Malindi, turkuaz mavisi okyanusu, beyaz kumsalları, okyanusa uzanan palmiye ağaçları, cadde ve sokakları süsleyen rengarenk begonvil çiçekleriyle göz kamaştırıyor. Yabani hayat açısından da oldukça zengin olan kıyı kentinin sokaklarında maymun, papağan, yaban domuzu, antilop ile geyiklere; akarsu ve göletlerinde ise su aygırlarına sıkça rastlanıyor.
Tropikal meyve cenneti olan Malindi'de sahilin arkasındaki yamaçlarda mango, muz, hindistan cevizi, ananas, papaya, çarkıfelek meyveleri yetişiyor. Cadde ve sokaklara kurulan tezgahlarda satışa sunulan tropikal meyveler, kente görsel zenginlik kazandırıyor.
Balıkçılık, kentin turizmden sonra ikinci en önemli geçim kaynağını oluşturuyor. Sokaklarda satılan balıklar ve ilkel yöntemlerle inşa edilen balıkçı tekneleri dikkat çekiyor. Ahşap işçiliğiyle meşhur olan kentin sokaklarında sergilenen hediyelik eşyalar ve deniz kabukları göze çarpıyor.
Tarih boyunca ticaret gemilerinin Afrika'daki uğrak noktalarından biri olan kentte ünlü Portekizli kaşif Vasco Da Gama adına yapılmış bir de anıt bulunuyor.
Tabiatın dokusunu ve kentin görünümünü bozacak büyüklükte yapılara izin verilmeyen Malindi'de bina ve evler, taş, ağaç, toprak ve kamıştan inşa ediliyor. Turistik amaçlı otel, pansiyon, lokanta ve barlar, genellikle batılılar tarafından işletiliyor. İşletmelerin yerli görevlileri, günlüğü ortalama 2 Amerikan doları ücretle çalışıyor.
Başkent Nairobi'den her gün düzenli uçuşların yapıldığı doğa harikası Malindi'ye liman kenti Mombasa üzerinden kara yoluyla da ulaşılıyor. Sahip olduğu güzellikleri nedeniyle zengin batılı turistler tarafından tercih edilen Malindi'yi genellikle İtalyanlar ziyaret ediyor. 5 binden fazla İtalya vatandaşının yaşadığı kentte bazı İtalyanlar, büyük araziler üzerine inşa ettikleri evleri pansiyon olarak işletiyor.
İslam diyarı Malindi
Nüfusunun yüzde 90'ına yakını Hıristiyan olan Kenya'da Müslümanlar, genellikle ülkenin doğusundaki kıyı şeridinde yaşıyor. Malindi, Kenya'da Müslüman nüfusun yoğun olduğu birkaç kentten biri. Yaklaşık 100 bin kişinin yaşadığı Malindi'nin nüfusunun çoğunluğunu Müslümanlar oluşturuyor.
Arap tüccarların 7. yüzyıldan itibaren bölgeye gelmesiyle Müslümanlaşmaya başlayan kente uzaktan bakıldığında cami ve minarelerin siluetleri buranın bir İslam şehri olduğunu gösteriyor. Hıristiyanlar ise genellikle şehrin kenar bölgelerindeki ormanlık alan içine yapılmış kamış ve ağaçtan evlerde yaşıyor. Müslümanlar ile Hıristiyanların bir arada yaşadığı kentte şimdiye kadar sosyal barışı bozacak hiç bir sorun yaşanmamış.
Malindi'de çoğunluğu Arap ve Hindistanlı Müslümanlar tarafından inşa edilmiş onlarca cami, mescit ve medrese bulunuyor. Bu camilerden bazıları, tarihi özellik taşıyor. Cami ve mescitler etrafında yoğunlaşan yerleşim bölgelerindeki yaşam kültürü, şehre İslami kimlik kazandırmış.
Şehrin en eski camisi olan Cuma Mescidi, Müslümanların merkezi kabul ediliyor. Halk, cuma ve bayram namazları için burada toplanıyor. Önemli gün ve geceler de cami bahçesinde ya da çevresinde kurulan çadırlarda kutlanıyor. Cuma Mescidi'nin bahçesindeki mezarlıkta ise Arap harfleriyle yazılan ve İslami motiflerle süslenen bin yıllık mezar taşları göze çarpıyor.
AA
