Devletin zirvesi İzmir 5. İktisat Kongresi'ne katıldı
Mustafa Kemal Atatürk'ün direktifleri doğrultusunda ilki 1923 yılında düzenlenen İktisat Kongresi'nden 90 yıl sonra, cumhuriyetin 90. yılında İzmir, 5. İktisat Kongresi'ne evsahipliği yaptı. Kalkınma Bakanlığı'nın himayesinde Swissotel İzmir Grand Ef
12 Yıl Önce Güncellendi
2013-10-30 12:16:57
KOCAOĞLU'NDAN DEVLETE VE HÜKÜMETE EXPO TEŞEKKÜRÜ
Kongrede ilk konuşmayı, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu yaptı. İzmir'in EXPO 2020 adaylık sürecindeki destekleri için devlete ve hükümete teşekkür ederek, "Hep birlikte bu projeyi başaracağız." diyen Kocaoğlu, "Hedefimiz, dünyadaki en önemli organizasyonlardan biri olan EXPO'nun evsahipliğini üstelenebilmek ve kentimizi, yüzlerce ülkenin buluştuğu bir dünya sahnesine dönüştürebilmektir. Hedefimiz, yerelde kalkınma stratejilerini tümüyle gerçekleştirmiş bir kent yaratmaktır." dedi. Atatürk'ün, henüz cumhuriyeti ilan etmeden ilk İktisat Kongresi'ni İzmir'de toplamasının tesadüf olmadığını belirten Başkan Kocaoğlu, şehrin yurtseverliği, gelişmişliği, dışa açıklığı, hoşgörü ve demokrasi kültürünün zenginliğinin bunda en büyük etken olduğunu vurguladı. Kocaoğlu, "İzmirliler bundan büyük bir gurur duymaktadır. Evet, esas hedef, yeniden uygarlığa katılma meselesidir. Türkiye'nin varoluşunda, uygarlığa yeniden katılmasında odak noktasıdır İzmir. Diğer taraftan, demokratik bir ülkenin ilk tohumları da bu kongrede atılmıştır." dedi. 17 Şubat-4 Mart 1923 arasındaki ilk kongrenin davetli ve katılımcıları arasında bütün toplum kesimlerinin yer aldığının, görüş, öneri ve beklentilerini paylaşabildiğinin görüldüğünü belirten Kocaoğlu, "Dileğimiz, bu kongrenin ülkemiz ve insanlarımızın ihtiyaç ve beklentilerine cevap niteliğinde sonuçlar üretmesidir." dedi. Kongrenin zamanlamasına dikkat çeken Kocaoğlu, "Bugün dünya ve Türkiye ekonomisinin içinde bulunduğu koşullar dikkatle incelendiğinde, bir dönüşüm zorunluluğu kendisini fazlasıyla hissettirmektedir. Aksi takdirde bu durağan ekonomik iklim, 2020'lere kadar sürebilecektir. Türkiye'de ülke potansiyellerini harekete geçirerek gelişmeyi hedefleyen, insanı ve üretimi referans alan, sürdürülebilir çevre anlayışına sahip yeni bir büyüme stratejisi ya da yeni bir kalkınma modeline ihtiyacımız vardır." şeklinde konuştu. Üretimin mutlaka teşvik edilmesi, tarım ve hayvancılığın mutlaka desteklenerek üretim ve ihracat potansiyelinin arttırılması gerektiğinin altını çizen Kocaoğlu, Türkiye'nin sahip olduğu büyük potansiyeli yeterince kullanamadığını, bunun sadece bugünün meselesi değil, geçmişten gelen bir hastalık olduğunu söyledi. Kocaoğlu, taşeronlaşmanın mutlaka kaldırılması, bir kısmı evine asgari ücreti bile götüremeyen milyonlarca işçinin insanca yaşam şartlarına kavuşturulması, asgari ücret gibi azami ücret de belirlenmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
BAKAN YILMAZ: BAŞARILAR İKTİSADİ ZAFERLERLE TAÇLANDIRILMALI
