Başbakan Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na: Sana pazar gününe kadar müsaade
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na seslenerek, "Sana pazar gününe kadar müsaade. Eğer pazar gününe kadar İstanbul Büşükşehir adayınla alakalı o yolsuzluk klasörünü açıklamazsan, ben CHP'nin özet raporunu, kendim aç
12 Yıl Önce Güncellendi
2014-01-24 16:15:45
Başbakan Erdoğan, partisinin Ankara ilçelerinin belediye başkan adaylarının tanıtım törenine katıldı. Ankara Kapalı Spor Salonu'nda gerçekleşen toplantıda konuşan Erdoğan, gündemdeki konular hakkında açıklamalarda bulundu.
HSYK düzenlemesi ile ilgili olarak devam eden çalışmalara değinen Erdoğan, "Günlerdir komisyonda şimdi de Parlamento'da bazı sıkıntılar yaşanıyor. Tabi ki yaptığımız görüşmelerde gönlümüz arzu ederdi ki, HSYK ile ilgili düzenleme konusunu bir anayasal değişikliği ile çözelim. Bu konuyla ilgili olarak Sayın Cumhurbaşkanımız bizi davet etti. Tek tek iktidar ve muhalefet partisi genel başkanları ile görüşmeler yaptı. Bu görüşmelerde ben Sayın Cumhurbaşkanımız'a 'birinci derecede anayasa değişikliği konusuna taraftarız, elimizden geleni yapmaya hazırız. Gerçi ben inanmıyorum, bunların bize destek vereceğine, katkı vereceklerine. Fakat sizin madem ki böyle bir arzunu var, biz buna uyarız. Ben yarın arkadaşlarımı bizzat muhalefet partilerine göndereceğim.' Ertesi gün Adalet Bakanım ve grup başkanvekilim Nurettin Canikli Bey'i gönderdim. CHP anında cevap vermedi. MHP bir çay dahi ikram etmedi. Arkadaşlarımızın girişi ve çıkışı neredeyse anında oldu. Bu milletin bir ananesi var, örfü var. Önemli değil. Arkadaşlarımız BDP'ye de gitti. BDP önce olumlu refleks verdi. Tabi anayasa değişikliği için BDP'nin oyu yeterli değil." diye konuştu.
MECLİS'TEKİ YUMRUKLU KAVGA
CHP'den 'biz katılmıyoruz' diye cevap geldiğini hatırlatan Erdoğan, Kılıçdaroğlu'na tepki gösterdi. Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: "Bu CHP'nin genel müdürü her zaman akşam başka konuşmuştur, sabah başka konuşmuştur. Dürüst değildir. Durum böyle olunca, biz o zaman dedik ki; 'yasal düzenlemeyi yapmaya devam edeceğiz' ve kavga gürültü, komisyondan geçti. Genel Kurul'a geldi. Genel Kurul'da da her türlü yaygara yapılıyor. Bildiğiniz gibi dün de, arzu edilmeyen durumlar oldu. Peki niye oldu? Siz bu ülkenin Başbakanı'na, bakanlarına, bu insanların ailelerine varıncaya kadar her türlü hakareti yapacaksınız, bu tür hakaretlere karşı oradaki AK Parti grubu kusura bakmayın herhalde şamar oğlanı değil. Onlarda bir yere kadar sabır sabır ondan sonra da artık dayanma yok. Tahammülünde bir sınırı var, onlarda kalkıp bizimde haysiyetimiz var, onurumuz var deyip, onun gereğini yapıyor."
"İSTANBUL ADAYINLA ALAKALI KLASÖRÜ AÇIKLA YOKSA BEN AÇIKLAYACAĞIM"
AK Parti'nin en büyük gücünün yolsuzluklarla mücadele olduğunu savunan Başbakan Erdoğan, Kılıçdaroğlu'na seslendi. Erdoğan, "Ey genel müdür o klasöre elini koyarak verdiğin pozun varya senin, İstanbul'a şimdi aday gösterdiğiniz şahsın yolsuzluk klasörüydü. Onu partinizden ihraç ederken o dosyaların önünde sen poz veriyordun, poz. Sana pazar gününe kadar müsaade. Eğer pazar gününe kadar İstanbul Büşükşehir adayınla alakalı o yolsuzluk klasörünü açıklamazsan, ben CHP'nin özet raporunu kendim açıklayacağım. Eğer dürüstsen, eğer yolsuzluğa karşı samimiysen önce İstanbul adayının klasörünü açıkla. Yoksa, ben açıklayacağım. Benim oğlumla ilgili, şahsımla alakalı söylediğin şeylerle de eğer namusluysan, şerefliysen kalk, belgelerini ortaya koy. Benim oğlumu, hiçbir zaman bu tür şeylerin içine karıştıramazsın.
