Komisyon üyeleriyle İzmir Valisi Mustafa Toprak'ı ziyaret eden Sefer, ziyaretin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, göçün insanlığın bir olgusu olduğunu hem Türkiye'yi hem de uluslararası alanı ilgilendiren bir konu olduğunu ifade etti.
Türkiye'nin göçle alakalı hem hukukunu düzenlediğini hem de yeni duruma adapte olmaya çalıştığını kaydeden Üstün, "Fiilen ülkemizde yaşayan göçmen sayısı sadece Suriyelilerden bakacak olursak 700 bini aştı" diye konuştu.
Ermenistan'dan Afrika'ya kadar birçok kişinin Türkiye'de göçmen olarak kaldığını, zaman zaman da transit yoluyla Avrupa'ya geçişler olduğunu dile getiren Üstün, göçmenlere imkanlar sunulurken zaman zaman birtakım olumsuzlukların da yaşandığına dikkati çekti.
Derme çatma deniz araçlarıyla, kayıklarla, botlarla geçişler sırasında ölümlerin olduğunu, bunlara insani olarak üzüldüklerini ifade eden Üstün, "Türkiye, göçmenlere, mültecilere bu kadar kaynak ayırırken, imkan sunarken iyi göç uygulamaları yaparken bu ölümlerin olması imajımıza da zarar veriyor. Okyanusu geçip derede boğulmak gibi durumla karşı karşıya kalıyoruz. Bu ölümlerin olmaması için bakanlıklarımız, valiliklerimiz, jandarmamız, sahil güvenliğimiz, polisimiz mücadele ediyor ama bu mücadeleye rağmen yine de istenmeyen olaylar olabiliyor" diye konuştu.
TBMM İnsan Hakları Komisyonu bünyesindeki Göçmen Alt Komisyonu'nun 4 yıl boyunca kapatılmadan Türkiye'ye gelen göçmenlerin daha iyi şartlarda yaşamlarını sürmesi için mücadele edip rapor sunduğunu, uluslararası kurullara bu raporları sunduğunu, bugün de İzmir'e transit geçişlerle yaşanan sorunları yerinde incelemek üzere geldiklerini anlatan Üstün, Vali Toprak'tan bu konuda bilgi aldıklarına değindi.
Üstün, daha sonra ise geri gönderme merkezini ziyaret ederek buranın şartlarına bakacaklarını, Çeşme'de de sahil boyunca geçişlerin yapıldığı noktalarda incelemede bulunacaklarını söyledi.
Türkiye'nin girintili çıkıntılı çok geniş bir sahil bandının olduğunu, geçişlerin nereden, nasıl yapıldığını anlamaya çalıştıklarını kaydeden Üstün, bunların yerinde görülüp raporlanacağını, muhataplara sunulacağını belirtti.
- 30 bine yakın Ermeni Türkiye'de
Göçmenlere gerekli hizmeti sunan kamu kurumlarının yöneticilerine teşekkür eden Üstün, biraz daha gayret beklediklerini, bu istenmeyen olayların olmamasını dilediklerini ifade etti.
Üstün, şöyle konuştu:
"Bu kadar yatırım yaptığımız alanda daha iyi sonuçlar almak adına hep birlikte gayretimiz var. Meclisimiz de millet adına inceleme, denetim yapıyor. Bütün partilerden burada milletvekili arkadaşlarımız var. Meclis olarak bu konuya dikkati çekmek adına buradayız. Son derece verimli incelemelerimiz oluyor. İncelemelerimize devam edeceğiz. Göçmen Alt Komisyonu'nu hiçbir zaman kapatmıyoruz. Yıl boyu değişik yerlerde incelemelerde bulunuyorlar. Daha önce Kilis'te, Adıyaman'da, Kahramanmaraş'ta, İstanbul, Edirne'de bulundu. Belki yakın zamanda yine Edirne'ye gidebiliriz. Kara geçişleri de hızlandı son olaylardan sonra. Suriye'de, Afganistan'ta, Myanmar'da olay olsa burada geçişler artıyor.
Türkiye hem transit hem hedef ülke haline geldi. Yani bizim pastamız büyüdükçe bu pastadan pay almak isteyen komşularımız, akrabalarımız var. Bu insanlar buraya kalmak için de zaman zaman geliyorlar. Şu anda 30 bine yakın Ermeni burada çalışmak için gelmiş ve kalıyor. Afrika'dan, Türk Cumhuriyetlerinden, Myanmar'dan dahi gelenler var. Türkiye, insani boyut açısından bakıyor. Göç hukukunda, göçe bakış açısından Türkiye'nin yaklaşım tarzı dünyaya örnek olacak bir tarzda. Çok büyük fedakarlıklar yapılıyor. Hem kamu bütçesinden fedakarlık yapıyor hem de sivil toplum açısından. Gerçekten insanlarımız son derece fedakar. Kendi ellerindeki ekmeğin yarısını paylaşıyor. Hem kurumlarımıza hem de fedakar insanlarımıza teşekkür ediyorum."
- Çiğli'de geri gönderme merkezi inşa ediliyor
İzmir Valisi Mustafa Toprak ise bu alanda var olan sorunları insani boyutunu kaçırmamak, hukuki boyutuna da uygulamak üzere çalışmalarını sürdürdüklerini, son zamanlarda hem sahil güvenlik hem jandarma hem de emniyetin bu konuda özel ihtimam gösterdiğini belirtti.
Çiğli'de geri gönderme merkezinin inşa edildiğini ifade eden Toprak, bu tür ziyaretlerin var olan sorunları aşmada kendilerini güçlendirdiğini kaydetti.
TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu üyeleri daha sonra Işıkkent'teki geri gönderim merkezini gezdi.