da yükseltecektir. Uçaklarımız, sahip olduğu gelişmiş sensörler ve iletişim araçlarıyla, bilgi üstünlüğü sağlanmasında önemli rol oynayacaktır. Barış kartalı uçakları, Türk milletinin barışı korumadaki kararlılığının göstergesidir. Harpte kullanımları gerektiği taktirde kesin sonuçlu bir zaferin kazanılmasında kuvvet çarpanı olarak görevlerini yerine getirecektir."