EZO Başkanı Bulut: Son 50 yılı en kurak dönemi yaşanıyor

Türkiye'nin önemli bir bölümü kuraklık tehlikesi yaşıyor. Marmara bölgesinde göllerde kuruma yaşanırken barajlarda su oranında ciddi düşüşler gözleniyor. Türkiye'nin en önemli hububat üretim merkezlerinden biri olan Elbistan Ovası da kuraklığın vurduğu merkezlerden. Geçtiğimiz hafta Türkiye genelinde Cuma namazı sonrasında yağmur duasına çıkılmış ve kurbanlar kesilmişti. Çimlenmenin zayıf olduğu tarlalar, çiftçileri korkutuyor. Elbistan Ziraat Odası(EZO) Başkanı Memet Ali Bulut, Elbistan Ovası'nın son 50 yılın en kurak dönemini yaşadığını belirtti.

Bu durumdan sadece çiftçilerin zarar görmeyeceğini herkesin zarar göreceğini kaydeden EZO Başkan Bulut, "Bilim adamları bizlere umut verici söylemiyor. Böyle giderse 2020 yılından sonra devletlerarası savaşın en önemli sebebi su olacak. Barajlar kuruyor. Bölgemizde yeterince baraj yok. Dolayısıyla çiftçi için yağış beklemekten başka çare yok." dedi.

Elbistan Ovası'nda 2013 yılı sonu itibariyle 200 bin ton Türkiye genelinde ise 22 milyon ton hububat üretimi gerçekleştirildiğini anlatan Başkan Bulut, yağışların yetersizliği sonrasında bu rakamın çok aşağılara düşeceğini bildirdi. Bulut, "Son 6 aydan bu yana doğru düzgün yağış olmadı. Tarlalar çimlenmedi. Çimlenen alanlarda kurumalar başladı. Tarlada yetişen buğdayın bir kilogramına bir litre su verilmesi gerekiyor. Bu bilim çevrelerince ifade edilen veri. Ancak bölgemizde yağış olmadı. Bölgemiz hububat deposu idi. İnşallah yaz döneminde geçen yılları arayıp hayıflanmayız." görüşünü aktardı.

YAŞLILAR HER 40 YILDA BİR KURAKLIK YAŞANDIĞINI BELİRTİYOR

Öte yandan Elbistan bölgesini bilen yaşlılar, bölgenin 40 yıl ara ile bu tür ciddi kuraklık yaşadığını belirtiyor. Türkiye'nin en önemli ovalarından biri olan Elbistan Ovası'nda yaşanan bu kuraklığın ürün ithalatı yapılan Ortadoğu ülkelerini bile etkileyeceği düşünülüyor.

Elbistan Ovası, Ceyhan Irmağı'nın önemli kolları olan Söğütlü, Harman ve Göksun çaylarının birleştiği yerin doğusunda yer alıyor. Akarsuların yoğun olmasına rağmen bölgede tarım sektörü yeterinde faydalanamıyor. Kuraklık tehlikesi çiftçileri alternatif çözüm yollarına yöneltiyor ancak, yağış dışında çiftçiyi sevindirecek başka bir alternatif düşünülmüyor.