Abdülhamit Bilici: Camianın suçu!
Zaman Gazetesi yazarı Abdülhamit Bilici bugünkü yazısında, hükümet ve cemaat arasındaki gerginliği ele aldı...
12 Yıl Önce Güncellendi
2014-01-04 02:16:11
Abdülhamit Bilici, "Camianın suçu!" başlıklı yazısında, cemaatin hatalarının da olabileceğini, bunu söylerken kullanılan üslubun ve eleştirinin önemli olduğunu belirtirken, olayı Afrika gezisinde Ece Temelkuran ve Cumhurbaşkanı Gül'ün arasında geçen bir diyalogla dile getirdi...
İşte Bilici'nin o yazısı:
Her topluluk gibi camianın da hataları olabilir. Bunlar yapıcı şekilde dile getirilse yol gösterici de olur.
Ama maksadın, bağcıyı dövmek olduğu anlaşılırsa içgüdüsel olarak dinleme yerine savunma refleksi öne çıkar.
Yapıcı eleştirilerin, ciddiye alındığına dair çarpıcı bir örnek hatırlıyorum. 3 sene önce Cumhurbaşkanı Gül’ün Kamerun ve Kongo ziyaretlerine katılan gazetecilerden Ece Temelkuran, Türk okulu ziyaretinde gördüğü bir tabloya üzülüp rahatsızlığını “Ey Afrika gençliği! Rahat, hazır ol!” başlıklı yazısıyla dile getirmişti.
Olay, Kongo’daki Türk okulu ziyaretindeki karşılama töreninde 6 yaşındaki 2 Kongolu kızın, “Rahat! Hazır ol!” komutlarıyla başlayıp İstiklâl Marşı’nın 10 kıtasını ezbere okumasıydı. Temelkuran, sohbet esnasında bu rahatsızlığını Gül’e de aktarmıştı.
Ertesi günkü durak Kamerun idi ve burada da Türk okulu ziyareti vardı. Ama tören bu kez “somut biçimde sivilleşmişti”. Çocuklar rahat bir pozisyonda “Gesi Bağları”nı söylüyordu. İstiklâl Marşı 10 kıtadan 2’ye inmişti. Türkiye dönüşü uçakta “Kamerun’daki tören daha sivildi, değil mi?” sorusuna Gül şu cevabı verecekti: “Telefon edip söyledim. Bunlar takdir ettiğimiz şeyler değil. Çocuklara bir daha böyle şeyler yaptırmamalarını söyledim.” Yapıcı eleştiri yazısı ve samimi bir telefon, anında yanlışın gözden geçirilip düzeltilmesini sağlamıştı.
Yapıcı eleştirilere anında cevap veren, makul insanların eleştirilerini dinlemek için özel toplantılar düzenleyen camiayı eleştirirken, yapıcı üslup kadar empati de lazım. Hakaret eden, sürekli iftira atıp yaftalayanlara diyecek söz yok ancak makul çerçevede camiayı eleştirenlerin, ülkede olup biten her şeyden sorumlu tutulan ve devletin tehdit listesinden hiç çıkmayan, fişlemelere konu olmaktan kurtulamayan camianın yerine kendini koyması çok iyi olur.
Mesela camiadan haklı olarak şeffaflık isteyenler, devletin en kozmik kararlarının alındığı MGK’da, “Gülen grubunun faaliyetlerine karşı alınması gereken tedbirler” kararını dikkatle okumalı. 25 Ağustos 2004 tarihli toplantıda, Hizmet’e ait faaliyetlerin tasfiyesi için 15 ayrı karar alınıyor. Uygulanma için de Başbakanlık Uygulamayı Takip ve Koordinasyon Kurulu (BUTKK) koordinesinde, İçişleri, Dışişleri ve MİT görevlendiriliyor. Hizmet’e ait kurumların engellenmesi için ağır yaptırımlar getiren yasal düzenlemeler yapılması, eylem planı hazırlanması isteniyor. Camiaya ait okulların, İçişleri ve MEB’ce takibe alınması, BUTKK’na rapor edilmesine; ‘öğrenci evleri’ne engel olunmasına hükmediliyor. Cemaate bağış yapan işadamlarının MASAK’ça takibi kararlaştırılıyor.
YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ!!!
SON VİDEO HABER
Haber Ara