Dersanelerdeki dönüşümü herkes biliyor muydu?

Dershanelerin dönüştürülmesi için hükümetin attığı adım tartışılırken birçok dershanecinin bir yıl önceden dershanelerini okula dönüştürmek için çalışma başlattığı öğrenildi. 17 yıl boyunca çeşitli illerde dershane yöneticiliği yapan ve hükümetin dershanelere yönelik dönüştürme projesinden sonra dershanecliğe nokta koyup Milli Eğitim’de yönetici olan bir eğitimci, dershaneciliğin bilinmeyen yönlerini anlattı.

‘Baba bugün ders çalışmasam’

Kemal Gümüş'ün Star'daki haberine göre, mahalle baskısı ve güvenliği nedeniyle ismini açıklamak istemeyen deneyimli eğitimci Kendi oğlunun da dersaneye gittiğini anlatarak şöyle devam etti: “Oğlum bir deneme sınavında başarılı olunca ona oğlum sana bir hediye almak isiyorum. Benden ne istiyorsun? dedim. Oğlumun cevabı ise onlara ne kadar büyük haksızlık ettiğimizi görmemi sağladı. ‘Baba hiç bir şey istemiyorum sadece bu gün ders çalışmasam olur mu?’ demişti. Çünkü yıllardır sosyal hayattan kopardığımız çocuklarımızı yarış atı gibi kullanmış, okuldan dersaneye dersaneden eve tost ile test arasında sıkıştırmışız.”

Kontenjandaki zenginler

Dersanelerin her sene yaptığı Seviye Belirleme Sınavlarında dereceye giren ilk 20 öğrenciyi ücretsiz okuttuğunu anlatan eğitimci şunları söyledi. “Bu sınavları hep varlıklı ailelerin çocukları kazanır. Zaten imkanları iyi olduğu için alt yapıları müsait. Yüzde 5’lik öğrenci kontenjanına alınanların durumları incelenirse bunların belirtildiği gibi fakir ve başarılı çocuklar olamdığı görülecektir. Dersanelere ek maliyet getiren bu harcamalar paraya ve bilgiye muhtaç öğrencilerden alınan parayla finanse ediliyor.”

GİTMEYEN ÖĞRENCİ DIŞLANIYOR

“OKULLARDAN öğrenci toplayıp dershanlere grup grup kayıt yapmaya götüren öğretmenler azınsanmayacak kadar çok. Öğrenci öğretmenin istemediği dershaneye gittiği için öğretmeni tarafından not kırmakla veya dışlamakla tehdit ediliyor. Onlarca vakıa var ve bunlar defalarca milli eğitime şikayet olarak yansıdı. Okullarda dershanelerde ister ideolojik dershane, ister ticari dershane ayrımcılığı yüzünden öğrencilerin öğretmenler ile arasının açılması da bir diğer sorun.”

ANKARA’DAKİ TOPLANTIDA AYRINTILAR ANLATILDI

Dershaneler kapanıyor, eğitime darbe vuruluyor gibi söylemlerle hükümeti darbecilerle bir tutanlar bir önceden dershanelerini okul olarak dizayn etmeye başladılar. Çünkü 3-4 yıldan beri Bakanlık müfettişleri sürekli bizimle görüşüp 2015 yılı itibarıyla dershanelerinin tamamının dönüşeceğini söylediler. Dershaneciler olarak her yıl bu konu için Ankaraya davet edildik. Kaç yıldır sessiz olanların şimdi bu kadar büyük bir yaygara yapmasını anlamak mümkün değil... Evet biz hem ticaret hemde eğitim hizmeti veriyoruz. Ancak bu işte okadar çok tuhaf şeyler var ki akıl almıyor. Mesela büyük dershanelerden isim hakkı olmak o kadar zor olmasına rağmen son iki yıldan beri dershaneler her mahallede dershane açtırmaya çalıştı. Çünkü iki yıl önce Bakanlığın bizi Ankaraya çağırıp bilgilendirmesinden sonra bunlar fırsat bu fırsat deyip adeta vurgun yaptılar. Derhaneciliğin biteceğini bilmelerine rağmen daha önce sadece isim hakkı için büyük şehirlerde 100 bin dolara varan rakamlar isteyen dershaneciler daha sonra bu rakamı 50 - 40 - 30 bin dolara kadar düşürdüler. Ve daha önce belirledikleri kalite standardına ise hiç bakmadılar bile.”

Dersanelerdeki dönüşümü herkes biliyor muydu?

Dersanecilerin dönüşümü 4 yıldır bildikleri ortaya çıktı. Kendisi de bu nedenle dersanesini kapattığını söyleyen eski bir dersane yöneticisi, “Dersanelerde bursla okuyan öğrencilerin çoğu zengin ailelerin çocuklarıdır” diyor.