Esed, Irak Şam Devleti'ni bombalamıyor

Suriye’de devam eden savaşta dünyanın her yerinden İslami hassasiyeti yüksek insanlar, Beşşar Esed’in güçlerine karşı mücadele etmek için bu ülkeye gidiyor. Türkiye’den de zaman zaman gidenler oluyor. Bunlardan biri de 53 yaşındaki Recep, Arapların kendisine taktığı kod isimle Ebu Recep. Gerçek adını, herhangi bir tehlikeyle karşı karşıya kalmaması açısından açıklamıyor. Son zamanlarda Suriye’deki İslami grupların birleştiğini belirten Ebu Recep’le Suriye’de devam eden savaşı ve muhaliflerin durumunu konuştuk.

EBUBEKİR BAĞDADİ MEÇHUL BİR ADAM

Suriye’de savaşan muhalif Müslüman gruplar arasında bir birlik kurulduğu söyleniyor. Bu birlik kuruldu mu? Kurulduysa niye kuruldu?

Esed,İslami Birlik kuruldu. Bütün Ensar grupları, Suriye’nin yerli grupları, büyük grupları yani bütün bunların toplam asker sayısı 100 bin olur. Mesela Ahrarur Şam 30 bin kişi, Liva grubu 20- 25 bin kişi, bunların toplam nüfusu 100 bine yakın. Bu birliğin kurulmasında aslında şerden hayır çıkar gibi bir durum var. İranlıların Suriye’de attığı bir kazık var. Bu kazık Irak Şam Devleti adlı grup... Bunu Eymen El Zevahiri kurdurdu. Ondan sonra bu grubu kendisine biat etmeye çağırdı fakat grubun genel komutanı Ebubekir Bağdadi meçhul bir adam. Yani kim olduğu belirsiz, 5-6 sene öncesi bilinmeyen bir adam. Bu Irak Şam’ın, İslam demiyorum ben buna ‘Zıddel İslam’ diyorum. Bu grupta savaşan gençler var, genç çocuklar yani. Adam gelmiş ama neyin ne olduğunu bilmiyor. Bunları Nusret Cephe’sinden kopardılar, bir sürü insan Nusret Cephesi’nden ayrıldı buraya dahil oldu. Bunlar aynı Hariciler gibiler. Tarihte de Hariciler vardı ya aynı bu görüştürler. Yani sigara içme ne halt edersen et... Yani küçük mekruhları işleme, pantolon paçasını çek, ama git bir Müslüman’ı sigara içiyor diye öldür. Bunlar kendilerinden hariç herkesi kâfir ilan ediyorlar. Bunlar ayrıca savaşmıyorlar da, yani sırf ganimete oynuyorlar. Nerede para, petrol varsa oraya gidiyorlar. Mesela Müslümanlar, mücahitler bir yere girmiş bunlar da müdahil oluyor, tankları alıp gidiyorlar. Hiç bir kurul tanımıyorlar. Kendileri devlet olduğu için orada şeri mahkemeleri var. Rahatlıkla insan öldürebiliyorlar. Kafir deyip şak diye vuruyor. Ve bunu bütün Müslümanlara yapıyor. Şimdi bu birliktelik esas olarak bu Irak-Şam’a karşı. Sonuçları itibariyle oradaki savaşın ilerlememesine neden olanlar bu grup. Zevahiri bundan 10-15 gün önce bir mesaj yayınladı. Ne kadar etkili olur, ne kadar etkili olmaz bilmiyoruz ama Zevahiri dedi ki, Nusret Cephesi’ni ve Irak Şam Devleti’ni iptal ediyorum El Kaide ismi altında tekrar birleşmenizi istiyorum”. Bu şekilde Irak Şam Devleti’nin içindeki insanları Nusret Cephesi’ne kaydırmak istedi. Böyle bir durum var.

Peki, Irak Şam Devleti’ne Suudi Arabistan mı destek oluyor?