Kongrenin evsahipliğini yapan Bakan Yılmaz da 90 yıl önce daha cumhuriyet ilan edilmeden İzmir'de ilk İktisat Kongresi'nin toplandığını hatırlatarak, "Tarihî bir kongre oldu ve tarihî kararlar alandı. Cumhuriyeti kuranlar, askerî ve siyasi başarıların ekonomik başarı olmadan bir şey ifade etmeyeceğini bu kongrede net bir şekilde ortaya koydu. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 'Siyasi ve askerî zaferler ne kadar büyük olursa olsunlar iktisadi zaferlerle taçlandırılmadığı sürece devamlı olamazlar.' diyor. Üretim gücü, bir ülkenin bağımsızlığını ve özgüven içinde dünya milletleri arasında yer almasını sağlıyor." dedi. Tarihî kongrenin beşincisinin İzmir'de düzenlenmesinin tesadüf olmadığını belirten Yılmaz, "İzmir, tarihten itibaren dünya ve Türkiye ekonomisinin kesişiminde yer alan önemli şehirlerimizden birisidir." şeklinde konuştu. İktisat kongrelerinin hepsinin de tarihî dönemeç noktalarında düzenlendiğini kaydeden Yılmaz, "5. İktisat Kongremiz, yine dünyanın önemli bir kırılma noktasında gündeme geldi. Biliyorsunuz küresel kriz bütün dünyayı etkiliyor, dönüşüm sürecinden geçiyoruz. Gelişmekte olan ülkelerin dünyada daha çok söz sahibi olduğu bir dönemden geçiyoruz. Bu dönemde kongreyi, 'Türkiye Ekonomisi' başlığıyla hep birlikte gerçekleştireceğiz. Ülkemiz, kurulduğu günden bu yana önemli mesafeler katetti. Türkiye, 90 yılda çok önemli kazanımlar elde etti." dedi. İzmir İktisat Kongresi'nin yurtdışından gelen katılımcılar için uluslararası nitelik kazanmasına gayret ettiklerini, 3 bin 400 katılımcı sayısına ulaştıkları, 23'ü yabancı 243 panelistin katılımıyla 34 panel düzenlediklerini anlatan Cevdet Yılmaz, EXPO'yu öncelikli alan olarak gördüklerini, özel sektör ve öğrencilere daha fazla ağırlık verdiklerini ifade etti. İzmir ve Ege Bölgesi üzerine 14 özel oturum yaptıklarını da aktaran Bakan Yılmaz, kongre boyunca sergiler düzenleneceğini, hatıra paralar ve pullar olacağını, sosyal medyayı kullanarak daha geniş bir kitleye ulaştırmaya çalışacaklarını dile getirdi.
DÜNYA BANKASI BAŞKANI KİM: TÜRKLER KAHRAMANLARIN KAHRAMANIDIR
Dünya Bankası Başkanı Kim ise Türklerin kahramanlığına vurgu yaptı. Kendisini 5. İzmir İktisat Kongresi'ne davet eden Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ne teşekkür ederek, "Burada bulunmak onur, ayrıcalık ve özeldir. Ben Kore kökenliyim. Türkiye ile Kore, yakın bağlara sahiptir. Türkiye, Birleşmiş Milletler öncülüğünde Kore savaşında ön saflarda yer almıştır. Kore savunmasına 15 bin gönüllü katkı sağlamıştır. 'Türkler, kahramanların kahramanıdır' dedirtecek şeyler yapmıştır. Türk askerlerine çok şey borçlu olarak doğduğumu biliyorum." dedi. 2002 yılında Türkiye ile Kore arasında oynanan ve Türkiye'nin 3-2 kazandığı maçı hatırlatan Kim, Türk futbolcuların Koreli oyuncuları teselli ederek dünyaya iki ülke arasındaki gerçek dostluğun ne olacağı mesajını verdiğini söyledi. Türk halkına bütün Kore halkı adına teşekkürlerini iletmenin kendisi için bir onur olduğunu vurgulayan Jim Yong Kim, önemli ticaret merkezlerinden İzmir'de bulunmaktan da memnuniyet duyduğunu ifade etti. Dünya ekonomi, sisteminin değişim ve dönüşüm sürecinde Türkiye'nin başarılı adımlarla ilerlediğini ifade eden Kim, Dünya Bankası olarak gerekli katkıları sağladıklarını hatırlattı: "Dünya ekonomik sistemi değişirken Türkiye, takdire şâyan olarak bir ilerleme kaydediyor." Atatürk'ün, Türkiye'yi daha refah içerisinde, bağımsız ve güçlü
