Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Yayıncılar sosyal medyayı neden ciddiye almıyor?

Sayım Çınar, Akşam gazetesinin pazar ekindeki köşesinde bu hafta sosyal medyanın yeni yazarlarını ve yayıncıların bu yazarlarla kurduğu ya da kuramadığı ilişkiyi yazdı. Kısacası Sayım’ın Bavulu’ndan çıkanlar yine çok kunuşulacağa benziyor. İşte o yazı…

12 Yıl Önce Güncellendi

2013-12-16 17:07:47

Yayıncılar sosyal medyayı neden ciddiye almıyor?



Sosyal medyadan yeni “yazarlar” çıkmaya devam ediyor. Sosyal medya, oldukça geniş bir kavram olduğundan tek bir şekilde tanımını yapmak mümkün değildir. Sosyal medya, artık göz ardı edemeyeceğimiz kadar büyük ve ilgi gören yeni bir yazarlık furyasının kapısını araladı.

"Yeni nesil yazarlık" peki nedir bu yeni nesil yazarlık? 

Aslında Türk insanı olarak bizim çok da uzak olmadığımız bir konudan beslenen bir durumun getirisiydi: "dedikodu". Yıllardır süren magazin programları bir yana komşumuzun, eşimizin, dostumuzun bile arkasından mutlaka yorum yapan bir millet olarak bu yeni nesil yazarlara ilgi giderek artıyor. Yeni nesil yazarlar; sevgilerini, nefretlerini, evlerini, yaşamlarını kısaca her şeylerini hiç çekinmeden anlatıyorlar.

Kitaplarını okurken adeta bir arkadaşınız size başından geçenleri anlatıyormuş gibi bir samimiyet hissediyorsunuz. Bir kesim kabul etmek istemese de birçok kişi onlarla birlikte kitap okumayı sevdi. Çünkü onlar özellikle genç kesime kitap okumayı sevdirdi. Çoğunun yazdığı kitapları en çok satanlar listesinde görmemiz sürpriz değil. Şimdi onlara yeni bir isim daha ekleniyor. Kendisi sosyal mecralarda "falanca" olarak bilinen Selcan Aydın.

Selcan Aydın 28 yaşında, metin yazarı ve İstanbul'da yaşıyor. Kitap yazmak aklında hiç yokken yazılarını paylaştığı blogunda 20.000 takipçiye ulaşıyor. Takipçilerinin de yoğun ısrarı üzerine kitap yazmaya karar veriyor. Takipçilerinin onda en çok sevdiğini söylediği şey, samimiyeti. Yaşadıklarını yazdığında, okuyan herkes mutlaka kendinden bir şeyler buluyor. Özellikle babası ile ilgili yazdığı yazılar yoğun ilgi görüyor. Hatta birçok kişiden ailesinde hiçbir sorun olmadığı halde yazılarını okuyunca kendi yaşamış gibi üzülüp ağladığına dair mailler alıyor.

Kitabı da babasız büyüyen bir genç kızla ilgili, aslında kendi hayatı. Kitap; ortaokul çağlarında anne-baba ayrılığı yaşayan bir genç kızın hayatına giren adamlarda baba şefkati araması, çelişkileri, kararsızlıkları, eksikliklerini konu alıyor. Kitap 5 bölümden oluşuyor. Okurken hem onun güçlü duruşuna hayran kalacak hem de yaşadığı onca şeyi yaşamış gibi üzüleceksiniz. Selcan hayatını adeta bir dostunuzun size hayat hikayesini anlattığı gibi samimi bir dille anlatıyor. Özellikle babasız büyüyen, büyümek zorunda kalan tüm genç kızların sesi olacak. Hikayeleri okudukça onun hayatını çok merak edeceksiniz. Zaman zaman gülümseyecek, zaman zaman hüzünleneceksiniz.

Ey yenilikçi yayıncılıklar, işte size pırıltılı, şehirli, güzel Türkçe yazabilen bir yazar daha..Bakalım bu kitap çok satacak mı? Ve de kim yayımlayacak?

ŞİPŞAKÇILAR İÇİN MÜZİK VAKTİ!

Mozart’ı tanımayan yoktur herhalde, ancak pek çok kişinin onun eserleri ve hayatı hakkındaki bilgisi sınırlıdır. İşte herkesin tanıdığı bu dâhi müzisyeni ve eserlerini anlamak isteyenler için eşsiz bir başvuru kaynağı: Şipşak Mozart.

Otuz yıl gibi kısa bir sürede altı yüzden fazla eser veren Wolfgang Amadeus Mozart, operaların, senfonilerin, kilise müziklerinin yanı sıra sayısız konser, operet, oratoryo, oda müziği, serenat ve melodiye imza attı.

Avrupa’nın eserleri en çok sahnelenen, yayınlanan ve çoğunlukla yanlış anlaşılan klasik bestecisi oldu. Ancak medyanın öncülüğündeki süperstar arayışının ayyuka çıktığı günümüzde, kimin Rossini’den Beatles’a müziğin büyük isimlerine ilham kaynağı olan Salzburglu dâhiye ayıracak vakti var ki? Ama Reinhold Hartmann, vakti az olan Şipşakçılara Mozart’ın en önemli yapıtlarını müzikal özellikleriyle sunuyor, hem de ünlü bestecinin muammalarla dolu biyografik özellikleri eşliğinde. Doğan kitabın yayımladığı bu kitabı, Klasik müzik sevenler daha da çok sevecek..

Haber Ara