Suudi Arabistan’dan ziyade ben İran’ın parmağı olduğunu biliyorum. İran’ın parmağı olduğu söyleniyor. Bunların karargâhlarına Esed subaylarının, generallerinin geldiği söyleniyor. Bunların bir tane adamının İran’da yaşadığı söyleniyor. Bağdadi denilen adamın geçmişi bilinmiyor. Yani sonuç itibariyle bu adam İranlılara oynamış oluyor. Mesela bütün operasyonlarımızı engelliyor.

Yani İran adına sizin operasyonlarınızı engelliyor.

Evet, engelliyor. Giremezsiniz, girerseniz ben size saldırırım diyor. Hamdaniye diye bir bölge var. Buraya 1 km uzaklıkta 300-400 kişilik bir karargahları var. Onların önlerinde bir tane Hizbullah karargahı var. Oraya ateş edilince onlarda bize ateş ediyor. Siz ateş edemezsiniz diyor. Oraya operasyon yapılacak, yapamazsınız diyor. Yani çekilip gitseler, onlara ihtiyacımız yok yani. Çekilip gitmiyorlar da… İlkesiz insanlar bunlar.

HİZBULLAH ESED ADINA SAVAŞIYOR

Size karşı savaşanlar Esed’in askerleri değil de Hizbullah ve diğer Şii gruplar mı?

Hizbullah var yoğun bir şekilde. Mukteda Sadr’ın, Sistani’nin adamları var. Bunların içinde Türkçe konuşanları da var. Telsizlerini dinliyorum, hatta bende konuşuyorum. Musul’dan, Kerkük’ten gelen Şii Türkler var. İran’dan gelen Türkler var. İranlılar var. Yemenli sırf Şii olan bir kabileden insanlar var. Hatta Orta Afrika’dan gelen Şiiler var. Esed bunlarla ayakta duruyor. Esed’in oran olarak yüzde 10’luk bir askeri var. Bizim karşımızda savaşanlara Mukteda Sadr’ın adamları var, Ebu Sadr Abbas deniliyor bunlara, siyah giyiniyorlar. Bir de Hizbullah var. Hiçbir bölgede bunlardan başka insanlar yok. Esed kendi taraftarlarını Nusayrileri, Lazkiye bölgesine çekiyor. Onların amacı orada bir devlet kurmak. Kusayr, Halep gibi bölgeleri onlara tampon olan sınır olan bölgeyi kendisi ele geçirmek. Diğer bölgeleri kim nereye verirse onlara vermek istiyor. Esed sadece hava gücüyle saldırılar yapıyor. Zaten hava gücü de kendisinin değil. Şu anda bize ne Hizbullah tehlike, ne Ebu Sadr Abbas tehlike. Asıl tehlike bunlar… Bu Irak Şam Devleti’ne karşı savaş fetvası da alınamıyor. Öyle bir pis durum yani.

YARDIM GELİYORSA DA BEN GÖRMEDİM

Peki Türkiye’de el yapımı füze başlıkları yakalanmıştı. Daha önce silahı kendinizi yaptığını söylemiştiniz. Hala kendiniz mi yapıyorsunuz? Bir takım yardımlar ulaşıyor mu?

Şimdi birtakım yardımlar olabilir ama ben bu yardımları görmedim. Fakat orada her ihtimale karşı ganimetten elde edilen bir takım toz maddeler var, materyaller var. Yani depolarda yakalanan, ele geçirilen dinamitler, patlayıcılar var. Şimdi oradaki birlikler, bölükler kendi silahlarını kendi yapıyorlar ki hiç olmazsa yardım gelmediği zaman bile kendi silahlarını üretebilsinler diye. Burada dikkat edersen Türkiye’de yakalananların hepsi boş havan kalıpları. İçi dolu değil bunların. Patlama yapmaz yani. Boş demir parçası. Yakalananlar bunlar. Orada el yordamıyla aygaz tüpünden top yapıyorlar. Bir şeyler üretiyor kendileri yapmaya çalışıyorlar. Tabii bu arada yardım geliyor mu? Gelmiyor mu? Ben bilmiyorum, gelirse de sadece Türkiye tarafından gelir. Tabi gelirse de ne kadar gelir, ne gelir hiç bilmiyoruz. Zaten buna da ihtiyaç yok orada.