Ama biz senin SGK'da yaptığın yolsuzlukları da biliyoruz. Onları da ben büyükşehir belediye başkanım Melih Bey'e havale ediyorum. Onları da sen açıkla. Rahşan affı çıkmamış olsaydı, bugün başka yerdeydin." sözlerini dile getirdi.
KASET OLAYINI YAPMAMIŞ OLSAYDIN ŞİMDİ BURADA DEĞİLDİN"
Deniz Baykal'a kurulan kaset komplosuna atıfta bulunan Erdoğan, "Sen kendi genel başkanına, eğer o kaset olayını yapmamış olsaydın, bugün zaten burada değildin. Sayın Baykal'a bu tezgahı kuranın da kim olduğu ortaya çıkıyor zaten. Demek ki, paralel kasetçiler de var her halde. Buralara gelmek isteyenler, bu oyunları da kullanmak suretiyle buralara gelebiliyorlar." iddiasında bulundu.
HSYK ile alakalı olarak dün ki olaylardan sonra arkadaşlarını topladığını kaydeden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "'Adalet Akademisi ile ilgili olan kısmı Meclis'ten geçirelim. HSYK ile ilgili olan kısmı şimdilik donduralım, mesafe alalım. Çünkü seçimler yaklaşıyor.' Arkadaşlarımızla hem fikir olduk. Sadece Adalet Akademisi ile ilgili kısmı, bunun yanında bir iki madde daha var onları da buna havale ederek, çıkaracağız.
"TAYYİP ERDOĞAN EMİR İLE İŞ YAPMAZ"
Şimdi birileri diyor ki; 'bir yerden emir mi aldın?' kusura bakmayın Tayyip Erdoğan emir ile iş yapmaz. Tayyip Erdoğan emirle iş yapmaz. Bizimle ancak müzakere yapılır. Çünkü biz aldığımız kararları istişare ile yaparız. Kimsenin emri ile iş yapmam. Bu benim karakterime terstir. Bizimle ancak müzakere yapılır. Çünkü biz aldığımız kararları istişare ile alırız dolayısı ile emirlerde bunu değiştirmez. Bunu da özellikle milletimizin bilmesini isterim. Gazetelerde bazı köşe yazılarının yazdığı yazı AK Parti iktidarına da yön vermez."
SURİYE'DEKİ KATLİAM FOTOĞRAFLARI
Suriye'deki katliamın boyutları gözler önüne seren, vicdanları sızlatan bazı fotoğraflar yayınlandığını hatırlatan Erdoğan, "CHP'den bu insanlık dışı manzara karşısında samimi bir söz işittiniz mi? daha dün akşam kem küm etti. Çünkü ikaz ettiler. Biri çıkıyor yarım ağızla Esed'i kınıyor, hemen arkasından bir başkası çıkıyor 'Esed'den daha iyisini görmedik' diyor. Esed'in o insanlık dışı, vicdan dışı vahşetine CHP ortak olmuştur. Esed ile aynı karede poz veren CHP'lilerin üzerine bu kan sıçramıştır. Bütün dünya fotoğraflar karşısında insanlığından utanırken, CHP dostu Esed'i temize çıkartmak için yine zulmün yanında yer almıştır.
Çıkıyor Dışişleri Bakanı Montrö'de utanmadan sıkılmadan teröristlerin Türkiye'de eğitildiğini söylüyor. Eğer bunların burada eğitildiğini ispat edemezseniz alçaksınız. Türkiye bugüne kadar Suriye'deki hiçbir terörist gruba eğitim vermemiştir. O, Suriye'nin işidir. Suriye'de bugün terör örgütleri varsa, onların oluşmasına neden olan da Esed rejimidir. Bu vahşete tepkisiz kalan herkes bu insanlık dışı manzaranın ortağıdır.
55 bin fotoğraf karesinde 15 bin insanın nasıl öldürüldüğünü görüp de Esed'in yanında yer alanlara söylüyorum. Bunun hesabını tarihe nasıl vereceksiniz. Suriye'de insanlık katlediliyor." ifadeleri kullandı.
SON VİDEO HABER
Haber Ara