Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Mısır'daki askeri darbe, uluslara arası mahkemelere taşınacak

Mısır'da darbe ve ülke içinde insan hakları ihlallerinin ele alındığı toplantıda, darbecilerin uluslar arası mahkemede yargılanması masaya yatırılıyor.

Mısır'da Savunma Bakanı Abdulfettah Sisi'nin Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'yi askeri darbe

12 Yıl Önce Güncellendi

2013-11-21 14:16:40

Mısır'daki askeri darbe, uluslara arası mahkemelere taşınacak
Mısır'da darbe ve ülke içinde insan hakları ihlallerinin ele alındığı toplantıda, darbecilerin uluslar arası mahkemede yargılanması masaya yatırılıyor.

Mısır'da Savunma Bakanı Abdulfettah Sisi'nin Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'yi askeri darbe ile devirmesinin üzerinden yaklaşık 4 ay gibi süre geçmesine rağmen ülke içindeki protestolar ve karışıklık devam ediyor. Binlerce kişinin gözaltında olduğu ve çok sayıda kişinin de öldüğü darbe hukukçuları harekete geçirdi.

İngiltere Merkezli Comsultative Center Four Studies and Rights ve The Cordoba Foundation Araştırmalar ve Hukuk Danışma Merkezlerinin organize ettiği Mısır İnsan Hakları Koordinasyon Konferansı gerçekleştirildi. Darbecilerin ülke içindeki insan hakları ihlallerini gündeme getirmek ve uluslararası mahkemelerde yargılanmalarının önünü açmak amacıyla gerçekleştirilen konferansa aralarında İngiltere, Mısır, Türkiye, ABD, Fransa Belçika ve Hollanda gibi birçok ülkeden avukat, hukukçu ve siyasi danışman katıldı.

Mısır'da halkın çoğunun oyunu almış meşru bir hükümetin askeri darbe ile devrildiğine dikkat çekilen toplantıda, askeri darbe sonucu birçok insan hakları ihlalinin yapıldığı kaydedildi.

Cihan Haber Ajansı'na açıklama yapan Mısır asıllı İngiltere vatandaşı stratejik ve siyasi danışman Ahmed Amir Ali, darbe yönetiminin insan haklarını çiğnediğini belirterek, "Buradaki toplantıyı Mısır'daki insan hakları ihlallerine dikkat çekmek ve dökülen kanların durdurulması amacıyla yapıyoruz. Mısır'da kanlı askeri darbe yapılalı 4 ay oldu. Bu süre zarfında geceli gündüzlü ülkede insan hakları çiğneniyor. Mısır'da, askeri ve polis üst düzey yetkililerinin yanı sıra siyasi ve hukuki yöneticilerin de eli kana bulanmıştır. Bu durum bizimuluslar arası hukukçularla bir araya gelmemizi zorunlu kıldı. Bu hukukçularla önümüzdeki süreçte Mısırlıların kanını dökenlerin yargılanmaları ile ilgili görüş alışverişinde bulunmak amacıyla bir araya geldik. " dedi.

DARBE ULUSLARARASI MAHKEMELERDE YARGILANACAK

Toplantının uluslararası alanda büyük bir etkisi olacağını düşündüğünü söyleyen Ahmed Amir Ali, "Uluslararası büyük mahkemeler var. Liderler, bu mahkemelerin karşısında geçip hesap verdi. Büyük askeri ve siyasi şahsiyetler buralarda yargılandı ve hüküm yedi. Biz dışarıdaki Mısırlılar olarak Mısır'daki kardeşlerimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Onların kanlarını dökenlerden dünyanın her tarafında hesap soracağız. Uluslararası hukukçular ve mahkemeler aracılığıyla bu haklarını savunacağız." diye konuştu.

Mısırda askeri darbenin yargılanmasını "kaçınılmaz" olarak değerlendiren Amir Ali, "Bazı hukukçular darbeye destek verse bile Mısır'da çoğunluğu onurlu hukukçular var. Yarın Mısır'da darbe ve darbe yöneticileri yargılanacaktır. Darbeye yönlendiren basın mensupları, halkı öldüren baltacılar da yargılanacak. Bunlar hem Mısır mahkemelerinde hem de uluslararası mahkemelerde yargılanacak. Nereye kaçarlarsa kaçsınlar istisnasız tümü yargılanacak." dedi.

Uluslar arası Hukukçular Birliği Genel Sekreteri Prof. Dr. M. Refik Korkusuz ise "Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne (ICC) başvurma, hatta Belçika ve İngiltere kanunlarından istifade ederek, darbecilere karşı katliam yapanlara karşı bir tevkif müzekkeresi söz konusu olabilir. Ben ondan önce Batı dünyasının harekete geçmesi gerektiğini düşünenlerden birisiyim. Artık katliamlara bir denilmesi gerektiğini düşünüyorum." dedi.

Korkusuz, Mısır'daki darbe ile ilgili ICC'den bir karar çıkarılmasının darbeciler için kötü bir haber olacağını söyledi. Örnek olarak da Sudan Devlet Başkanı Ömer Beşir'e çıkarılan tevkif müzekkeresini örnek gösterdi. Korkusuz, "Bu karar Sudan hükümetini ve Ömer el Beşir'i çok zor durumda bıraktı." değerlendirmesinde bulundu.

Haber Ara