Bir film: Hayat, Lice ve koruculuk
Lice katliamından sonra babasının zorla korucu yapılmasına karşı çıkan Yusuf, şimdi avukat. O dönemde 10 yaşında olan Yunus’un hikâyesi Hawara Lice belgeselinde...
12 Yıl Önce Güncellendi
2013-12-17 09:58:44
Lice katliamından sonra babasının zorla korucu yapılmasına karşı çıkan Yunus’un yaşadıkları, Hawara Lice/Lice’nin Yakarışı belgeselinin en çok ilgi çeken hikâyesi oldu. Yedi yaşındayken kameralara “Yüzbaşı koruculara para vereceğini söylüyor, biz para verelim o korucu olsun” demesiyle tanınan ve artık bir avukat olan Yunus Muratakan, 20 yıl sonra yaşadıklarını Taraf’a anlattı.
Müjgan Halis'in Taraf gazetesindeki haberine göre, filmin yönetmeni gazeteci Veysi Polat elinde Yunus’un birkaç dakikalık görüntüsüyle günlerce onu aradı. Kahvehane kahvehane dolaştı ve onu Diyarbakır’da CHP milletvekili Sezgin Tanrıkulu’nun bürosunda buldu. O çocuk büyümüş, avukat olmuştu. Yunus, “Öyle bir çocukluktu ki, kurşunların görüntüsünden yıldızları göremezdik” diye başladı anlatmaya. Galadan sonra Taraf ’a konuşan Yunus Muratakan, şunları söyledi: “22 Ekim 1993 günü okula gitmiştim. İlk dersten sonra kurşun sesleri gelmeye başladı. Kırsal bölgelerde bir operasyon olacağını sanıyorduk. Ama sesler yoğunlaşmaya başlayınca tedirginliğimiz arttı. Ardından şehir merkezinde zırhlı araçlar, panzerler görüldü ve Lice’den dumanlar yükselmeye başladı. Helikopterler birebir tespit ettiği evlere roket ve füzelerle ateş açmaya başladı. Kurşunlar ve havan topları okulumuzu hedef aldı. Öğretmenlerimiz bizi kazan dairesine indirdi. 400-500 öğrenciydik. Küçüktük, ağlıyorduk, korkuyorduk, çığlıklar atıyorduk. Okula bir havan mermisi isabet edince deprem oluyor sandık, ikinci havan mermisi de geldi. Daha sonra kazan dairesini hedef aldılar ve uçaksavar mermileri bir çocuğa isabet etti. Her taraf kan olmuştu.” Okuldan çıktıklarını söyleyen Muratakan, “Bir helikopter üstümüzdeydi. Üç kuzen koşuyorduk. Üçümüze ateş etti. O gün annelerimizi babalarımızı evlerimizde bulamadık” diye konuştu. Ailesini ertesi gün bulduğunu söyleyen Muratakan, bir avukat olarak çocukluğundaki bu travmalara neden olan kişilerden hesap sormak istediğini söyledi. Muratakan, geçtiğimiz aylarda öldürülen Medeni Yıldırım’ın otopsisine giren, Roboski (Uludere Katliamı’nın raporunu tutan avukatlardan biri...
Lice’de herkesin bir hikâyesi var
Belgeselin yönetmeni gazeteci Veysi Polat, Taraf ’a şunları söyledi: “Liceliyim ve katliamı yaşayanlardan biri de annem. Katliamı hep masal gibi anlatırdı. Filmi bir yıl önce çekmeye karar verdik. Barış süreciyle birlikte gündeme gelen hakikatleri anlama komisyonları, geçmişle yüzleşme gibi konular kamuoyunun gündeme gelince; Lice’yi hatırlatmak istedik. Seslendirmeyi Emre Kınay, müzikleri Vedat Yıldırım yaptı. Çekimleri Diyarbakır, Mersin, İzmir, Lice ve İstanbul’da yaptık. Lice; 30 yıllık süreçte en fazla kaybın yaşandığı yerlerden biri. Lice’de hangi evin kapısını çalarsanız, bir hikâyeleri vardır.”
SON VİDEO HABER
Haber Ara