IRAK ŞAM DEVLETİ TAVUK DÖNERİ YASAKLAMIŞ

Sıradan halkın durumu ne?

Benim yaşadığım bölgeleri söyleyeyim sana; ben üç tane bölgede yaşıyorum. Benim yaşadığım bölgelerde genellikle ne top sesi, ne tank sesi, ne uçak sesi olur. Kurtarılmış bölge olduğu için savaş alanından çok uzaktalar. Uçakla oraya bomba atmaları çok anlamsız. Uçakla bomba ya da helikopterle bomba ancak savaş sınırlarında atılıyor. Buralar ele geçirilmiş bölgeler. İşte halk rutin bir hayat yaşıyor. Gitsen görsen burada savaş mı var dersin? Halk ticaretinde, okullar açık, özel okullar mevcut. Dışarıdan gelenler özel okullar yapabiliyor. Camiiler okul olarak kullanılabiliyor. Hastaneler ücretsiz tedavi yapıyor. Rutin bir hayat. İşte bu rutin hayatı Irak Şam Devleti bozuyor. Saçma sapan kurallar koyuyor. Mesela tavuk döneri yasaklamış. Baya bir şeyi yasaklamış. Pazara erkeklerin girmesini yasaklamış.

Ya ortada zulümden kurtulmuş bir insan var. Sen insanlara rahatlık, imkanlar sağlayacağına işe yasaklarla başlıyorsun. Şu yasak, bu yasak. Sigara içmek orada eroinden beter. Eroin içsen o kadar berbat değil. Sigara içine bir insan olduğum için çok sıkıntısını çekiyorum. Sokaklarda bile sigara içmek yasak. Niye? Bu heriflerden biri görürse ayıkla pirincin taşını, otomatikman kafirsin yani.

Halk arasında biraz yoksulluk var ama her şeye alışıyor insan. Şu anda ben oğluma da bir kız aldım oradan. Banyas, Hama, Humus bu üç ile karşı büyük bir muhabbettim vardı. Banyas’taki katliamdan dolayı oraya ilgim vardı. Banyaslı bir tane gelin aldık, nişanladık. Buraya geldim ki bir iki hediye alayım istedim. Dükkanlar boş, doğru düzgün bir şey yok.

NUSAYRİ KATLİAMINI IRAK ŞAM DEVLETİ YAPIYOR

Alevi ve Nusayrilere yönelik katliamlar olduğu basına yansıyor. Bu haberler doğru mu? Silahsız halka karşı kimler katliam yapıyor?

Silahsız halka karşı katliamı yapan da oradaki adıyla Devlet-Şam-Irak. Onlar yapıyor. Bu konuda da ayetlerden delil çıkarıyorlar. İşte mesela “Size karşı ne yapılıyorsa, sizde onu yapın.” ayetini delil gösterip “bizim çocuklarımız öldürülüyorsa, sende onun çocuklarını öldürebilirsin, bizim kadınlarımıza tecavüz ediliyorsa, sende onların kadınlarına tecavüz edebilirsin” diyerek hareket ediyorlar. Sen kafanda önce bir laf uyduruyorsun, kural koyuyorsun kafanda sonra da yapıyorsun. Lazkiye’de öyle bir katliam yaptılar. Ama bunu o marjinal grup yaptı. İslam’daki savaş hukuku belli. Eli silah tutmayan insanlar öldürülmez. Ama mesela Kuzey Bölge’sinde Kürtler var. Şu anda Kürtlerle de savaşılıyor. Kandil Dağı orada, Kürt kadınlarının yüzde 80’i savaşçı. Yani savaşçılar öldürülür. Mantık belli yani.

