Merkeze bağlı Erenler köyünde yaşayan Nebahat ve İsmet Coşgun (78) çifti, evlerinin bahçesindeki 5 metrekarelik demirci atölyesinde çalışarak hem köylünün ihtiyacı olan tarım aletlerini yapıyor hem de geçimlerini sağlıyor.
İsmet Coşgun, 18 yaşında çırak olarak başladığı ve uzun yıllar ağabeyi ve eşi ile şehir merkezinde icra ettiği mesleğini, emekliliğinin ardından köyünde sürdürüyor. Nebahat Coşgun, ilerleyen yaşına rağmen eşine destek olmaya devam ediyor.
Yaklaşık 60 yıl önce mesleğe başladığını ve üç çocuğunu körük başında ter dökerek kazandığı parayla büyüttüğünü anlatan İsmet Coşgun, "Eşim olmazsa bu işi bugüne kadar yapamazdım. Her sabah eşimle atölyeye gelip, birlikte sıcak körüğün başında en az üç, dört saat çalışıyoruz" dedi.
Coşgun, sipariş üzerine tarım aletleri yaptıklarını belirterek, "Demir dövmek zor ancak mesleğimi sevdiğim için bırakamadım. Meslek zor olduğu için kimse yapmak istemiyor. Atölyemde çalıştıracak çırak bulamıyorum. Keşke gençlerimize mesleği öğretebilsem, bunu çok istiyorum ancak hiç kimse demircilik yapmayı arzu etmiyor" diye konuştu.
-"Eşim de ben de artık yaşlandık"
Üç çocuk ve 11 torun sahibi olduğunu ifade eden Nebahat Coşgun ise evlendikten sonra atölyede eşine yardım etmeye başladığını söyledi.
Demircilik mesleğinin zor olduğunu ancak kendisinin de eşi gibi mesleği sevdiğini vurgulayan Coşgun, "Köylünün ihtiyacı olan tarım aletlerini yapmak için gayret ediyoruz. Her sabah erkenden atölyeye gelip ateşi yakıyorum ve işleyeceğimiz demirleri ısıtıyorum. Eskisi gibi gücüm olmadığı için artık ara ara demir dövebiliyorum" dedi.
Coşgun, eşinin de kendisinin de artık yaşlandığını dile getirerek, şunları kaydetti:
"Yıllarca eşimin yanında çalıştım. Ev işlerini yaptım, çocuklarıma baktım hem de meslek öğrendim. Çocuklarımızı demircilikten kazandığımız parayla büyüttük, evlendirdik. Boş oturmayı sevmiyorum canım sıkılıyor ama artık yaşlandık. Yakın zamanda mesleği bırakmak istiyoruz. Benim için zor olacak fakat yapacak başka bir şey yok."