yapmanın temellerinden birisinin ekonomi olduğunu söylediğini vurgulayarak, "100. yıl kutlamaları için Türkiye'nin koyduğu hedefler de bu yolda yürüdüğünü göstermiştir. Dünya Bankası olarak bu hedeflere katkı sağlamak için elimizden geleni yapıyoruz. 2030'daki yüksek yoksulluğu ortadan kaldırmak ve millî gelirin yüzde 40'ının yoksullar tarafından paylaşılması için çalışacağız." şeklinde konuştu. Küresel kalkınmada Türkiye'nin önemli bir rol üstlendiğini aktaran Jim Yong Kim, konuşmasına şöyle devam etti: "Ciddi kalkınma içerisinde, gelişme hamleleri içerisinde Türkiye'nin önemli rolleri vardı. Türk hükümetinin kalkınma alanında kaydettiği başarılar büyük önem kazanmaktadır. Irak, Malezya gibi ülkelerle Türkiye deneyimini paylaşma çalışmalarına başladık." şeklinde konuştu. Türkiye'nin sağlık politikalarında önemli gelişmeler katettiğini de aktaran Kim, Türk hükümetinin başlattığı 'Sağlıkta Dönüşüm' politikalarına bağlı olarak bebek ölümlerinin üçte iki, anne ölümlerininse yüzde 80 azaldığını söyledi. Türkiye'nin malî olarak oldukça yüksek verimli ve doğru yönlendirme yapan bir ülke olduğunu da dile getirerek, "Türkiye, bütün yatırımları çok doğru şekilde yönlendirmiştir. Enerji fiyatlarını, piyasa fiyatları ile düzgün şekilde dengelemiştir." dedi. Hızla değişen dünya vizyonunda Türkiye'nin ekonomik alanda önemli roller üstlendiğini belirten Kim, "Dünya süratle değişiyor. Dolayısıyla ekonomik yakınlaşma, tarihte görülenden daha ileridedir. Türkiye, bu başarıda büyük rol oynamıştır. Dünya ekonomisinde Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler, krizden çabuk toparlandılar ama iddiaları ve hedefleri dünya krizinden etkilendi. Hayalet kriz, halihazırda bu iddiaları ve hedefleri aşağıya çekiyor." dedi. Suriye'de yaşanan iç savaş yüzünden ülkelerinden kaçan sığınmacıların Türkiye'deki sayısının 500 bini geçtiğini de dile getiren Dünya Bankası Başkanı Kim, "Suriye iç savaşı, Türkiye gibi ülkeleri olumsuz etkiliyor. Türkiye, iç savaştan kaçanlara kucak açtı. Türkiye gibi donör ülkelerle daha sıkı çalışmamız gerekiyor. Daha iddialı hedef koymamız gerekiyor." şeklinde konuştu. Küresel İslâmi finans mrkezi açacaklarını da belirten Kim, İslâmi finansmanın şu anda 1,5 trilyon dolarlık bir varlığı temsil ettiğini sözlerine ekledi.
İLK İZMİR İKTİSAT KONGRESİ 1923'TE DÜZENLENDİ
Atatürk'ün direktifleri doğrultusunda ilk defa 1923 yılında yapılan İzmir İktisat Kongresi'nin beşincisi, cumhuriyetin 90. yılında düzenleniyor. Kongrenin ikincisi 1981, üçüncüsü 1992, dördüncüsü 2004 yıllarında yapıldı. 30 Ekim–1 Eylül 2013 arasında devam edecek kongreye, 151'i yurtdışından olmak üzere 2 bin 663 kişi davet edildi. 243 panelistle 34 panel düzenlenecek. Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz'ın başkanlığındaki kongrede, "Küresel Ekonomik Yeniden Yapılanma Sürecinde Türkiye Ekonomisi" tartışılacak. Ayrıca 100 işadamı, başarılı çalışmalarından dolayı ödüllendirilecek. Açılış konuşmalarının ardından düzenlenecek özel oturumda Başbakan Yardımcısı Babacan ve Dünya Bankası Başkanı Kim, ekonomist Deniz Gökçe'nin moderatörlüğünde "Küresel Ekonomik Gelişmeler Çerçevesinde Türkiye Ekonomisi"ni konuşacak. Kongre, 1 Kasım Cuma günü kapanış oturumuyla sona erecek.
OTEL ÇEVRESİNDE GENİŞ GÜVENLİK TEDBİRLERİ ALINDI
Bu arada emniyet güçleri, 5. İzmir İktisat Kongresi'nin düzenlendiği otelin çevresinde ve otelde kuş uçurtmadı. Basın mensupları ve davetliler, x-ray cihazlarından geçirildi. Kongreyi protesto etmek isteyen bir grup TGB'li ise gözaltına alındı.
SON VİDEO HABER
Haber Ara