Bu Irak Şam Devleti, Lazkiye’ye girdi katliam yaptı. Bu katliamı bir de internete verdiler. Öyle bir algı oluşturuldu ki, aynı Afganistan gibi, Çeçenistan’ın son durumu gibi yani o tarafa bakasın gelmiyor. Öyle bir pis hareketler yaptılar ki ilkeli savaştan, ilkesiz savaşa doğru gittiler. Bunu da bilinçli olarak yapıyorlar.

Şu anda onların olduğu yerlerde halk bana sen Irak Şam Devlet’inden misin, Nusra mısın diyorlar. Zaten sigara içerken görünce Devlet olmadığım anlaşılıyor. Nusret Cephesi’ni yani dışarıdan gelenleri, muhacirleri başlarının üzerine koyuyorlar. Ama samimi düşüncelerini paylaşanlar Irak Şam Devleti Esed’den daha kötü diyor. Evet Esed’den daha kötü, İslami çok daha kötü bir şekilde temsil ediyorlar, acımasız, merhametsiz, katı, iğrenç bir şekilde. Ben bile sevmem yani.

SURİYELİLER KEDİ-KÖPEK YEME FETVASI ALDILAR

İslamcı muhalifler nerelerde hakim? Halep, Humus gibi kentler sizin egemenliğinizde sanırım. Esed güçleri nerelere hakim?

Şimdi bütün şehir merkezleri. Mesela Halep iki bölüm. Halep dediğimiz yer İstanbul gibi, ucu bucağı olmayan bir yer. Oranın eskisi var, yeni Halep’i var. Eski Halep bizim elimizde, yeni Halep onların elinde. Şam’ın merkezi Esad’ın elinde ama Şam’ın merkezinin dışında bütün her taraf bizim elimizde. Fakat Suriye’nin hem Irak sınırı var, hem Lübnan sınırı var. Buradan yoğun şekilde, her gün binlerce Şii grup geliyor. Şii gruplar gelince, Şam’ın bir bölgesi, sanıyorum ismi Guta orada halka hiçbir şekilde yardım edemiyoruz. Neden? Çünkü iç içe geçmiş birkaç tane muhasara altındalar. Sokağa çıksalar vuruluyorlar. Evde yiyecek bulamıyorlar. Bu yüzden kedi, köpek yeme fetvası aldılar. Öyle bölgeler var.

Mesela Humus’ta böyle şu anda, arkadaşım bir tane gözü kapalı mermi at Nusayri’ye ya da Şii’ye değdirirsin diyor. O kadar muhasara altında. Buna bağlı olarak daha rahat bölgeler var. Bu adam (Esed) öyle bir yerlere konmuş ki, geleceği görerek mi veya tarihten akıl ederek mi bilmiyorum? Nerede zirve noktalar, hakim noktaları varsa karargahlarını, depolarını şunları bunları buralara inşa etmişler. Kolay kolay alınmıyor. Adam çölün ortasına hapishane yapmış, yaklaşamıyorsun. Dümdüz, saklanacak yer yok. Halep cezaevi böyle bir yer. Kolay bir savaş değil. Şu anda da artık küçük savaşlar bitti. İnternette gördüğümüz küçük noktalar, küçük karakollar o işler bitti. Artık iş cephe savaşına döndü.

ESED IRAK ŞAM DEVLETİ ASKERLERİNİ BOMBALAMIYOR

Son zamanlarda Esed güçlerinin hakimiyetini daha da artırdığı yönünde haberler geliyor. Bunlar gerçeği yansıtıyor mu?

Bu durum şöyle; Irak-Şam Devleti’nden dolayı Müslümanlar saldırı yapamıyor. Çünkü her yerde engel oluyor. Ben iki tanesine şahit oldum. Humus’a karakola gittik. Orada engel oldu. Buraya geldik, burada engel oldu. Bir ilçeyi ele geçirecektik, son yarım saat kala biz vazgeçtik dediler. Herkes elbiselerini giydi, hazırlıklarını yaptı son yarım saatte vazgeçtiler. Dolayısıyla senin hareketlerini kısıtladığı için karşı tarafta ilerleyebiliyor. Yani bu ilerleme sanal bir şey.

Zevahiri’nin bu fetvasından sonra şimdi neler olacak merak ediyoruz. Şimdi Nusret’e gidenler var. Tekrar Irak Şam Devleti’ne dönenler var, yani bir sürü şeyler oluyor. Gençler hiçbir şey bilmiyor. Tertemiz insanlar. Samimi ama batıla hizmet ediyor. Tepedeki yöneticiler biliyor işi.

Halep’teki bu hapishane etrafında bir sürü grup var, muhasara etmişler. Bir senedir muhasara altında orası. Hepimizi helikopterle bombalıyorlar, kocaman bayrak astıkları halde onları bombalamıyorlar.

Esed onları bombalamıyor mu?

Bombalamıyor.

Ara sıra bunlar propaganda yapıyorlar. Çok iyi propaganda yapıyorlar. Propagandaya çok önem veriyorlar. Bunların elbisesi özel, Afgani elbise giyiyorlar. Hepsi tek tip giyiyor. Yüzleri maskeli. Siyah maskeyle, görünmüyor, tanımıyor. Esed 2000 tane böyle elbise giydirip, içimize saldı diyorlar. Bunun amacı ne biliyor musun? Yarın çat-çut adam vurmaya başlayınca biz vurmadık, onlar vurdu demek. Veya onlar bizden ayrılanlardı diyorlar.

Adamları tutamıyorsun, ilkesizler. O yüzden birleşen bu 13 grup bunları almadı. Ensar grubunun toplanmasının amacı bu adamlara karşı ortak hareket etmekti. Bunlar silah bakımından da çok üstünler. Bütün tankları, topları her şeyleri var. Çünkü hep paraya, ganimete oynadıkları için Nusret’in bütün mallarını, silahlarını almışlar. Silah bakımından da güçlüler.

Kalabalık mı bu grup?

Evet dedikten sonra 1 günlük işleri var. Hepsi çocuk, 3-5 bin insan var.

Bunlara karşı savaşmak için fetva bekliyorsunuz, öyle mi?

Evet, kardeş, kardeşi vurmasın diye fetva vermiyorlar. Ama şu anda lokal olarak her gün çatışma var. Onlar Ahrar’dan vuruyorlar, esir alıyorlar, Ahrar vuruyor, esir alıyor. Esir takası oluyor, böyle böyle gittikçe bunların maskesi daha net ortaya çıkıyor. Bunların temel mantığı belli; bana biat etmiyorsan, kafirsin, bana biat etmiyorsan senin savaş iznin yok diyorlar.

Halep’te şöyle bir hainlik yapmışlar; Halep merkezde, havaalanı civarında belli bölgelerde Ensar grupları ilerlemeye başlamış. Bunlar sıkıyı görünce hemen geri çekilmişler. Şimdi Halep’teki 7 tane büyük Ensar gurubu; buradaki savunmadan kim geri çekiliyorsa silahlarını alacağız diye karar almış. Etkisiz, pasifize edecekler. Onlar da silahı vermiyorlarsa ne olacak o zaman savaşılacak. Şu an bizim en büyük problemimiz bunlar. Hizbullah falan değil. Bu grubu İran soktu içimize.

on5yirmi5.com

Esed, Irak Şam Devleti'ni bombalamıyor

Son zamanlarda Suriye’deki İslami grupların birleştiğini belirten Ebu Recep’ Suriye’de devam eden savaşı ve muhaliflerin durumunu anlattı.